1. HABERLER

  2. ETKİNLİK-EYLEM

  3. Çağrı-Der'de "Kadir Suresi" Tefsiri
Çağrı-Derde Kadir Suresi Tefsiri

Çağrı-Der'de "Kadir Suresi" Tefsiri

Çağrı-Der'de bu hafta Kadir Suresi ve bu bağlamda indirilen ve uydurulan din konusu işlendi.

15 Nisan 2013 Pazartesi 00:03A+A-

Halim TAŞDELEN önce Kadir suresinin metnini okudu sonra  bir kaç farklı mealden  manası üzerinde durdu. Sonra ayet  ayet  her ayetin içinde geçen konuların ve kavramların tefsiri üzerinde durdu.

İNNA azamet zamirinin kullanımı ve Kur’an da zamirlerin kullanımı üzerinde durdu. İnsanların kullandığı dildeki hiç bir tanımla ve zamirlerin Allah'ı tanımlamada yetersiz olduğuna işaret etti. Vahyin inişinin direk değil melekler veya bir araç ile geldiğine bir işarettir. İnsanın yaratılma sürecini ifade eden ayetlere ve evrenin düzeniyle ilgili ayetler dede kullanılan zamirlerin bir iş, oluşa Allah'ın koyduğu yasalar çerçevesin bu işlerin olduğuna bir işaret olduğuna ve dil grameri gereği Allah'ın büyüklüğüne işaret ettiğinin üzerinde duruldu. 

ENZELNA -Kur'an’da kullanımına baktığımızda parça parça inmek anlamında kullanıldığını görmekteyiz klasik tefsirlerdeki anlamın ve yorumların kurana uymadığını görüyoruz. Kur’an bir defada semaya oradan perdeypey  inmemiştir. Tenezzelu fiili Kur'an'ın kaynağına Enzelna ise inişin hedefine işaret etmektedir arada böyle bir fark vardır 2 fiilde bölük bölük  inmek anlamındadır.

HU- Zamiri hem Kur'ana hem de takdirsiz olduğu için ilk inen ayetlere de gitmektedir o zaman mana ‘O ilk inişi Biz yaptık’ anlamına gelmektedir.

KADR-Değer kıymet miktar anlamlarına gelmektedir sonraki ayetleri incelediğimizde buradaki kullanımın miktarı değil değer kıymet olduğunu görüyoruz. Gecenin değeri kendinden değil onda inen vahiydendir. Gecede vahiy inmeye başladığı için değerli olmuştur değer geceden değil vahiydendir.

LEYL-Arapçada içinden aydınlanan geceye leyl denir, aydınlanmayana ZULUMAT denir, terk edilmeyince zulumat nura ulaşmaz leyl aydınlanabilir o aydınlık da vahiydir.

Aranan gece zamani gece ise o zaman Kur'an'ın takvimine göre aranacak oda 355 günlü değişken takvim buda zamani olarak aynı güne denk gelmesi için 354 yılda bir olacak, her insana fırsat eşitliği sunan Allah'ın adaletine bu nasıl sığacak eğer arınma ise bu bazı nesiller bunu hiç idrak edemeyecek nasıl bir iş bu.Sonra peygamber hayatını değiştiren geceyi nasıl unutur sorulan sorulara  rivayetlerde hep farklı cevaplar var, zamani bir şey ise peygamber son 10 gün ne arıyor? Bildiğini niye arasın?

Sure kendi içinde kendini tefsir etmektedir. ‘Nereden Bileceksin sen Kadri’ diyor Allah sonra cevap veriyor adeta dirayet ile bilinmez vahiy rivayeti ile bilinir diyor. Bin AYDAN hayırlı. Gün, yıl, asr, dehr değil ‘AY’, niye?! Bin kesretten kinaye olsa ay olmaz dehr olması gerekir Bin Ay  83 yıl 4 ay eder bu da ortalama bir insan ömrü, yani ey muhatap için de vahyin olduğu(sana inmeye başladığı seni sarstığı, anlamaya başladığın)  bir gece  ömre bedeldir. İçin de vahyin olmadığı bir ömür bir gece kadar bereketsizdir, karanlıktır, zulme gebedir.. İşte KADR budur. Peygamberin Hirada aradığını sen Vahiyde arayacaksın, o zaman kadri bulabilirsin zamani olarak ararsan daha çok ararsın.

RUH-Kur'an’da birkaç farklı manada kullanılır. Buradaki kullanımı Cebrail olamaz ruh kelimesinin cebrail olarak kullanıldığı kalıp ile bu kullanım farklıdır Nahl2 ve Şura 52. ayete göre buradaki anlamının Kur'an olduğunu görüyoruz.Bir de ayette melekler deniliyor onun için ruh farklı anlamda olması gerekir.

O zaman anlam: Melekler yanlarında vahiyle birlikte hayatın her alanına dair mutluluğun formülü ile (selam ile ) Rablerinin izniyle inerler. Bu durum ta fecre kadar/zulüm kalkana değin devam eder.

‘Metlail Fecr’:İnsanlığın şafağı atıncaya kadar yani insan cahiliye gecesinden Kur'an aydınlığına dönünceye kadar. Vahiy ile aydınlanıncaya kadar. Yani ey muhatap meleklerin yanlarında rablerinin izniyle getirdikleri vahiy aydınlığı ölünceye kadar devam etmektedir zamani olarak sadece bir gece süren bir şey değil bu.

Daha sonra programda uydurulan din anlayışının üzerinde duruldu. Kandil gecelerinin tarihi gelişimi hakkında bilgiler verildi. Bu geceler bugün adet mi yoksa ibadet mi oldu? Bugün insanlar tarafından adet değil ibadet haline dönüşmüştür bu da ‘dine karşı bir din’ oluşturmaktadır. Bu durum günümüzde 'hayırlı gecelerin şerri kandiller''e dönüşmüştür.

Halim TAŞDELEN kadir suresi bağlamında Melek tasavvurumuzun ne kadar vahiy ve sahih sünnet içerikli olduğunun üzerinde örnekler vererek durdu. Melekler'in varlığı kimsenin inkar edemeyeceği bir iman konusudur ancak toplumumuzdaki algı Roma, Yunan Mitolojisi ve israiliyat kaynaklı oluşmaktadır daha çok. Azrail, İsrafil, kelkayil, rufail, Münker Nekir gibi isimler Kur'anda ve sahih sünnet de geçmemektedir. Program daha sonra izleyicilerin katkı ve sorularının cevaplandırılması ile sona erdirildi.

HABERE YORUM KAT