1. HABERLER

  2. YORUM ANALİZ

  3. Dünya Müslüman Âlimler Birliği
Dünya Müslüman Âlimler Birliği

Dünya Müslüman Âlimler Birliği

Karaman, Dünya Müslüman Alimler Birliğini’nin yapısını, mahiyetini ve hedeflerini anlattığı yazısında, bu birliğe karşı gelen bazı arap ülkelerinin bunda ne amaçladıklarını açıklıyor.

05 Mayıs 2019 Pazar 13:58A+A-

Hayrettin Karaman’ın Yeni Şafak’ta yayımladığı yazısı (5 Mayıs 2019):

Bilindiği gibi 3 Kasım 2018’de İstanbul’da başlayan Dünya Müslüman Âlimler Birliği Genel Kurulu’nda başkanlık seçimi gerçekleştirildi. Yusuf el-Karadâvî’nin yardımcılığı görevini yürüten Faslı Prof. Dr. Ahmed er-Raysûnî yeni başkan seçildi. Şeytan Üçgenine (Suud, Birleşik Emirlikler ve Mısır’a) ek olarak Bahreyn tarafından Kasım 2017’de yapılan ortak açıklamada Birlik “terör listesine” alındı. Hâlbuki Birlik, terörle İslam’ın bağdaştırılmasına ve İslam adını kullanarak terörist faaliyetler yürüten yapılara karşı mücadele vermekte idi. Bu meyanda 15 Temmuz 2016’daki darbe girişimini de ilk kınayan kurumlar arasında yer almıştı.

Birliği kısaca tanıtarak bu hain kararın asıl sebebini anlamaya yardımcı olacağım.

İstanbul’da yapılan mütevelli heyeti üyesi seçiminde 84 aday arasından 31 kişi seçildi. Mütevelli heyeti adaylarından Libya’dan Ali Muhammed es-Sallâbî 441, Irak’tan Ali Karadağî 434, Moritanya’dan Muhammed el-Hasen Veled ed-Dedu 430, Filistin’den İkrime Sabri 379, Tunus’tan Abdulhamid en-Neccar 371 ve Türkiye’den Ömer Faruk Korkmaz 366 oyla en çok oy alanlar arasında yer aldı.

Karadâvî, Birliğin genel toplantısında seçimden sonra yaptığı konuşmada, yeni başkan Raysûnî’nin hem Doğu’nun hem Batı’nın âlimi olduğuna, doğulu ve Batılı âlimler tarafından sevildiğine dikkati çekti ve şu ifadeyi kullandı: “Raysûnî, dinin gayesini, İslam’ın manasını ve İslami dengeyi anlamada muvaffak olmuş Müslümanlardandır”.

Bağımsız bir kuruluş olan Dünya Müslüman Âlimler Birliği, aralarında Kuzey ve Güney Amerika’daki ülkelerin de olduğu 57 ülkeden on binlerce âlimi bünyesinde barındırıyor. Merkezi 2011 yılında Katar’ın başkenti Doha’ya taşındı ve çatısı altında 50 den fazla İslam alimleri heyeti barındırmaktadır.

Kuruluşundan bu yana İslami kimliği koruma, iç ve dış tehditlere karşı önlemler alma misyonu yürüten birlik, İslam’ın uygulamalarının her çağ ve mekâna göre devam ettirilebilmesini hedeflemektedir.

Karadâvî’nin ifadesiyle “İslam Âlimleri Birliği, Müslümanlara doğru İslam’ı öğretmek, doğru dini dünyaya duyurmak için kurulmuştur. Allah’ın çağrısı olarak bunu yaymanız gerekmektedir.”

Sonuç bildirgesinden bazı pasajlar:

“Birlik bu hedefleri gerçekleştirirken ilmi, sosyal ve içtihadi yöntemlerle davet, eğitim ve diyalog yöntemlerini benimser. Stratejik hedeflerini sekteye uğratacak tüm fiillerden kaçınır. Verimliliğini arttırmak amacıyla gidişatını değerlendirerek, faaliyetlerini gözden geçirir. Heyet, İslam ümmetinin karşı karşıya kaldığı iç ve dış sorunlarının sebeplerini şu şekilde sıralamaktadır: Siyasi alanda diktatörlük, sosyal alanda zulüm, mezhep taassubu, kan dökecek derecede parçalanmışlık, grupçu saldırganlık, yozlaşmanın yaygınlaşması, kalkınmada geri kalmışlık ve buna sebep olan tüm amiller, dış güçlerin oyuncağı olmak. Heyet, dinin öğretisine, ülkelerin çıkarlarına ve ümmetin kalkınmasına aykırı bu durumlardan kurtulmak için ümmetin tüm bileşenlerini sorumluluk üstlenmeye çağırmaktadır.”

“Dünya halkları, devletleri ve teşkilatlarına Yaratıcı’nın razı olacağı şekilde adalet ve doğruluk ile barış içerisinde bir arada yaşamanın sağlanması, dünyanın kalkınmasında gerçek ortaklık prensiplerinin güçlendirilmesi, tüm mazlum ve mağdur insanların yanında durulması çağrısında bulunmaktadır. Heyet, ateizm, yozlaşma ve şiddet dalgasına karşı özellikle gençlerin ve Müslüman ailelerin korunması ve İslami eğitimin arttırılması başta olmak üzere, genel kurulun onayladığı önceliklere sahip olunması çağrısında bulunmaktadır.”

Birliğin kuruluş amacı, 2004’ten bu yana ortaya koyduğu faaliyetler, üst düzel mensuplarının açık ifadeleri bu Birliğin, ümmeti derleyip toparlamayı, sahih İslam’ı bütün araç ve imkanları kullanarak anlatmayı, İslam ve ümmet düşmanlarına karşı fikir ve beyan mücadelesi yapmayı, İslam ülkelerinde bir şekilde yönetimi eline geçirmiş bulunan zalim ve İslam düşmanı yabancıların hizmetçisi olan diktatörlerden Müslümanları kurtarmak için çaba göstermeyi… hedeflediklerini açıkça göstermektedir.

Birliği terörist ilan edenlerin asıl saiki de işte bu hedefler ve faaliyetlerdir.

 

HABERE YORUM KAT

1 Yorum