Cenevre Toplantısı Zor, Ateşkes Daha da Zor
Suriye'deki savaşa politik çözüm bulma iddiasıyla yola çıkan ve bugün başlaması planlanan Cenevre toplantısının yöntemi de, gündemi de, katılımcıları da belirsiz.
Al Jazeera’den Ayşe Karabat’ın Cenevre İzlenimleri:
250 bin kişinin hayatını kaybettiği, 6 milyon insanın ülkesini terk etmek zorunda kaldığı Suriye'deki savaşa siyasal çözüm bulma amacındaki Cenevre toplantısına saatler kala, toplantıyla ilgili belirsizlikler devam ediyor. Ne kimlerin katılacağı netleşmiş durumda, ne gündem, ne de tartışmaların nasıl yürütüleceği.
Toplantıyı bir şekilde gerçekleştirip, hiç olmazsa vaziyeti kurtarma peşindeki Birleşmiş Milletler, Suriye muhalefetini Cenevre’ye gelmeye ikna etmeye çalışıyor.
BM, toplantının planlandığı gibi 29 Ocak Cuma günü gerçekleşip gerçekleşmeyeceği sorusuna ancak toplantıya saatler kala yanıt verebildi. BM Sözcülüğü perşembe akşam üzeri yaptığı açıklamada görüşmelerin ertelenmeyeceğini duyurdu. Ancak BM bu açıklamayı yaptığı saatlerde toplantıya kimlerin katılacağına hâlâ yanıt veremiyordu. Bir yandan bu soruya yanıt arayan BM bir yandan da, toplantıya katılmak için diplomatik girişimlerine ara vermeden devam eden PKK’nın Suriye kolu PYD gibi örgütleri destekleyen Rusya’nın baskısıyla karşı karşıya.
Üzülerek Bildiririz ki...
Toplantıya saatler kala, BM’nin Cenevre binasında, dünyanın en önemli sorununu çözecek toplantıya ev sahipliği yapacakmış gibi bir hava yok. Çalışma ofisleri boş, 1930’larda BM, henüz Milletler Cemiyeti iken kullanılmaya başlayan bu binanın labirent gibi koridorlarında yolunuzu kaybettiğinizde tekrar nasıl bulacağınızı söyleyebilecek kimse yok.
Cenevre toplantısı için dünyanın dört bir tarafından medya kuruluşları toplantıya akredite oldu ama, benim gibi, başvuru işlemleriyle ilgili evrakları BM’nin dehlizlerinde bulunamadığı için saatlerce giriş kartını almak için beklemek zorunda kalan gazeteciler de var.
BM basın ofisine sorunumu anlattığım maile gelen yanıtsa şu:
“Akreditasyon işlemlerinizle ilgili her şey artık yolunda. Gecikme için özür dileriz. Bununla birlikte akredite olduğunuz toplantıya ilişkin sizinle paylaşabileceğimiz hiçbir bilginin olmadığını üzülerek bildiririz. Bilgi olur olmaz sizinle paylaşacağız.”.
Binaya giren gazetecilerin kendi aralarında konuştukları konuysa, bu toplantının gerçekten yapılıp yapılamayacağı. Çünkü artık bu toplantının sonuç verecek bir başlangıç yapabileceğine inanan yok.
Kim Gelecek Belli Değil
Aralarında Türkiye, İran, Suudi Arabistan, Rusya ve ABD’nin de olduğu Uluslararası Suriye Destek Grubu kasım ayında Viyana’da toplanıp, Cenevre-3 toplantısının çerçevesini belirlemişti: Altı ay içinde bütün yürütme yetkisini elinde toplayan bir geçiş hükûmetinin kurulması, 18 ay içinde de ülkede seçimlerin yapılması.
Viyana toplantısında Suudi Arabistan’a da muhalefeti bir araya toplama görevi verilmişti. Aralık ayının başında Riyad’da buluşan muhalefet, kendi müzakere heyetini oluşturdu. Heyette, hem silahlı muhalefetin, hem siyasî muhalefetin hem de Suriye içinde bulunmakla birlikte, rejimin değişmesini isteyen Suriye Ulusal Koordinasyon Heyeti’nin temsilcileri yer aldı.
