Ateist kürtlerin, Müslüman kürtler üzerinden oynadıkları oyunları bir süredir üzüntü ile izliyorum.

Konuya eğilmek istiyorum.. Ama dindar kürt vatandaşlarımızı kırmak da istemiyorum.

İstemiyorum da, olay artık dayanılmaz noktaya geldi.

Resmen bir aldatmaca sergileniyor.

Dindar kürtler, resmen istismar ediliyorlar.

“Sivil itaatsizlik” adı altında, cami yerine, sokaklarda Cuma Namazı kılıyorlar.

Dün de birçok ilimizde, Cuma namazlarını, kürt kardeşlerimiz cami yerine, sokaklarda kılmışlar..

Farklı bir cemaat kurmuşlar.. Diğer Müslümanlardan ayrı olarak, aynı saatlerde ama, ayrı yerlerde namaza durmuşlar..

Böyle bir tabloda, “Ey Müslümanlar, sokakta kılınan namaz, caiz değildir” diyecek değilim.

“Ey inananlar; camideki imamın arkasında namaz kılmamak, fitne çıkartmaktır. Bunu yapanlar dinden çıkar” diyecek değilim.

“Ey mü’minler; Diyanet’in atadığı imama isyan etmek, dine isyan etmektir” de demeyeceğim.

Ama lütfen..

Üç tane ateist adamın talebiyle, sokakta namaz kılmanın da anlamını, dindar kürtler izah etmeliler artık..

Dindar kürtler bu kararı verdiyseler, başımın üstünde yerleri var.

“Şöyle olsaydı, daha iyi olmaz mıydı?” diyebilirim.

“Şu şu hususlara dikkat etseydiniz, dini açıdan da sakıncaları gidermiş olmaz mıydınız” diyebilirdim..

Ama terörist Apo ve onun uşağı üç tane ateistin talimatı ile bu uygulama yapılıyor ise, benim dindar kürt kardeşlerimin onlara demeleri gerekmez miydi: “Önce siz namaza başlamalısınız. Sizler kendiniz evde/sokakta/camide; nerede isterseniz orada, namaz kılmaya başlayın bakalım.. Başlayın da; sonra bize namazı nerede kılacağımızı söyleyin!”

Kendileri namaz kılmıyorlar. Nasıl namaz kılınacağını bile bilmiyorlar.. Hatta namaz kılanlara, kemalist zorbaların baktıkları gözle küçümseyerek bakıyorlar..

Ama kürtleri istismar etmek sözkonusu olunca, “dindar kürtlerin ibadeti”ni bile kullanıyorlar..

Söyleyin kürt kardeşler, sizden “ayrı yerlerde namaz kılmanızı isteyen, Cuma namazı için camiye gitmeyip, sokakta Cuma namazını ayrı olarak kılmanızı isteyen”, o üst yönetimden kaç kişi sizlerle birlikte saf tuttu?

Bir tane var mı sizinle yanyana durup, yaradana el açan?

Bir tane var mı, sizinle aynı toprağa secde eden?

Bir tane var mı, sizinle birlikte tekbir getiren?

Sizin inandığınız gibi inanan, sizin yaşadığınız gibi yaşayan yoksa, niye onların talimatlarına uyuyorsunuz?

Aynı ekibin, kürtlerden oy almak üzere gösterdikleri milletvekili adaylarına bakın..

Aynen, solomon taktiği..

Hani Adalet Partisi yapıyormuş ya..

Adayların % 90’ı laikçi, kemalist.. İçlerine üç-dört tane de, namaz kılan aday koyuyor..

Aynı taktik, BDP’nin destekleyeceği milletvekili adaylarında da uygulanmış.

Kürt vatandaşlarımızın çok büyük çoğunluğu dindar insanlar.

Ama onlardan oy almak üzere milletvekili adayı gösterilenler, ikisi dışında, laikçi zorbalarla aynı kafadan..

İki tane dindar aday gösterilerek, sus payı verilmiş..

Gerisi yine kendi kafalarından..

Sürekli itiraz edilen, laikçi kemalistlerden, Türkçü ırkçılardan ne farkı var ki, BDP’li laikçilerin..

Al birini, vur ötekine..

Biri buradan çekiyor, MHP’ye oy devşiriyor..

MHP kim?

Başörtülüleri (Türk veya Kürt ayrımı yapmadan) fişleyen Emekli General Engin Alan’ı aday gösteren bir parti!

Diğeri o taraftan çekiyor, terörist Apo’ya biat etmiş adamlara oy devşiriyor..

Apo kim?

Ateist marksistin teki..

Sanki ateist marksistlere kalmış, kürt kardeşlerimizin haklarını takip etmek..

Kürt kardeşlerimiz yıllardır istismar ediliyorlardı ama.. Son günlerdeki ibadet üzerinden yapılan istismarda, gerçek tüm netliği ile ortaya çıktı..

Kürt kardeşlerimiz, kendilerinden istenilenleri yapmadan önce, o talimatları verenlerin, namazda nerede durduklarına bir baksınlar. Kenarda seyir mi ediyorlar, kendileri ile saf mı tutuyorlar?

YENİ AKİT