“Dinin Anlaşılmasının Önündeki Engeller”
Dicle Üniversitesinde Düşünce ve Hikmet Kulübü Prof. Dr. Faruk Beşer’in sunduğu "Dinin Anlaşılmasının Önündeki Engeller" konulu bir konferans gerçekleştirdi.
Düşünce ve Hikmet Kulübü Prof. Dr. Faruk Beşer’in sunduğu "Dinin Anlaşılmasının Önündeki Engeller" konulu bir konferans gerçekleştirdi.
Dicle Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Konferans Salonunda, Abdusselam Şen’in okuduğu Kur'an’ı Kerim tilaveti ile başlayan konferansın moderatörlüğünü İbrahim Beydüz yaptı.
Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesinde İslam Hukuku Anabilim dalı Öğretim Üyesi olan Prof. Dr. Faruk Beşer "Dinin Anlaşılmasının Önündeki Engeller" konulu konferansı gerçekleştirdi. Konferansta şu noktalara değindi;
- “İnandığınız gibi yaşamazsanız inandığınız gibi ölürsünüz” bu cümle birçok şeye açıklık getiriyor aslında kültürde dinin anlaşılmasının önündeki engellerden birini oluşturduğunu göstermekte. Örnek olarak vermemiz gerekirse kendi kültürümüzeait müziğimizin olmayışı örnek gösterilebilir. İnsan kafasını müzik kadar şekillendiren başka bir şey yoktur. Müzikle insanlar kültürümüzü imha ettiler kitaplar gitti, bilinçli insanlar gitti, kültürümüz gitti.
- Hiçbir düşünce ve hiçbir sistem kendini başkalarının bahçelerinde doğan cümleler ile kendini tanıtamaz. Şimdi bir Müslümanın kullanmış olduğu cümleleri bir çeteleye tutun kullanmış olduğu cümlelerin %20’si kendine ait olan cümlelerden oluşmaz. Dolayısı bizim dini anlamamızın önünde engel oluşturan sebeplerden bir tanesi de kendimize ait cümlelerin olmayışıdır.
- Dinin anlaşılmasının önündeki engellerden bir diğerini dünyevileşme oluşturmakta. Örnek verecek olursak Müslümanlar “yiyin için israf etmeyin” ayetini göz önünde bulundururken kafirler “yemek için yaşamalıyım” diye düşünür. Müslümanlar ise “yaşamak için yemeliyim” diye düşünmelidir. İşte bu dengenin bozulması dinin doğru anlaşılmasına engel arz etmektedir.
- Dinin anlaşılmasının önündeki bir başka engel ise İslam dünyasında hiç olmadığı kadar fırkalaşmanın hat safhada olmasıdır. Peygamber efendimizden sonra olmadığı gibi şimdide hiçbir zaman tek bir liderin düşünceleri İslam’ın sancaktarlığını yapamaz. İslam’da alınan kararı Ulu’l Emr belirler ve Müslümanlar onu baz alır. İslam ne imam Rabbaninin, Mevlana’nın ne de Said Nursi’nin kitaplarından öğrenilemez eğer böyle öğrenmeye çalışsaydık 500 yılımızı alırdı ve ömrümüz buna yetmez. Müslümanlar yıllarca cemaatleşmeyi yanlış anladı. Hiçbir Müslüman İslam’ı yek başına yaşayamaz Müslümanların bir arada dini yaşaması lazım ancak bu birlikteliğin fırkalaşmaması lazımdır.
Program soru cevap faslının ardından sona erdi.
HABERE YORUM KAT