'Yurtta Sulh Konseyi' bildirisinde imzası bulunan Genelkurmay Personel Daire Başkanı Tuğgeneral Mehmet Partigöç'ün eşine yazdığı notlar da iddianamede yer aldı. Partigöç'ün eşine, "Memleketin gidişatı kötü, bunu yapmak bize düştü. Eğer biz yapmasaydık zaten ömür boyu hapis yatacaktık" diye yazdığı belirtildi.

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının 15 Temmuz darbe girişimine yönelik yürüttüğü soruşturma kapsamında, darbenin planlanmasına yönelik ve Genelkurmay Başkanlığı'nda yaşananlarla ilgili soruşturma tamamlanarak iddianame düzenlendi.

Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilen iddianamede ilginç detaylar yer aldı. Ankara Cumhuriyet Başsavcı Vekili Necip Cem İşçimen'in koordinatörlüğünde Cumhuriyet savcıları İstiklal Akkaya ve Kemal Aksakal tarafından hatırlanan iddianamenin 1960 darbesiyle benzerlikler gösterdiği değerlendiriliyor. İddianameyi hazırlayan savcılar 1960 darbesindeki konsey üye sayısının da 38 olduğu ve emir komuta silsilesi açısından incelendiğinde 15 Temmuz darbe girişiminin benzerlikler göstermesinin dikkat çektiğini belirtti.

Darbe girişimine yönelik en kapsamlı iddianame olan ve diğer soruşturma dosyalarının da dahil edildiği iddianamede, darbe girişimine hazırlığın 2016 Aralık ayında başladığının belirlendiği yer aldı. Konsey üyeleri arasında siviller yer almazken, darbe planlamasında yer alan aralarında Adil Öksüz'ün de bulunduğu sivillere yönelik ayrı bir soruşturma yürütüldüğü belirtildi.

İddianamede, ilk kez örgütün TSK'ya nasıl sızdığının ayrıntılı bir şekilde yer aldığı belirtilirken, Genelkurmay Başkanlığı'nda 15 Temmuz günü yaşananlar ve darbe içinde yer alan askerlerin fotoğrafları yer aldı.

'Yurtta Sulh Konseyi' bildirisinde imzası bulunan Genelkurmay Personel Daire Başkanı Tuğgeneral Mehmet Partigöç'ün eşine yazdığı notlarda iddianamede yer aldı. Partigöç'ün eşine, "Memleketin gidişatı kötü, bunu yapmak bize düştü. Eğer biz yapmasaydık zaten ömür boyu hapis yatacaktık" diye yazdığı belirtildi.

Başsavcılık, darbe girişiminin öne çekilmesinin en büyük nedeninin İzmir Cumhuriyet Başsavcılığının, Amirallere Suikast kumpas davasıyla ilgili yeniden soruşturma başlatmasının TSK'daki Fetö üyelerini tedirgin etmesine ve YAŞ kararlarıyla tasfiye edileceklerinden korkmalarına bağlarken, gece 03.00 gibi planlanan darbe girişimin 20.30 sıralarında başlamasına ise darbecilerin 'tespit edildikleri yönündeki inançlarının neden olduğu söylendi.

İddianame ile ilgili değerlendirme yapan Ankara Cumhuriyet Başsavcısı Yüksel Kocaman, "FETÖ ile mücadelemiz sonuna kadar, kararlılıkla devam edecek" dedi.