Başbakan Ahmet Davutoğlu Salı günü Portekiz'de olacağı için partisinin grup toplantısını bugün yaptı. Davutoğlu konuşmasında Cumartesi günü Abdullah Öcalan'ın silah bırakma çağrısıyla yeni bir döneme giren çözüm süreci ve iç güvenlik paketiyle ilgili önemli mesajlar verdi. 

Davutoğlu iç güvenlik paketinin 6-7 Ekim olaylarının ardından ortaya çıkan atmosfere karşı alınan bir tedbir olduğunu savundu. Davutoğlu paketin çözüm sürecinin koşulu ya da onu engelleyici bir özelliği olmadığını savundu. Davutoğlu Cumartesi günü hükümet üyeleri ile HDP heyetinin ortaklaşa yaptığı açıklamayla yeni bir döneme girildiğini anlattı: 

"6-7 Ekim Kobani olayları tam da yeni bir umut ortaya çıktığında yapılan bir olaydı. İç güvenlik reformu o atmosfere karşı alınan bir tedbirdir, çözüm sürecinin önünü açacak bir tedbirdir. Onun önünde bir koşul olmadığı gibi onu engelleyen bir şart da değildir. Bir yandan kamu düzeni demeye devam edeceğiz bir yandan silahların terk edilmesini demokratik siyaseti savunmaya devam edeceğiz. Ciddi bir ivmenin önünü açacak görüşmeler yapıldı. Cumartesi günü yeni bir aşamaya gelindi. Yeni bir dönem başlıyor." 

"Tartışma yeri Meclis'tir"

Davutoğlu Öcalan'ın PKK'ya yönelik silah bırakma çağrısının sonuçlarının zaman içinde görüleceğini söyledi. Davutoğlu, tartışma alanı için Meclis'i adres gösterdi:

"Silahlı mücadele haklı değildir, silah dilini kullanması demokrasiye yapılabilecek en büyük saldırıdır, darbedir. Bu yönden yapılan çağrı olumludur. Tabi göreceğiz. Türkiyenin herhangi bir yerinde silah terörünün uygulanmaması lazım. Molotof ya da başka araçlarla özgürlükleri yok eden görüntülerin çıkmaması lazım. Kimin ne derdi varsa tartışacağı yer TBMM’dir. Kimin ne derdi varsa yöntemi özgürlükçü tartışma yöntemidir, başvuracağı makam silah değil millettir, terör değil halktır, savaş değil barıştır."

Başbakan Davutoğlu 2013 Nevruzu'nda Abdullah Öcalan'ın mesajıyla başlayan süreç sonrası Gezi olaylarının yaşandığını hatırlattı. Davutoğlu HDP'yi uyardı: 

"Biz önümüzdeki dönemde demokratik yolla getirilecek her türlü hususu tartışarız ama 2013’te olduğu gibi silahlar başka şekilde gündeme getirilmeye başlarsa kamu düzeni sözkonusu olduğunda hiçbir taviz vermeyeceğimizin de herkes tarafından bilinmesi lazım. HDP’ye sesleniyorum. 2013 Nevruzu'ndan sonra farklı mesaj vermeye dönük dili kullanmaya devam ederlerse onlar kaybeder. Bizimle görüşürken 6-7 Ekim’de olduğu gibi şiddet dili kullanırlarsa onlar kaybederler. Samimi olsunlar, sürece sahip çıksınlar." 

Tüm muhalefete çağrı

Davutoğlu, Cumartesi günü yapılan açıklamanın ardından CHP'den olumlu değerlendirmeler geldiğini belirtti ancak daha kararlı mesajlar verilmesini istedi. Davutoğlu CHP'ye şöyle seslendi: 

"CHP’ye sesleniyorum, gün ol gündür. Kapsamlı bir muhasebe yapınız ve sürece sahip çıkınız. AK Partinin başarısızlığı üzerine siyaset inşa etmeyin. Bu sürece sahip çıkarsanız halkın karşısına çıkma yüzünüz olur ama çıkmazsanız CHP’ye kimse ne oy verir, ne destek verir. Ana muhalefet sorumluluğu içinde davranınız."

Davutoğlu'nun bir çağrısı da silahların bırakılması çağrısının ardından eleştirilerini sürdüren MHP'ye oldu: 

"Sayın Bahçeli ülkenin milli birliği ve beraberliği ortak aidiyet bilinciyle olur. AKP’nin tek hedefi milletin bütün ferdleri arasında ortak aidiyet bilincini yükseltmektir. Hepimiz için kutsal kavramlar üzerinden siyaset geliştirirseniz kaybeden siz olursunuz. Gidemediğiniz yer vatananınız değildir, sizi de davet ediyoruz. Herkesle fark gözetmeden kucaklaşın ama çözüm süreci üzerinden siyaset istismarı yapmayın....

MHP bu kritik eşikte bütün annlerin yüreğinde umut ışığı oluşturan bu sürece sahip çıkmalıdır. Bir karşı psikoloji nedeniyle istismara yönelmemelidir." 

Al Jazeera