Diyanet İşleri Başkanı Prof. Mehmet Görmez, “Vaaz, hutbe ve irşat hizmetleri mahalli şartlar göz önünde bulundurularak verilmektedir” dedi.

BDP’li Altan Tan, Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ’a Doğu ve Güneydoğu’da Kürtçe, Zazaca, Arapça konuşan vatandaşlar için kendi anadilinde vaaz verilip verilmeyeceğini sordu. Bozdağ, yazılı soru önergesine Diyanet İşleri Başkanı Prof Görmez’in bilgi notuyla yanıt verdi.

Prof. Görmez, Diyanet’in kendisine kanunla verilen toplumu aydınlatma görevini her türlü siyasi, politik görüş ve düşüncenin dışında kalarak tüm yurttaşların kardeşliği temelinde icra ettiğini anlattı. Görmez, Kürtçe vaaz ve hutbe konusunda da, “Vaaz, hutbe ve irşat hizmetleri de bu amaca ve prensip doğrultusunda mahalli şartlar göz önünde bulundurularak deruhte edilmekte, yüce dinimizin rahmet yüklü mesajlarının muhatap kitle tarafından doğru, düzgün bir şekilde anlaşılması esas alınmaktadır” dedi.

VAAZLARDA SAMİMİ İFADELER

Görmez, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın Dış genelgesi ve Çalışma Yönergesinden de sözederek şunları söyledi: “Vaazlarda samimi, duygulu, toplumun içinde bulunduğu manevi hastalıkları tadevi edici, ölçülü, yapısı, uyarıcı, teşvik edici, sevdirici, müjdeleyici ifadeler kullanılacağı, aşırı, kırıcı, itham edici ifadelerden, bıktırıcı, mesnetsiz sözlerden, dini ve ilmi kesin bilgilere dayanmayan görüşlerden kaçınılacağı yönergeyle belirlenmiştir. Yine yönergeye göre siyaset yapılmayacağı, politik konulara girilmeyeceği ifade edilmiştir.”