Ancak, Riyad’da bir araya gelen muhalefet, BM Güvenlik Konseyi kararlarında belirtildiği gibi ateşkesin sağlanmadığını, kasabalara yönelik kuşatmaların kaldırılmadığını ve bu bölgelere insanî yardım ulaştırılmadığını belirterek, toplantının sonuca ulaşamayacağı gerekçesiyle, Cenevre toplantılarına katılıp katılmama kararını vermeyi sürekli erteledi.
Toplantının yapılmasından bir gün önce muhalefet, Cenevre’ye, müzakere ekibini değil, insanî yardım ulaştırılması, hava saldırılarının durdurulması ve kuşatmaların kaldırılması için BM’nin ne yapacağını öğrenmek amacıyla bir ön heyet göndermeye karar verdi.
İstanbul’dan Cenevre’ye aynı uçakta geldiğimiz Suriye Muhalif ve Devrimciler Koalisyonu (SMDK) Başkan Yardımcısı Nağme Kadri bu ön heyetin edineceği izlenime göre, muhalefetin Cenevre toplantısına katılıp katılmayacağına karar vereceğini yolculuk sırasında anlattı.
Ama toplantıya saatler kala, muhalefetten bu fikirden vazgeçildiğine dair açıklamalar gelmeye başladı.
Suriye muhalefeti Yüksek Müzakere Heyeti Koordinatörü ve eğer üç kişilik bir ön heyet gelecekse, o heyetin başında olması beklenen Riyad Hicab, perşembe akşamı Türkiye saatiyle 22’de attığı tweette, “Müzakere heyeti temsilcileri Cenevre’de olmayacak.” dedi ama hemen arkasından attığı başka bir tweet mesajında da şunları yazdı: “Yüksek Müzakere Heyeti Cenevre’ye seyahat edebilir fakat taleplerimiz karşılanana kadar görüşmelere dâhil olmayacaklar.”.
Gündem Belli Değil
Cenevre’deki toplantının gündeminin, geçiş hükûmetinin kurulması olması gerekiyordu. Ancak BM Özel Temsilcisi Staffan de Mistura, aslında 25 Ocak Pazartesi gerçekleşmesi beklenen ama görüşmelerin 29 Ocak’a erteleneceğini açıkladığı basın toplantısında, önce ülkede ateşkesin sağlanması için dolaylı görüşmeler yapılacağını açıkladı.
Oysa, Rusya’nın hava desteğini sağlayan rejim, muhaliflerin elindeki yerleri tek tek ele geçirmeye başladı. Muhalifler, rejimin Halep’e yönelik olarak büyük çaplı bir saldırı başlatmasını da bekliyor. Bu şartlar altında, Cenevre görüşmeleri, ateşkes görüşmelerine dönüşse bile, sonuç almanın kolay ve çok yakın bir tarihte olmayacağı tahmin ediliyor.
SMDK Başkan Yardımcısı Kadri, Rusya açısından da askerî müdahalenin sürdürülebilir olmaktan çıktığını, pahalıya mâl olmaya başladığını, düşen petrol fiyatları nedeniyle Rusya ekonomisinin zorlanmaya başladığını hatırlatıyor. Ona göre, bu hem Rusya’nın hem de muhalefetin parmaklarını ısırdığı bir yarış, acıya dayanamayıp ilk bağıran kaybedecek. Kadri şunu da ekliyor:
“Bu eskiden rejime karşı muhalefetti. Sonra İran’a karşı muhalefet oldu. İran’ın, Suriye dosyasını Rusya’ya devretmesinden sonra da Rusya’ya karşı muhalefet.”.
