HAKSÖZ HABER

Suriye’de Esed rejimi döneminde Suriye'ye giden Türk YouTuber'lar ve İlay Aksoy gibi ırkçılarla birlikte “Suriye'nin güvenli olduğu” algısını oluşturmaya çalışan Esed’in şebbihası Deniz Büstani, rejimin devrilmesinden sonra ortadan kaybolmuş X hesabını da kullanmaz olmuştu.

Ne yazık ki sürecin hemen akabinde Deniz Büstani’nin adı çok ilginç bir atamada geçti. Evet, Deniz Büstani gibi Esed’in katliamlarına destek veren, Doğu Guta’da gezdirdiği ırkçılarla “Bakın, burada kimyasal katliam yapılmış!” diyerek kahkahalarla dalga geçen bir şebbiha Yunus Emre Enstitüsünün Şam’daki kültür merkezinin başına getirilmek istendi. Şaka gibi ama gerçek.

Deniz Büstani’yi kim temsilci yapmak istedi?

Deniz Büstani’nin Yunus Emre Enstitüsü gibi Türkiye’nin dünyadaki yüzü olan bir kurumda müdürlüğe atanmasının Yunus Emre Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Abdurrahman Aliy’in bizzat talebiyle gerçekleşeceği öğrenildi. Nihayetinde durumun farkına varılması ve Dışişleri bürokratlarının olaya müdahale etmesiyle bu atamanın önüne geçildi.

Esed rejiminin suçlarını örtbas eden ve yargılanması gereken bir isim Suriye Devriminin hemen ardından hangi saiklerle kamu vakfına bağlı bir enstitünün Şam’daki temsilciliğine atanmak istendi? Bu atamayı gerçekleştirmek isteyen kimse Türkiye dış politikasını temsil etme konusunda ne kadar ehil ve ne kadar iyi niyetli? Bu atamanın önüne geçildi ancak konunun duyulmasıyla şimdi sosyal medyada bu soruların cevapları merak ediliyor.