"Direnişi Büyüteceğiz ve Halep'i Savunacağız"
Halep’te binlerce direnişçi, olası bir kuşatmaya karşı hazır bekliyor.
Cihat Arpacık / Yeni Şafak
Ebu Şadi, Halep’te Esed rejimi ve PKK’nın Suriye’deki uzantısı PYD güçlerine karşı savaşan Muntasır Billah Türkmen Tugayı'nın saha komutanlarından biri. Halepli bir Kürt olan Ebu Şadi, savaşın Halep'e ulaşmasından beri direniş saflarında savaşıyor. Birçok kez yaralanan Ebu Şadi, tedavisi bittikten sonra yeniden cephede yerini aldığını söylüyor.
Yeni Şafak, Ebu Şadi'yi Halep'in kritik cephelerinden biri olan Handerat'ta buldu. Rejim güçleri Handerat'tan şehre yükleniyor. Bu bölgeye yakın bir konumdaki Şeyh Maksud ise PYD'nin kontrolü altında. Şeyh Maksud'dan da Halep'e zaman zaman PYD saldırısı düzenleniyor. Rusya uçakları ve füzeleri de kentteki direniş noktalarını bombalıyor.
“Diktatöre Karşı Başkaldırabileceğimizi Anladık”
“Savaştan önce normal bir yaşantımız yoktu; ben hem bir müslüman hem de bir Kürt olarak rejimin zulmüyle bu yaşıma geldim. Türkiye savaş öncesinde Esed rejimine baskı yapmasa bir kimliğim bile olmayacaktı. Yeryüzünde resmen yaşayan bir insan değildim. ‘Mektum’ diyorlardı bize.” diyen Ebu Şadi, kum torbalarının hemen arkasında Suriye'nin devrimden önceki hülasasını anlatıyor:
“Binlerce insan sorgusuz, sualsiz hapishanelere atılır ve dünyanın en vahşi işkencelerinden geçirilirdi. Zindana atılan birinin akrabalarına yıllarca haber dahi verilmezdi. Bir tanıdığım böyle cezaevinde 12 yıl yattı. Eşi yıllarca ondan bir iz aradı ama bulamadı. Yıllar sonra umudu kesince başka biriyle evlendi. Adam 12 yıl sonra hapisten çıkıp evine geldiğinde durumu öğrendi. Ama şimdi bir devrimin içerisindeyiz. On yıllar süren baskı ve eziyetten sonra diktatöre karşı başkaldırabileceğimizi anladık. Bu bir insan için muhteşem bir duygu. Düşünsenize bir sabah geliyor ve ‘Artık yeter!’ diyorsunuz.”.
“PYD Asla Kürtlerin Temsilcisi Değil”
Ebu Şadi, bir Kürt olarak Türkmen tugayında komutanlık yapıyor olmasının ‘anormal’ bir durum olmadığını şu sözlerle ifade ediyor:
“Ben bu insanlarla aynı şehirde büyüdüm. Aynı oyunları oynadım, aynı safta namaz kıldım ve aynı toprağa gireceğim. Benim müttefikim ABD, Rusya veya onların paralı askerliğini yapan PYD-YPG'liler olamaz. Benim müttefikim Arap ve Türkmen komşularım. Müttefikten ziyade kardeşim. Siz kardeşinizi her ne olursa olsun yüzüstü bırakır mısınız? Şimdi PYD kendini Kürtlerin temsilcisi gibi gösteriyor. Asla öyle bir şey yok. PYD madem bu kadar güçlüydü, Esed bizi ezerken, hapishanelere doldururken, bir kimlik kartı dahi vermezken bizi korusaydı ya! Rejim askerleri Kürtlere tecavüz ederken PYD'liler rejimin sofrasından yemek yedi. Bunları unutmamız mümkün değil.”.
Kadınlar: Halep’i Savunacak Erkek Kalmazsa Biz Savaşacağız
Ebu Şadi, ailesinin tamamını PYD'lilerin hâkim olduğu bölgelerden çıkardığını ve direniş mahallelerine yerleştirdiğini söyleyerek, Halep'i savunma kararlılığını şu sözlerle vurguluyor:
“Sâdece benim ailemde onlarca kadın var ve bu mücadeleden bir adım olsun geri dönmeyeceklerini söylüyorlar. Kadınlarımız, ‘Eğer Halep'i savunacak erkek biterse biz savaşacağız.’ diyor. Bizi teslim alamayacaklar, direnişi büyüteceğiz ve şehri savunacağız.”.
Halep’i Harabeye Çevirdiler!
Kentin kuzeyi ve batısındaki Hreytan, Rityan, Beyanun, Anadan ve Azez neredeyse tümüyle enkaz yığınına dönüştü. Merkezdeki birçok okul ve hastane de bomba yağmuruyla hasar gördü, kullanılmaz hâle geldi. Yerel kaynaklara göre, Rusya, Suriye'de 4 ayı aşkın süredir düzenlediği saldırılarda direnişçilerin kontrolündeki bölgelerde 22 hastane ve 27 okulu vurdu. Hastane, okul, câmî, kültür merkezi, fırın gibi 163 yapı, Rusya’nın hedefi oldu.
HABERE YORUM KAT