Büyük Çarpışma

Sedat Laçiner/ İnternet Haber

Çözüm Süreci iki tarafa da zaman kazandırdı: Devlet, bu zamanı istediği gibi kullanamadı, iç ve dış sorunlar buna müsaade etmedi. PKK ise kazandığı zamanı ve zemini çok iyi değerlendirdi. Dış gelişmeler de örgüte oldukça fayda sağladı…

Gelinen noktada PKK, devlet ile neredeyse bağımsız bir devlet kadar özerk, sınırları belli, resmi işaretleri (bayrak vs.) bulunan, ayrı bir dili ve meclisi olan bir Kürdistan için pazarlık yapmak istiyor…

PKK için müzakere demek, kendi şartlarının kabul edilmesi demek. Ayrıca örgüt oyalanmak istemiyor, biran önce pazarlığı tamamlamak düşüncesinde.

ORDULAŞMA SÜRECİ 

PKK, Suriye ve Irak’taki çatışmalardan da yararlanarak bir hayli silahlandı.

Peşmerge’ye, PYD’ye gönderiyoruz diye Batı’dan gelen silahların hatırı sayılır bir kısmı PKK’nın eline geçti. Belki de bu devletler doğrudan PKK'ya da silah yardımında bulundular. Nihayetinde PKK artık BatI'nın IŞİD'e karşı fiili müttefiki durumunda...

PKK, son 2 yıldır ordulaşma sürecini yaşıyor ve bunda bir hayli başarılı… Tank delebilen silahlar, uçaksavarlar ve gelişmiş toplar envanterine kattığı silahlar arasında sayılıyor.

Örgüt yakın dönemde Türk Silahlı Kuvvetleri ile yaşayabileceği bir savaş için ön çalışmalarını bile yapmış durumda.

Elbette silahsız elde edebileceklerinizi silahla almak istemezsiniz. PKK da silahsız-şiddetsiz bir yöntemi tercih ediyor. Yani tek bir kurşun dahi atmadan kendi idaresinde bir bölge oluşturulabilirse buna ‘hayır’ demiyor.

Bu bağlamda, Hükümet’i tabiri caiz ise ıssız ve tekinsiz bir bir ortamda adeta kıstırmak istiyor.

PKK'nın istediği tablo aynen şöyle bir tablo:

İçeride sokak kavgaları, ekonomi sallantıda, faili meçhuller başlamış ve seçimler yaklaşıyor…

İşte böyle bir ortamda Hükümet gerçekten çok zor durumda kalır ve bir de PKK ile uğraşmak istemez. Bu ise Kandil’in düşüncesine göre Türkiye’den daha kolay taviz koparılabilecek bir dönemdir.

Ancak Örgüt, dediğimiz gibi silahlı çatışmayı da göze alıyor, bunun için silahlanıyor, hazırlıklarını sürdürüyor.

Bu durumda PKK’nın silahsızlanması dedikoduları nereden çıkıyor?

Söylentiler görüşmeleri yürüten HDP-Öcalan ile onlarla görüşen ekipten çıkıyor. Bu iki taraf öncelikle temennilerini kamuoyu ile paylaşıyor. İşin olumlu yönünü kamuoyuna aktararak destek almaya çalışıyorlar. Ancak, PKK bölgede öylesine dallanıp budaklanıyor, sorun öylesine farklı boyutlara gidiyor ki İmralı görüşmeleri bu gerçeğin gölgesinde kalıyor.

DEVLETLEŞME ÇABASI VE BÜYÜK ÇARPIŞMA İHTİMALİ 

Bölgede Örgüt’ün mahkemeleri, sözde vergi daireleri, sözde askere alma ofisleri, yol kesmeleri ve daha pek çok faaliyeti devletin de bilgisi dahilinde...

Devlet de biliyor ki bu böyle gitmez.

Ancak erken veya yanlış bir müdahalenin verebileceği zararların da herkes farkında. İç Güvenlik Paketi bir çare olarak gündemde, ancak tek başına çare olamayacağı da açık…

Kısacası herkes büyük bir çarpışmadan korkuyor. PKK çarpışmaya hazırlanırken HDP ve Devlet çatışmayı geciktirmeye, belki de engellemeye çalışıyor…

Örgüt ise alacaklarını çatışmadan almak istiyor. HDP’yi seçimlere parti olarak sokmak da bu stratejinin bir parçası. HDP, % 10’u aşarsa Türkiye siyaseti üzerinde büyük bir güç olur. Eğer HDP TBMM dışında kalırsa bu durumda Kürtçü siyaset tamamen PKK’nın kontrolündeki sokaklara kayar. Bu da büyük bir isyana (serhildan) yol açabilir…

Özetle manzara bu. Pek iç açıcı olmadığını ben de biliyorum… Umudum dışarıdaki gelişmelerin içeriyi daha kötü hale getirmemesi, iklimin genel olarak değişmesi.