Yahya Fırat - HAKSÖZ HABER

DEM Parti ve öncülleri olan siyasi hareketler, Kürtlerin yaşadığı illerdeki İslami cemaat ve tarikatların varlığından duyduğu rahatsızlığı fırsat bulduğu her zeminde dile getiriyor.

İslami cemaatleri terörize etmek ve etkisizleşmek için laik ve seküler ortakları olan Kemalistlerle işbirliği yapmaktan da çekinmiyorlar.

Kürt sorununun müsebbibi olan, farklı etnik unsurlara karşı inkârcı ve asimilasyonist davranan Kemalistlerle İslam düşmanlığı noktasında buluşan bu yapı, bu sefer de İslami eğitime ve bölgedeki medreselere yönelik tahammülsüzlüğünü serdediyor.

AK Parti döneminde Kürt illerinde cemaat ve tarikatların güçlendiği, medreselerde anti-laik eğitimin verildiği feryadını aksettiren DEM’liler, bu şikayetlerini yoldaşları olan Kemalistlerle paylaşıyorlar.

DEM Parti genel başkanlarından Tuncer Bakırhan, Halk TV’de Şirin Payzın’ın programında bu tehlikeye işaret etmiş!

Payzın’ın belediyeler kazandıkları illerde cemaat ve tarikatların etkisizleştirilmesi konusunda telkinlerde bulunduğu Bakırhan, İslami yapıların Kürt bölgelerinde çığ gibi büyüdüğü ve bu yapılara ciddi olanaklar sağlandığını ileri sürdü. Bölgenin laboratuvar olarak kullanıldığını söyleyen Bakırhan, manipülasyonlarla algı oluşturmaya çalıştı.

İslami camialar Kürt illerinde zaten güçlü. Medreseler ve geleneksel yapılar Kürtlerin en temel değerlerini muhafaza etti şimdiye kadar. Bunu bilen PKK ve siyasi uzantıları da Kürt sosyolojisini dejenere etmek için yıllardır 5. kol faaliyetleri misali çalıştı.

Kürt gençlerini PKK’ya peşkeş çeken, İslam’la yoğrulan Kürt geleneklerini gericilik ve feodalizm safsatasıyla sekülerleştiren bu Kürtçü/sosyalist anlayış, deyim yerindeyse Kemalizm’in gavurlaşma projesinin Kürdistan ayağını oluşturdu.

Kürt sorununu istismar ederek, Marksist-Leninist-Stalinist bir anlayışı post-modernizmin insanı fıtratından uzaklaştıran unsurlarıyla harmanlayarak Kürtlere dayatan PKK partileri, şimdi de İslami eğitimi hedef alıyor.

Tuncer Bakırhan da bu minvalde zırvalıyor. Cemaat ve tarikat tehlikesinin Kürt illerinde tezahür ettiğini belirterek, sıranın Batıya geleceğini söylüyor. Bunu söylerken de Kemalistlere uyarıda bulunuyor. Dolaylı olarak işbirliği teklif eden ve “biz buradayız ortak olduğumuz seküler değerler için bekçilik yapmaya hazırız” diyor. Zaten uzun zamandan beri PKK ile bu bekçiliği yapıyorlar.