1. HABERLER

  2. ETKİNLİK-EYLEM

  3. Çağrı-Der'de 'Mehmet Akif' Semineri
Çağrı-Derde Mehmet Akif Semineri

Çağrı-Der'de 'Mehmet Akif' Semineri

Zonguldak Çağrı-Der’in bu haftaki konuğu Bartın’dan ‘Mehmet Akif’ adlı sunumuyla Kazım Özdemir idi.

25 Aralık 2011 Pazar 00:01A+A-

Program Mustafa Bozacıoğlu’nun dernek çalışmalarının yakın yerlerdeki etkileşimi artırma eksenli içeriği ile ilgili değinilerini arkasından konuşmacıyı kısaca takdimi ile başladı.

Kazım Özdemir, katılımcıları selamlamasının ardından, ‘hılful fudul’ örneklemesi ile sergilenen gayretlerin iyiliğin yayılması açısından önemli olduğunu ve hayırlar getirmesini temenni ederek sunumuna başladı.

Konuşmacı, Akif’in mütevazı, sağlam bir iman sahibi, ahlak donanımlı, model bir insan olduğunu, şiirlerinin onun ruh haritasını verdiğini, şiirinin kudretinin imanından ve amellerinden kaynaklandığını belirterek buradan da bir sentez aranması gerektiğini belirtti. Özdemir, Balkan savaşları, Kurtuluş savaşı, 1. Dünya savaşının netameli günlerinde M. Akif’e başvurulduğu gibi bugünler de ona değinilmeden geçilmemesinin manidar olduğunu belirterek, onda geleceği inşa için bir iksir bulunduğunu savundu.

Kazım Özdemir, cumhuriyetin kurucu iradesinde Namık kemal, Ömer Seyfettin gibi Akif’in de etki ve katkılarına değinip daha sonra gerçekleştirilen yenilik hareketlerine ve paradigmaya karşı istenmeyen adam ilan edildiği süreçleri anlattı. Konuşmacı, Afgani, Abduh, Reşit Rıza, Musa Carullah ve İkbal özelinde yenilenme/ tecdid, silkinme, öze dönüş, tembellik ve ataletten kurtulma, gelenekçi ve muhafazakârların bakışının hilafına Kur’ana, vahye dönüş çabalarına değindi. Onun Kur’an ve İslam şairi, Kur’an ile konuşan şair olarak nitelenebileceğini söyledi.

Özdemir, Akif’in gelenekçilerden, muhafazakârlardan ayrıldığı gibi milliyetçilerden de ayrıldığını, onun ümmetçi bir kişilik olduğunu söyledi. Onun Osmanlı saltanatına bir dönem, şeriat devleti gördüğünden sessiz kalışı, yer yer Abdülhamit’e ağır muhalefetine karşın, kendisini de muhalif ilan eden cumhuriyet kadroları için sessiz kalışı, teşkilatı mahsusa görevi ve bu kapsamdaki yapıp etmeleri ve düşüncelerinin eleştirilerine yer verdi. Konuşmacı, Tevfik Fikret ile karşılıklı cedelleşmelerine, İstiklal Marşı yazılma süreçlerine, Kur’an tercümesi fikrine katılmayıp ‘meal’ tercihini kabulüne, buradaki yüksek miktarlı ödüllere rağmen net tavırlarına, marşı Safahatına almamasına, yazdığı mealin Türkçe ibadet amaçlı kullanılacağı ve Kur’an yerine ikame edileceği endişesi ile teslim etmemesi süreçlerine ait değinilerde bulundu. Konuşmacı, onun gazete faaliyetleri, konferansları ve hayatından biyografik bölümler hususlarında anekdotlar aktardı.

Kazım Özdemir, onun ‘Asım’ nesli vurgusu ile geleceğin inşasında çabalar gösterecek ideal gençlik tipolojisi fikrinden, Cemaleddin Afganiler yetiştirip dört bir yana eğitimciler olarak gönderilmesi düşüncesinden bahsetti. Konuşmacı, çeşitli şiirlerinden (ona karşı olanların şiirlerinden de ekleyerek) örnekler sunduğu konuşmasını, Safahat’ın her kütüphanede bulunması gereken bir önemli kitap olduğu vurgusu ve Akif’ten alınacak çok değerler, dersler olduğu vurgusu ile konuşmasını tamamladı.

Dinleyicilerin ‘maksadın bir anma programından çok anlama amaçlı bir faaliyet olduğu’ katkıları ve teşekkürlerinin sunulması ile program sona erdirildi. 

kasim_ozdemir_20111225-01.jpg

HABERE YORUM KAT