Hacı Yakışıklı / Akit

28 Şubat sürecinde Diyanet İşleri Başkanlığı’nda görevlendirilen bazı emekli askerlere, camilerde toplanan yardım paralarıyla 10 bin dolar maaş bağlandığı ortaya çıktı.

Kayseri Küçük Millet Meclisi (KMM) Ocak ayı toplantısı Kocasinan Belediyesi Meclis Salonu’nda AK Parti Kayseri Milletvekili ve Meclis Darbeleri Araştırma Alt Komisyonu Başkanı Yaşar Karayel ve sivil toplum kuruluşu temsilcilerinin katılımıyla gerçekleştirildi.

İki Emekli General İle Albaya Maaş

28 Şubat sürecinde yaşanan ilginç olaylar hakkında bilgi veren Karayel; “Diyanet İşleri Başkanlığı’na iki emekli general ile bir albay görevlendirilmiş. Bunlar Türkiye genelinde okutulan hutbeleri takip etmenin yanısıra Diyanet’in diğer çalışmalarını kontrol etmişler, çalışmalara müdahil olmuşlar. Emekli generallerden birine aylık 10 bin dolar, diğerine 7 bin dolar, albaya ise 5 bin dolar aylık maaş verilmiş. Bu paralar da camilerde vatandaşlardan toplanan yardım paralarıyla temin edilmiş. Bu durum 2007 yılına kadar sürüyordu, bunu sonlandırdık” dedi.

“Ülkemiz Vesayet Sisteminden Kurtuldu”

Toplumun kendilerine güven duyduğunu belirten Yaşar Karayel, “Son 10 yılda ülkemizde eğitim, ticaret, sağlık, güvenlik, demokrasi, adalet konularında büyük atılımlar gerçekleşti. Türkiye’nin sivilleşmesi konusunda çok önemli ve cesur adımlar atıldı. Milli Güvenlik dersleri kaldırılarak askerler Milli Eğitim okullarından çıkarıldı, asli görevleri olan kışlaya tekrar döndü” diye konuştu.

Türkiye’nin 47 yıl sıkıyönetim, 25 yıl tek partiyle yönetildiğini belirten Karayel, demokrasinin ise sadece 20 yıldır hüküm sürdüğünü ifade etti. Karayel; “AK Parti ile beraber ülkemiz vesayet sisteminden kurtulmuştur. Darbeler bizi geriletmiştir ve darbelerin görünmeyen yüzü vardır. Arka planda milyarlarca liramız heba edilmiş, ekonomi çökertilmiştir” dedi.

Dokunulmazlıklarla ilgili de konuşan Karayel, “Adi suçlar elbette yargılanmalıdır. Ancak kürsü dokunulmazlığı olmazsa hiçbir vekil iş yapamaz. Bu açıdan dokunulmazlıklar kaldırılmamalıdır.” dedi. Karayel, kılık kıyafet kanununda başörtünün yasaklanması ile ilgili sorduğumuz soruya cevap olarak acele edilmemesi gerektiğini, bu kanunun uygulamasını önümüzdeki eğitim-öğretim döneminde göreceklerini ve kanunun toplumun durumuna göre değişebileceğini belirtti.