1. HABERLER

  2. YORUM ANALİZ

  3. CHP'nin en büyük icraati İslam düşmanlarını yüceltmek!
CHP'nin en büyük icraati İslam düşmanlarını yüceltmek!

CHP'nin en büyük icraati İslam düşmanlarını yüceltmek!

Ali Karahasanoğlu, geçtiğimiz günlerde CHP'li İBB'nin, başörtüsünü ve dindarları aşağılayan karikatürleriyle tanınan Turhan Selçuk adına kültür evi açmasını sert bir dille eleştiriyor.

09 Ocak 2025 Perşembe 15:00A+A-

Ali Karahasanoğlu / Yeni Akit

Domuz yiyip, domuza başörtü çizen domuza, kültür evi!

Paylaşım yapınca öğrendik.

Domuzluktan haberimiz oldu..

“Türk karikatürünün usta ismi Turhan Selçuk’un eşsiz mirası, İBB Turhan Selçuk Kültür Evi’nde hayat buluyor!” demiş..

Turhan Selçuk ismini duyunca, adıma hemen domuz geliyor..

Kendi hayal dünyamda oluşturduğum bir gönderme değil, bu..

Başörtü gibi, en temel bir hak olan örtünmeyi, üniversite öğrencilerine çok gören domuz kafa, sırf dindar insanları tahkir etmek için, bir domuza, başörtü taktırmıştı..

Bu domuzluğa imza atanın adı Turhan Selçuk idi.

Aynı gazetede yazan Aydın Engin de, domuz yemenin sözde güzelliklerini anlatır, dururdu..

Ben de merak ederim, Turhan Selçuk adına hem de, Dinimizin tartışılmazı olan başörtüye böylesine hakaret eden bir adam adına, “Kültür evi” açmak, domuzluğun devam ettiğinin delili değil mi?

Sormak istiyorum, annesini başörtülü resimleri ile bize tanıtan Ekrem İmamoğlu’na, “Senin annenin başındaki örtüyü, domuza çizen bir adama, usta derken.. Annene de hakaret ettiğinin farkında değil misin?”

Ekrem İmamoğlu’na, Eyüp Camii’ye eşlik eden imama sormak isterim, “Başörtülülere yapılan bu hakarette, senin de vebalin yok mu?”

Sadece bu isimler değil..

Tüm yetkililer, etkililer cevaplasın..

İki duruşmadır, Ekrem İmamoğlu’nun yargılandığı ihaleye fesat karıştırma davasında, bir mütalaayı hazırlayamayan Büyükçekmece’deki savcı da söylesin..

Ekrem İmamoğlu’nun, ihaleye fesat davasında, önceki duruşmada izin alıp yok olan, dünkü duruşmada da “hazırlayamadım” mazeretine sığınan savcı ve benzerleri, bu ülkeyi Ekrem İmamoğlu’na mı hazırlıyorlar acaba?

Başörtüyü domuza giydiren adamı, “usta isim” diye tanıtacak kadar halkın değerlerine saygısız adamları, bir yerlere mi hazırlıyorlar..

Merak ediyorum..

AK Parti iktidarının 22. yılında, en mahrem aile bilgilerinin bulunduğu iddianameler bile, pespaye adamların ellerine geçiyor, pehlivan tefrikası olarak yayınlanıyor da..

Ekrem İmamoğlu’nun ihaleye fesat karıştırdığına ilişkin iddianame, niçin hiçbir yerde yayınlanmadı?

Duyuyoruz ki, daha dün yeni, İçişleri Bakanlığı müdahillik dilekçesi vermiş.

Günaydın diyelim..

Ama dindar birisinin, örneğin Atatürk ile ilgili bir dosyası olsun..

Bakın AK Partili bakanlıklar bile, nasıl koşup, gerekenleri (!) yapıyorlar..

İhaleye fesat davası, nerede ise zamanaşımına uğraması için, 9 yıl çoktaan geçmiş, şunun şurasında 3 yılcık kalmış.. 

Ama ihaleye fesat karıştıranlar kimler, kimler kimlerle iş tutmuşlar.. Devlet sırrı gibi saklanıyor.. 

Savcı bir gün izin alıp yargılamayı sekteye uğratıyor. Bir sonraki duruşmada ise, “hazırlanamadım” deyip, davayı uzatıyor..

Geçelim tekrar, Turhan Selçuk rezilliğine..

İhaleye fesat karıştırmaktan yargılanan Ekrem İmamoğlu, laikçiler kendisine sağlam destek vermesi için, belediye kasasından, dindarlara hakaret eden bir isme, kültür evi açıyor. 

Ve utanmadan, kendi imzası ile şu paylaşımı yapıyor:

“Kütüphanesi, etkinlik alanları, usta sanatçı Turhan Selçuk’un eserleri ve kişisel eşyaları ile birlikte ‘Türk karikatürünün babası’ olarak anılan Cemil Cem’in de nadide çalışmaları Kadıköy Moda’da bu özel mekânda sizlerle buluşacak.”

