HAKSÖZ HABER

Türkiye’de siyaset gittikçe biçimini formunu kaybederek amorf bir yapı haline geliyor. Muhafazakarlığın CHP, milliyetçiliğin AK Parti eliyle temsil edilmeye çalışıldığını görüyoruz. Bu durum sadece basit popülizm örneği olarak gösterilemez. Popülizm işin önemli bir kısmı ancak meselenin bundan daha derin bir boyutu bulunuyor.

Siyasi partilerin kendilerini konumlandırdıkları zeminler birbiri içine geçerek toplumsallığı yeni bir zemine taşıyor. Bunun normalleşmeye vs. fırsat tanıdığı düşünülmemeli. Aksine daha girift, daha ne idüğü belirsiz bir durum ortaya çıkıyor. Herkes kendi kimliğini gizlemek veya kimliğini yeni bir şekilde ifade etmek zorunda kalıyor.

CHP’nin muhafazakarlığa doğrudan karşıt bir söylem geliştirmemesi Türkiye için olumlu bir şeydir tabi ki. Bu durumu menfi bir şey olarak değerlendirmiyoruz. Ancak derinlikli bir şekilde yapılan öz eleştiri sonuncunda gelinmiş bir mutabakat söz konusu değil. CHP’nin Kemalizm’in katliamlar ve yasaklar ile dolu olan geçmişiyle hesaplaştığını kim söyleyebilir?

Bu bağlamda CHP’li Tanal’ın Öncü Haber’e verdiği röportaj önemli veriler sunuyor. Tanal, kendisinin de muhafazakar olduğunu, Allah’ın evine umreye gittiğini, peygamberler şehrinde doğduğunu söyledikten sonra kendisini durduramayarak olsa gerek “CHP, Türkiye’nin en muhafazakar partisidir” diyor. “Düzce’den iki otobüs vatandaş umreye giderken Ankara’dan ben geldim, insanları uğurladım. Ben dini inancımı siyasete alet etmek istemiyorum. Bundan daha iyi muhafazakarlık nasıl olur ben onu anlamıyorum. Rahmetli babam çobandı. Atatürk cumhuriyetinin yarattığı bu fırsatlar sayesinde bugün ben buraya geldim.”

CHP'nin muhafazakarlığından kasıt tavizsiz Kemalizm ise anlaşılabilir olan bu sözler öteki türlü çok fazla bir şey ifade etmiyor. Düzce’den iki otobüs vatandaşı umreye yolcu eden Tanal meseleyi kendince halletmiş anlaşılan. “CHP’ye bir fırsat verin” diyerek topluma seslenen Mahmut Tanal’ın çabası bir nebze anlaşılabilir ama inandırıcılığı problemli ne yazık ki.

Bir de bu işin AK Parti tarafı var ki orası tam evlere şenlik. Öyle veya böyle CHP kendisini birilerine anlatmaya çalışıyor. Ancak AK Parti kendisini var eden dinamikleri ortadan kaldırıp siyasi ufkunu başka partilere devretmiş durumda. Hulasası siyasetin gidişatı Türkiye için pek umut vaat etmiyor!