E tipi kapalı cezaevleri raporundan ilginç sonuçlar ortaya çıktı: 10 kişilik koğuşlarda 38 kişi kalıyor, Özellikle siyasi tutuklulara keyfi olarak disiplin cezaları veriliyor, Cezaevindeki bin 650 kişiye bir doktor bakıyor...

Gaziantep'teki cezaevlerinde inceleme yapan Meclis komisyonu, özellikle E tipi kapalı cezaevinde tutuklu ve hükümlülerin insanlık dışı yaşam şartları altında olduğunu tespit etti.

Radikal'in haberine göre, TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu bünyesinde kurulan Cezaevi İnceleme Alt Komisyonu önceki gün Gaziantep’te bulunan askeri ve sivil cezaevlerinde incelemelerde bulundu.

Başkan AKP Çorum Milletvekili Murat Yıldırım, AKP Ağrı Milletvekili Mehmet Kerim Yıldız, AKP Kilis Milletvekili Ahmet Salih Dal, CHP Sivas Milletvekili Malik Ecder Özdemir ve AKP Mardin Milletvekili Abdurrahim Akdağ’dan oluşan komisyon, koşulların çok kötü olduğunu gördü. CHP’li Özdemir, E tipi kapalı cezaevindeki izlenimlerini şöyle anlattı:

“1984 yılında yapılmış bu cezaevi. 500 kişilik cezaevinde bin 650 kişi kalıyor. Korkunç bir rakam. 10 kişilik koğuşlarda 38 kişi var. İki koğuşa gittik. Üçlü ranzalarda kalıyorlar. Bırakın yatmayı, bulundukları ortak mekânda ayakta yan yana durma koşulları bile yoktu. Bu, hepimizi çok etkiledi. Özellikle siyasi tutuklular keyfi olarak uygulanan disiplin cezalarından şikâyetçiler. Mesela aynı koğuşta arkadaşıyla tartışmış. Disiplin cezalarının en ağırı veriliyor. 6 ay boyunca görüş yasağı konulabiliyor. Kadın koğuşuna gittik. Kanser hastası olan bir kadın vardı. 15-20 yıldan bu tarafa cezaevindeymiş. Kadınların durumu çok daha kötü. Çok soğuk. Kaloriferler yetersiz. Çamaşırlarını gösterdiler bizlere. Yağmur yağınca çamaşırlarını kurutma imkânları yok. Yıkadıkları çamaşırları bazen 10 gün boyunca plastik kovalarda saklıyorlar ki, güneş açarsa dışarıda kurutacaklar ki tekrar giysinler. Gerçek bir sefalet var. Cezaevindeki bin 650 kişiye bir doktor bakıyor. Haftada iki gün 1.5 saat süreyle sıcak su verildiğini söylediler. İnsan onurunu kırıcı, yoğunluktan kaynaklanan çok kötü koşullar var.”

Dünya Bülteni