Doğu Guta’daki AA muhabirlerinin bildirdiğine göre, Rusya’nın garantörlüğünde yürütülen görüşmeler sonucu, Doğu Guta’nın Arbin, Zemalka ve Ayn Terma ilçelerini kapsayan tahliyelerde, üçüncü kafile, cumartesiyi pazara bağlayan gece hareket etti.

Hasta ve yaralılar ile direnişçileri taşıyan 994 kişinin bulunduğu 17 otobüslük konvoyun, sabah saatlerinde ülkenin orta kesimindeki Hama’ya ulaştığı öğrenildi.

Konvoyda, hayati tehlikesi olan 22, durumu stabil 110 ve daha önce yaralanmış 160 kişinin bulunduğu kaydedildi.

Konvoyun buradan Suriye’nin kuzeybatısında, direnişçilerin kontrolündeki İdlib’in Marretinuman ilçesine girmesi bekleniyor.

İki gün önce çıkanlarla beraber tahliye edilen kişi sayısı 6 bine ulaştı.

Böylece Doğu Guta’nın Haresta ilçesi tamamen boşaltılırken, Arbin, Zemalka ve Ayn Terma ilçelerinde tehcir sürecinin devam edeceği öngörülüyor.

Tahliyeler devam ederken Esed ve işbirlikçileri tarafından 5 yıldır abluka altında tutulan ve binlerce kişinin katledildiği Doğu Guta’daki Duma ilçesi ise hâlâ abluka altında bulunuyor.

Rusya’nın garantörlüğünde varılan anlaşma gereği, direnişçilerin kontrolündeki Haresta ilçesinden, aralarında askerî grupların da olduğu yaklaşık 8 bin kişinin çıkması öngörülüyor.

Tahliyeye Giden Süreç

Esed ve işbirlikçileri, Rusya’nın hava desteğini alarak, direnişçilerin kontrolündeki Doğu Guta’yı ele geçirmek için 19 Şubat’ta harekete geçmişti.

Bu tarihten itibaren, Esed rejimi ve Rusya’ya ait savaş uçakları yaklaşık 400 bin sivilin yaşadığı bölgeye havadan ve karadan düzenlediği saldırıları yoğunlaştırmıştı.

Saldırılar sonucu çok sayıda sivil yaşamını yitirirken, evleri yıkılan ve sürekli saldırılara maruz kalan binlerce sivil yer altındaki sığınak ve bodrum katlara sığınmıştı.

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin (BMGK) 24 Şubat’ta aldığı ancak başlama süresi belirtilmeyen ateşkes kararına rağmen Esed ve işbirlikçilerinin yoğun saldırısı altında kalan Doğu Guta’da sivil ölümleri devam etmiş, uluslararası toplumun girişimleri sonuç vermemişti.

Ayrıca Rusya, BMGK kararının ardından 27 Şubat’ta ateşkesin her gün yerel saatle 09.00-14.00 (TSİ 10.00-15.00) arasında geçerli olacak şekilde başladığını ilan edip, rejimin buna uyacağını ileri sürmüştü.

Ancak rejim güçleri, BMGK ve Rusya’nın ateşkes karalarına rağmen saldırılarına ara vermemiş ve 3 Mart’tan itibaren bölgeye kara operasyonu başlatmış ve sivil yerleşimleri bombalamayı sürdürmüştü.

Rejim ve işbirlikçileri, 11-12 Mart’ta Doğu Guta’nın doğusundan batısına doğru ilerleyerek Haresta ilçesini de kuşatmış ve Doğu Guta bölgesini 3 parçaya bölmüştü.

Direnişçilerin kontrolündeki Doğu Guta’da 400 bin kişi 5 yıldır abluka altında yaşıyordu.

Esed rejiminin Rusya’nın desteğiyle son aylarda yoğun saldırılarla bölgenin yarıdan fazlasını ele geçirmesiyle on binlerce kişi rejim kontrolündeki alanlara göç etmek zorunda kaldı.