Bursa’da Suriye devrimi ve Gazze konuşuldu
Bursa Gazze Dayanışma Platformu tarafından ‘Direnişten Fetihe Selam Olsun’ başlıklı etkinlik gerçekleştirildi. Etkinlikte Rıdvan Kaya ve Abdulkadir Şen birer konuşma yaptılar.
Bursa Yunus Emre Spor Kompleksinde düzenlenen gecede Filistin Evi Derneğinden Muhammed Yazıcı’nın açılış konuşmasından sonra Gazze’de yaşanan İsrail zulmünü gözler önüne seren bir sinevizyon gösterisi yapıldı.
Özgür-Der Genel Başkanı Rıdvan Kaya, Gazze’deki soykırım ve vahşete sessiz kalıp kalmamanın bir yol ayrımına, bir imtihana dönüştüğünü dile getirdi. Zulmü lanetlemek konusunda yılgınlığa düşmeyen inananların takdire şayan bir tutum sergilediklerini söyledi.
Kaya sözlerine şöyle devam etti: “Gazze bir adalet meselesidir. Siyonistlerle kıyamete dek savaşacağız. Tam 13 yıldır ağır bedeller ödeyen Suriye halkının bugünkü kazanımına şükrediyoruz. 60 yılı aşkın Suriye’de belki de hiç beklemediğimiz bir anda Allah bize bu zaferi nasip etti. Şam’ın zaferi sadece Suriye halkının değil ümmetin zaferidir. Nasıl onların acısı acımız olduysa sevinçleri de sevincimizdir. Rabbimize ne kadar şükretsek azdır.”
Kaya, ümmete yaklaşımda safları sıklaştırarak mezhepçilik ve taifecilik yerine merhamet duygularını önplana çıkaran bütünlükçü yaklaşımın kazandırıcı olduğuna dikkat çekti. Bu bağlamda Rıdvan Kaya'nın konuşmasından öne çıkan bazı vurgular şöyleydi:
“Mücahitler umutların azaldığı, düşmanın gücünün gözlerde çok büyütüldüğü bir aşamada azmederek, cesaretle, fedakarlıkla aşılmaz denilen duvarları aştılar. İdlib her açıdan bir eğitim yuvası oldu. İdlib’i bir okula çeviren ve Şam’ın fethinin zeminini hazırlayan mücahitlere buradan bin selam olsun! Ümmetin tarihinde iftiharla anılacak sayfalar açtılar. Gazze ile kavrulan yüreğimizi ferahlatan ve ümmete büyük sevinç yaşatan bu zaferi Allah Teala mübarek, sevinçlerimizi daim eylesin.
Mücahitler İdlib örneğinde adeta nehir imtihanı gibi bir imtihandan geçtiler. Adaleti gördük, sabrı, sebatı gördük, tevazuu gördük, insanlara merhametle yaklaşmayı gördük. Önceki süreçlerde yaşanan ve hepimizi üzen birtakım hatalardan dersler çıkardılar, geçmişte yaşanan ayrılıkları gidererek birlikteliklerini güçlendirdiler, kurşunla kaynatılmış gibi saflarını birleştirdiler. Ve bu birliktelikleriyle Allah’ın yardımına layık oldular.
Şam örneğinden çıkarmamız gereken dersler var. Zaman zaman basit meseleleri büyütüyor, ayrıntılar üzerinden ayrışıyoruz. Oysa detaylara boğulmamalıyız. Birtakım ihtilaflardan dolayı ayrışma, müminlerin saflarını parçalama yanlışından uzak durmalıyız. İşte kardeşlerimiz güçlerini birleştirip saflarını sıklaştırdıklarında Allah Teala onlara zaferi nasip etti. Suriye devrimi inşallah İslami hareketlere dinamizm katacaktır.
Gazze’de 14 aydır yaşanan vahşet kalkınma adına, medeniyet adına iddia sahibi küresel güçlerin nasıl canavar ruhlu barbarlar olduklarını net olarak gösterdi. Masumların paramparça edilmesine nasıl seyirci kaldıklarını, hatta katillerle işbirliği yaptıklarını gördük. Tam da böylesi bir vasatta sadece Müslümanların adalet ve merhamet adına insanlığa bir şey söyleyebilecek durumda oldukları açık biçimde görülmektedir. Tüm bu manzara insanların kurtuluşunun ancak İslam ile vahy ile olabileceğine işaret etmektedir. Müslümanlar olarak bu imkanı değerlendireceğiz. Nasıl Suriye’de sabırla, azimle zafere eriştiysek, Gazze’de de direnerek zafere ulaşacağız inşallah. Dünya bu zulmü seyrederken ayakta olanlara ne mutlu! Allah’n sözünün yüceltilmesi mücadelesinde asla yorgunluk yılgınlık göstermeyelim. Bugünler geçecek ve doğru tavır alanlar sevinecek, dönüp baktıklarında yaptıklarından ötürü pişmanlık duymayacaklar. Gün gelecek mazlumların yanında yer alındığı için onur duyulacak inşallah."
Rıdvan Kaya, konuşmasını “Allah Teala bizi de hakkı hak, batılı da batıl görüp ona tavır alanlardan eylesin. Suriye’de sevinme hakkımız var. Bizler kazandığımız için haklı çıkmadık, kaybetseydik yine haklıydık. Çok acı çekildi. Allah onların ayaklarını sabit kılsın, inşallah Kudüs’ün fethini nasip etsin” vurgularıyla tamamladı.
Programda söz alan akademisyen Abdülkadir Şen Suriye devrimine değinerek “Allah’ın İslam ümmetine uzun zorlu sabır döneminden sonra bir kolaylık yaşattığını görüyoruz” dedi.
Abdulkadir Şen, zorluklar ve mükafat ilişkisine odaklandığı sunumunu özetle şu sözlerle tamamladı:
"Ey Esed' Sen bizi yok edeceğini sanıyordun! Mücahidler zülmedenlerin başına azap olarak indiler. Onlar Allah'ın ordularıdır. İsrail devletine komşu oldu Ehli sünnet. Müslümanlar Kudüs’e bir adım daha yaklaştı. Bu Allah'ın apaçık bir fethidir. Üzülmeyeceğiz, gevşemeyeceğiz! Allah mustazafları yeryüzüne mirasçılar kılacaktır. Allah her zorluktan sonra bir kolaylık verir. Bunu Afganistan'da gördük, bugün bunu Şam’da görüyoruz. Zalimler ne kadar Firavunluk taslarsa taslasınlar, eninde sonunda bir Musa çıkar, bir İbrahim çıkar. Selam olsun o İbrahimlere ve ellerindeki baltalara! Bütün dünya bir araya gelse İslam'ın doğan güneşinin engellenemeyeceğini gördük. Allah vaadine sadıktır, biz de sadık olacağız inşallah"
Bigem-Der adına programa iştirak eden İsmail Deviren seslendirdiği ezgilerle geceye katkı sağladı.
Program dualarla son buldu.
HABERE YORUM KAT