HAKSÖZ HABER

Orman yangınlarının etkisi altında olan Türkiye her zaman olduğu gibi bir felaket ile karşılaştığında bocalamaktan yine geri durmadı. Oldukça sorunlu bir sosyo-kültürel atmosfere sahip olan Türkiye her konuda aynı sorunu yaşıyor.

Neyi tartışıyorsak tartışalım öncelikle iletişim sorunumuzu ortaya çıkartan toplumsallığımız ülkeyi etkileyen tüm hadiselerde ne yapacağını bilemiyor. Bu hâl yönetim zafiyetiyle izah edilebilecekken onu da aşan bir durumla karşı karşıya olduğumuz aşikar. Bu sorunun bugün yarına çözümü mümkün değil. Uzun soluklu bir ıslahat sürecine ihtiyacımız var.

Orman yangınlarında canını kurtarma derdine düşenler, mallarından olanlar ve doğada yaşanan tahribat birileri tarafından avantaja dönüştürülmek isteniyor. Sosyal medyada gündem olan iki örnek ise sorunlu yaklaşımı gözler önüne seren cinsten.

Şarkıcı sıfatıyla anılan Yusuf Güney yangınlara müdahale eden ekiplerle yaşadığı tartışma sonrasında silahını çıkartıp havaya birkaç el ateş etmiş. Niçin böyle bir şeyi yaptığını bilemediğimiz bu şahıs sözde toplumun önünde olan, birileri tarafından parmakla gösterilen bir kimse olma özelliğine sahip. Yangını söndürmek için günlerdir mücadele eden insanların iş yükünü hafifletmek bir yana işlerine engel olan “şarkıcı” kişimiz gözaltına alındıktan sonra ise serbest bırakılmış! İnsan ne diyeceğini şaşırıyor…

Bir diğer “ünlümüz” ise oyuncu Emre Kınay. Çektiği videoda baştan aşağı yalanlar sıralayan Kınay görevlilerin sorumluluklarını yerine getirmediğini iddia ediyor. Hazırlanan karşı video ile cevabını alan Emre Kınay ardından sessizliğe büründü ama dezenformasyon üretmenin dayanılmaz hafifliği ortaya attığı yalanların hala paylaşılmasıyla yaşanıyor.

Kınay’ın içi boş iddiaları cevaplandı ancak artık önemi yok. Zira yalanı ortaya atmak kadar yalanı çoğaltmak da oldukça önemli artık. Türkiye’de siyasi rant devşirmek için yangın felaketini fırsat bilen çevrelerin yalanı bir araç gibi kullandıklarınaysa hiç şüphe yok!