1. HABERLER

  2. BASIN AÇIKLAMASI

  3. BM: Başörtüsü Ayrımcılığına Son Verin!
BM: Başörtüsü Ayrımcılığına Son Verin!

BM: Başörtüsü Ayrımcılığına Son Verin!

BM Kadınlara Karşı Ayrımcılığın Kaldırılması Komitesi (CEDAW), 12-30 Temmuz 2010 tarihleri arasında gerçekleştirdiği Türkiye oturumunun sonuçlarını açıkladı.

17 Ağustos 2010 Salı 12:32A+A-

CEDAW'ın başörtüsü ayrımcılığına son verilmesi yönündeki sonucunu değerlendiren Av. Fatma Benli, 71 sivil toplum kuruluşunun yer aldığı Kısmi Değerlendirme Raporu Koalisyonu adına yaptığı açıklamada uluslararası anlamda yeni bir dönemin başladığına dikkat çekti. Kadınları başörtülü olup olmamasına göre farklı muameleye tabi tutan hukuka, ahlaka ve vicdana aykırı yasağın uluslararası sözleşmelere de aykırılığının bir kere daha tekrarlandığını belirten Benli, başörtüsü ile ilgili ayrımcı uygulamaların son bulması çağrısında bulundu. Ayrımcı muamele gerçekleştirenler hakkında yasal işlemlerin başlatılması gerektiğini de açıklayan Benli, çözümü sürekli bir sonraki bahara erteleyen tavırdan da vazgeçilmesi yönünde görüş bildirdi.

Kısmi Değerlendirme Raporu Koalisyonu adına Av. Fatma Benli'nin yaptığı açıklama:

BM, BAŞÖRTÜSÜ AYRIMCILIĞINA "SON VERİN" DEDİ

17 Ağustos 2010

Birleşmiş Milletler Kadınlara Karşı Ayrımcılığın Kaldırılması Komitesi (CEDAW), 12-30 Temmuz 2010 tarihleri arasında gerçekleştirdiği Türkiye oturumunun sonuçlarını açıkladı. CEDAW Komitesi, Nihai Yükümlülülerinde (Concluding Observation) başörtüsü yasağının ayrımcı sonuçlarına da yer verdi.

Türkiye'nin bir önceki dönem alınan genel tavsiye kararlarına uymadığı, halen başörtüsü yasağı nedeniyle kaç kadının yükseköğretime erişim hakkında yoksun kaldığını ortan koyan istatistiki çalışma yapmadığı hatırlatıldı. Başörtüsü yasağının, eğitim, çalışma, sağlık, politik ve kamu yaşamına katılımı üzerindeki olumsuz etkilerin değerlendirildiği detaylı çalışmalar talep edildi. Bir sonraki rapor dönemi olan 2014 yılına kadar bu çalışma sonuçları ile başörtüsü yasağının ayrımcı sonuçlarının tamamen yok edilmesine ilişkin alınan önlemlerin açıklanması talep edildi.

Süreçte CEDAW Komitesi 2005 yılında, başörtüsü nedeniyle yükseköğretimden yoksun kalan öğrencilerle ilgili istatistiki çalışma yapılmasını talep etmişti. Türkiye ise istatistiki veriler toplamadığı gibi, yasağın olumsuz etkilerini ortadan kaldırmamıştı. Bunun üzerine CEDAW'a, 71 kuruluşu temsil eden "Sivil Toplum Kuruluşları Kısmi Değerlendirme Raporu Koalisyonu" adına, başörtüsü yasağının hayatın tüm alanlarındaki olumsuz etkileri açıklayan gölge rapor sunulmuştu. Türkiye'nin BM önünde değerlendirildiği 21 Temmuz 2010 tarihli oturumda ise, on dokuz üyeden yedisi, başörtüsü yasağının, eğitim, çalışma, politik yaşama katılım ve kırsal kesim kadınlar üzerindeki etkileri ile ilgili devlet delegasyonundan bilgi istemişlerdi.

CEDAW rapor ve tüm görüşleri değerlendirdiği sonuç bildirgesinde, kadına karşı ayrımcılığın yasalarda tanımlanması, olumsuz sytroteyip ve kültürel uygulamaların kalkması, kadına karşı şiddetle mücadele, eğitim çalışma ve politik yaşama katılımın artması, sağlık ve kırsal kesim kadınları ile dezavantajlı grupların sorunlarının çözümüne ilişkin somut taleplerin yanı sıra, ayrımcı uygulamalar bölümünde başörtüsü yasağına yer verdi.

Türkiye Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Tasfiye Edilmesine Dair Sözleşmesine (CEDAW) 1985 yılından beri taraf. Sözleşme gereği kadınlara karşı sadece hukuki değil fiili ayrımcılığın sona erdirilmesi yükümlülüğü altında. Aynı zamanda dört senede bir ülke raporunun değerlendirilmesi sonucu alınan nihai yükümlüklüleri yerine getirmek zorunda.

Bu noktada uluslararası anlamda artık yeni bir dönem başlamıştır. Kadınları başörtülü olup olmamasına göre farklı muameleye tabi tutan hukuka, ahlaka ve vicdana aykırı yasağın uluslar arası sözleşmelere de aykırılığı bir kere daha tekrarlanmıştır. Türkiye artık sadece iç hukukunun bir gereği olarak değil, uluslararası yükümlülükleri sonucu başörtülü kadınların eğitim, çalışma, sağlık, politik ve kamu yaşamına katılımı engelleyen tüm "AYRIMCI UYGULAMALARI" sona erdirmelidir. Farklı muamele gerçekleştirenler hakkında yasal işlemler başlatarak, çözümü sürekli bir sonraki bahara erteleyen tavrından vazgeçmelidir.

71 Sivil Toplum Kuruluşunun yer aldığı Kısmi Değerlendirme Raporu Koalisyonu adına Av. Fatma Benli

Tüm nihai yükümlülüklerle ilgili ayrıntılı bilgi için:

http://www2.ohchr.org/english/bodies/cedaw/docs/co/CEDAW-C-TUR-CO-6.pdf

 

HAKSÖZ-HABER

HABERE YORUM KAT

2 Yorum