Hah işte..

Ne kadar dindar düşmanı adam varsa, oraya toplayın..

Başörtülüleri gerici, yobaz olarak gösteren Turhan Selçuk orda..

Başörtülüleri içlerinden yılan geçmiş şeklinde çizen Turhan Selçuk orda..

Yetmedi..

Taaa Abdülhamid döneminde dindarlara kinini nefretini kusan Cemil Cem de orada..

Öyle organizeler ki..

Öyle sahtekarlar ki..

“Sanatçılar muhalif olurlar. Onun için yönetimdekileri sürekli komik çizip dururlar. Yönetime kim gelirse onu eleştirirler. Dindarları sürekli tahkir ediyorlar diye, sanatçıları dindar karşıtı görmemeniz gerekir. Dindarlar yönetimde olduğu için, onları eleştiriyorlar. Solcular iktidara gelsin, onları eleştirirler.” savunması yaparlar..

Cemil Cem ile ilgili, yine aynı CHP ekolünden Koç Holding’e ait Koç Üniversitesi’nin sitesinde Dijital Koleksiyon olarak yayınlanan bir sayfadan aktarıyorum..

“Cem dergisi ve muhalif karikatürist Cemil Cem” derler..

Ama bu adamın, laikçi, kemalist dönemdeki yöneticilere ait bir eleştirel çizimini gösteremezler.. 

Muhalif karikatürist Cemil Cem ha!

Muhalif ise, Koç Üniversitesinde, bilim yuvasında siz tiyatroculuk yapmıyorsanız, dürüst iseniz, gerçekten tarafsız bir anlatım yapıyorsanız, haydi bakalım görelim, Cemil Cem’in muhalifliğini..

Muhterem, Atatürk’ten bir yaş küçük..

Adnan Menderes’e yetişememiş, onu da yerin dibine sokmak için geceli gündüzlü çalışma yapamamış ama..

Abdülhamid’e yetişmiş. Abdülhamid’i tahkir eden onlarca karikatür..

Sonrasında Atatürk yönetimine de yetiştiğine göre, Atatürk için de şöyle küçücük bir dokundurmalı çizim bekliyorsunuz değil mi?

Bekleyedurun.

Bu sahtekarlar, öyle ahlaksızdır ki.. “Biz muhalifiz. Biz yönetime muhalifiz. Biz kimsenin adamı, uşağı değiliz” derler.

Ama Atatürk dönemi için bir küçük eleştirel çizimi boş verin, Atatürk’ü ilahlaştıran çizimler bile yaparlar.. Ki yapmışlar..

Atatürk’ü güneş olarak çizen Cemil Cem’den, sözüm ona bilim yuvası olarak bize tanıtılan Koç Üniversitesi’nin de allayıp pulladığı sözde muhalif sanatçıdan dönelim biz, yakın tarihimizin halk düşmanı Turhan Selçuk’una..

O da, Atatürk dönemine haydi yetişmemiş, o tarihlerde çizime başlamamış diyelim.. 

İsmet İnönü dönemine yetişmiş ama, bir tane eleştirel çizimi yok, tam aksine Atatürk ve İsmet İnönü’yü göklere çıkartan çizimleri ile muhalif değil, yalaka olduğunu ispatlamış.. Ama kendilerine düşman olarak gördükleri Erbakan Hocamız başta olmak üzere, aynı ekolden gelen ne kadar siyasetçi var ise..

Hepsi için, hiçbirini atlamaksızın komik ve tahkir edici şekilde çizimlerini yapmış..

Sadece komik değil, yalanlar eşliğinde çizilmiş..

Rahlenin önündeki takkeli birisinin, yani Kuran-ı Kerim okuyan birisinin, Hukuk kitabını ters tutması ile ilgili çizimden başlayın.. Kuran okuyanlara yapılan hakaretlere kadar..

Sakallı, takkeli bir kişinin kafasını kesip, süpürge yapan kadını çizerek, altına “bana çok eziyet etmişti” yazılarını yazmasını bir kenara bırakın..

Onlarca ahlaksızlık, sahtekarlık içeren sataşmalar..

Tam bu noktada, Yine Temel Karamollaoğlu’na dönelim..

“Genel Başkanlıktan ayrıldım, kurtuldum” demek yok..

Belediyede desteklediniz, kazandırdınız. Cumhurbaşkanlığı seçiminde desteklediniz, kazandıramadınız.

Belediyede kazandırdığınız, başörtüyü domuza çizen adama, Kültür evi açıyor..

Cumhurbaşkanı seçtireceğiniz adam kimbilir ne yapacaktı..

Buyrun cevap verin Temel bey..

Buyrun, milletten özür dileyin..

Boşverin CHP’nin milletten isteyeceği ama asla alamayacağı helalliği, siz helallik isteyin.

(Cemil Cem'in Abdulhamit çizimi)

HABERE YORUM KAT

5 Yorum