Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Avukatlık Mesleğinden Geçen 4. Dönem Adli Yargı Hakim ve Cumhuriyet Savcıları ile 9. Dönem İdari Yargı Hakimleri Kura Töreni'ne gelişinde gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Yargıtaydaki HSYK seçimlerinin sorulması üzerine "hayırlı olsun" dileğinde bulunan Bozdağ, HSYK için Danıştaydaki seçimin 29 Eylül'de, Adalet Akademisindeki seçimin ise 16 Ekim'de yapılacağını hatırlattı. Bozdağ, cumhurbaşkanının atayacağı 4 üyenin ise Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın takdirinde olduğunu söyledi.

Yargıtay seçimlerinin tamamlandığını dile getiren Bozdağ, kazananları tebrik ederek, başarılar diledi, diğer seçimlerin de hayırlı olması temennisinde bulundu.

"AK Parti Grup Başkanvekili Mahir Ünal'ın seçim sonuçlarına ilişkin 'paralel yapıya yakın isimlerin hakim olması durumunda bu seçimi gayrimeşru sayarız' şeklinde bir ifadesi oldu. İbrahim Okur da 'O zaman atamayı yapsınlar' diye yanıt verdi. Nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusu üzerine Bozdağ, her seçim öncesi olduğu gibi bu seçim öncesinde de kara propaganda yürütüldüğünü dile getirdi.

Hakim ve savcıların kendileriyle ilgili karar verecek en yüksek kurul üyelerini seçeceklerini belirten Bozdağ, bunun Hükümetin, bazı siyasi grupların, paralel yapının veya başka yapının seçimi olmadığını vurguladı.

Bozdağ, seçimle ilgili yürütülen kara propagandaya herkesin kulaklarını tıkamasını istedi. Bazılarının Hükümeti seçime müdahale etmekle suçladığını ifade eden Bozdağ, "İthamdan öte bu bir iftiradır. Milletin gözünün içine baka baka yalan söylüyorlar. Hükümetin seçimlere herhangi bir müdahalesi asla söz konusu değildir" dedi.

"Ne benim ne de başka birinin Hükümetten, herhangi bir hakim ve savcıya oy istediğini, propaganda yaptığını veyahut da bir şey söylediğini hiçbir kimse ifade edemez" ifadelerini kullanan Bozdağ, şunları kaydetti:

"Ancak maalesef seçim süreci içinde hakim ve savcılarımızın iradelerini etkilemek maksadıyla Hükümeti işin içine katmak istiyorlar. Bir takım kirli propagandalar, iftiralar, yalanlar piyasada konuşuluyor. Bunların seçim öncesi bir yalan furyasını burada da görüyorum maalesef. Ama buradaki en büyük kararı, hakim ve savcılarımız hem bu yalancılara, hem bu iftiracılara vicdanlarının sesini dinleyerek vereceklerdir. O yüzden bu seçime dönük kara propagandaların bir kez daha altını çiziyorum, lütfen kimse itimat etmesin. Hakim ve savcılarımızın sandıkta vereceği karar saygın bir karardır. Buna dair de hiç kimsenin farklı bir değerlendirme yapması söz konusu değildir."

"Hükümeti işin içine sokma gayretlerinin tamamı bir kara propagandadır"

Bozdağ, "Gayrimeşru çıkışı ne anlam ifade ediyor?" sorusunu, "Mahir Bey'e soracaksınız" diye yanıtladı.

"Gayrimeşru sayılması mümkün müdür?" sorusu üzerine de Bozdağ, şunları söyledi:

"Çok net söylüyorum, bunlar kara propaganda, seçime dönük iftira kampanyaları, yalan kampanyaları. Siz bu yalan kampanyalara, iftira kampanyalarına aldırmayın. Şu anda bu lafı büyütmek suretiyle hakimler ve savcılarımızın üzerinde başka baskıları, başka korkuları birileri oluşturuyor. Lütfen kimse bunlara itibar etmesin. Hakimlerimizin, savcılarımızın Yargıtayda verdiği karar nasıl meşru bir kararsa, 12 Ekim'de verecekleri karar da öyle meşru bir karardır. Bunun dışındaki görüşler, değerlendirmeler tamamıyla seçime dönük, kara propaganda yapan çevreler tarafından bazıları çarpıtılıyor, bağlamından koparılarak... Mahir Bey'in açıklaması da maalesef bağlamından kopartılmak suretiyle çarpıtılmış bir açıklamadır. Onun için de ben buradan herkesi yalana dolana değil kendi vicdanlarına göre karar vermeye çağırıyorum. Seçime dönük, Hükümeti işin içine sokma gayretlerinin tamamı bir kara propagandadır. Bir seçim kampanyasının bir parçasıdır."

Bozdağ, bir başka soru üzerine de şu anda yürüyen bir seçim süreci olduğuna işaret etti.

"Yalanı Allah rızası için söylüyorlar"

Herkesin, bu seçim sürecinin sonuçları çıkmış gibi değerlendirme yapmasını doğru görmediğini belirten Bozdağ, "Hakim ve savcılarımızın kararları sandıktan çıkacaktır. O kararları görmeden birileri ondan da iftira yayıyorlar. İşte 'Böyle olursa şöyle olacaktır, şöyle olursa böyle olacaktır.' Ben şimdi bu yalanların, bu iftiraların hangisine cevap vermekte yetişeyim. Ben cevap veremem. Paralel medya her gün yalanı Allah rızası için söylüyor. Yalanı Allah rızası için söyleyenlere biz cevap vermekte yetişemeyiz" değerlendirmesinde bulundu.

Yeni Şafak