Aslında Adı da Belli Değil
Cenevre’de yapılacak olan görüşmelerin tartışma konusunun geçiş hükûmetinin kurulması olması planlanmıştı. Bu yüzden de ‘müzakere’ adını alması bekleniyordu. Muhalefetin isteği de bu yöndeydi. Ancak, mesele öncelikli olarak ateşkesin sağlanmasına kaydı. BM, resmî yazışmalarında Cenevre Toplantısını ‘görüşmeler’ olarak adlandırmaya başladı.
Ancak bu kadar belirsizliğe rağmen, Cenevre toplantısı bir biçimde planlandığı gibi 29 Ocak’ta başlasa bile, artık görüşme niteliğini bile kaybetmiş olacak ve neredeyse görüşme öncesi ön görüşmeler çerçevesinde geçecek.
Yöntem de Belli Değil
BM Suriye Özel Temsilcisi Mistura’nın ilk planı, taraflar arasında ateşkes ağırlıklı dolaylı görüşmeleri iki ya da üç hafta yürütüp, sonra heyetlerin evlerine dönmesi ve bir sonraki tur için hazırlanmasıydı. Cenevre’deki bu görüşmelerin, Suriye’deki soruna siyasî çözüm arayan Cenevre-3 toplantısı değil, sorunu çözen “Cenevre Toplantısı” olmasını isteyen Mistura, bu ilk turdan sonra, heyetlerin görüşme masasına geri döneceğini ve altı ay içinde geçiş hükûmetinin kurulabileceğini umuyordu. Ancak bu şartlar altında Mistura’nın bu planının da işe yaramayacağı, birinci tur yapılabilse bile, ikinci turun çok zor olacağı da şimdiden belli.
PYD Sonraki Turlar İçin Bastırıyor
Cenevre toplantısını zora sokan nedenlerden biri de Riyad’da oluşan muhaliflerin listesine, Rusya’nın yeni isimler eklemesiydi. Bu isimlerin başında da PKK’nın Suriye kolu PYD ve PYD’nin de içinde bulunduğu çatı örgütü Suriye Demokratik Meclisi temsilcileri geliyordu. Mistura Suriye Demokratik Meclisi temsilcisi Haysam Menna’yı toplantıya dâvet etti ama Menna, PYD dâvet edilmeyeceği için gelmeyeceğini duyurdu.
Cenevre toplantısının planlanan gününe saatler kala Menna, kendilerinin 15 kişilik bir liste oluşturduğunu ve Mistura’ya bu isimleri dâvet etmesi için gönderdiklerini söyledi. Suriye Demokratik Meclisi Eş Başkanı Randa Kassis de, ikinci turda olacaklarına dair söz aldıklarını iddia etti.
Mistura, Suriye Halkından Yardım Diledi
Mistura’yı İran ve Rusya anlayışına yakın davranmakla itham eden muhalefetin Cenevre görüşmelerine en azından ilk gün katılmayacağı anlaşılınca, Mistura da çareyi Suriye halkına seslenmekte buldu.
Perşembe akşam üzeri BM’nin paylaştığı video mesajında Mistura, Suriye halkına seslendi, “Bu toplantıya gelecek olanlara, bu toplantının kaçırılmaması gereken bir fırsat olduğunu söyleyin.” dedi.
Boşa Atılan Adımlar Binası
İkinci Dünya Savaşı sırasında o kadar insan ölürken ve katliamlar yapılırken, bu binada birbirleriyle sonuç vermeyen görüşmeler yapan diplomatların buluştukları salonun adı, boşa atılan adımlar salonu. Çünkü diplomatlar, hiçbir sonuca ulaşmayan tartışmaları öğle yemeklerinden sonra, bu salonda yürüyerek yapıyorlardı.
Suriye’deki soruna siyasî yanıt vermek için yola çıkan ve üçüncüsü beklenen Cenevre toplantısı gerçekleşse bile, aslında küresel ve bölgesel güçler, Suriye’nin geleceğine henüz karar veremedikleri için, zor geçeceğe benziyor.
Belki bundan elli yıl sonra Cenevre’deki BM binasının adı da, boşa geçen toplantılar binası olacak.
Kaynak: Al Jazeera
HABERE YORUM KAT