FETÖ’nün organize ettiği 15 Temmuz silahlı darbe girişiminin hemen ardından.

Genel anlamda OHAL ilan edildi ise de..

Aslında ilk hedefin FETÖ olduğu aşikar.

Nitekim, bu OHAL sayesinde..

Resmi kurumlardan tutun..

İşadamlarına kadar..

FETÖ ile irtibatlı olduğu kanaati ile..

Binlerce FETÖ şüphelisi hakkında kararlar alındı..

Şimdi bakıyorum, göz önünde olan FETÖ bülbüllerine..

Emre Uslu’larından tutun..

Tuncay Opçin’lerine..

Ekrem Dumanlı’larına.

Mustafa Yeşil’lerine..

Adem Yavuz Arslan’larına kadar..

Hepsi seslerini kesti, oturuyorlar..

Kimi tek mesaj yazamaz hale geldi..

Kimisi de 24 saatte ancak iki-üç tane tweet atabiliyor..

Yanlış anlaşılmasın..

Türkiye’deler de, yerleri belli olur endişesi ile değil, bu sessizlikleri..

Zaten yurtdışına kaçmışlar..

Sırtlarını elin gavurlarına dayamışlar..

Ama orada da kendilerini güvende hissedimiyorlar ki..

Veya, 15 Temmuz darbesinden sonra, kendilerini savunabilecek bir argüman kalmadı ki..

Sessizliğe büründüler..

Tam bir şok içinde..

Akibetlerini bekliyorlar..

Gittikleri ülkeler mi paketleyip yollayacak..

Yoksa, topladıkları himmetler bitince, kendileri mi “Ha burada yokluk içinde yaşamışız, ha Türkiye’ye dönüp, cezaevinde kalmışız. Bir an önce dönelim de, bari alacağımız cezanın infazına da bir an önce başlanmış olsun” düşüncesi ile gelirler, bilemiyorum..

Ama toplu halde “etkisiz hale” getirildikleri ortada..

Ne meydan okumaları kaldı..

Ne hakaret edecek güçleri..

Ne iftiralarla saldıracak mecalleri..

Kimisi incik boncuktan bahsediyor..

Kimisi İngilizce haber sitelerinden alıntı yaparak kendini unutturmaya çalışıyor..

Kimisi hesabını bir gün açıyor, ertesi günü kapatıyor..

Sizin anlayacağınız..

Kafayı yemiş durumdalar..

•

Şimdi sıra, FETÖ’nün ikiz kardeşi PKK’da..

Önceki gün üç ilimize birden yapılan saldırıları..

Bu terör örgütü üstlenmiş..

Solcu kisveli, FETÖ’nün finanse ettiği medya organları, biraz tehdit, biraz propaganda amaçlı olarak..

Haber görüntüsü altında, “Elazığ, Van ve Bitlis’teki katliamları PKK’nın üstlendiğini” yazmışlar..

Tabii “katliam” nitelemesini ben yapıyorum.

Yoksa.. Sivil-polis demeden.. 12 şehit, yüzlerce yaralımızın olduğu hain patlamaları, o sitelerin nitelemesi “intihar saldırısı” ifadesinden ibaret..

Algı operasyonu..

Hâlâ sürüyor..

Hâlâ, teröriste “Gerilla” deniyor..

Terörist saldırılara, “direniş” nitelemesi yapılıyor.

Öyle mi?

Öyle..

O zaman, bir harekat da PKK için başlatılmalı.

FETÖ’ye ne yapıldı ise..

PKK’ya da aynısı yapılmalı..

Kandil’deki teröristlerin üst yönetiminden başlayıp..

Murat Karayılan’ından Cemil Bayık’ına.. Mustafa Karasu’sundan Duran Kalkan’ına kadar.. Hepsi etkisiz hale getirilmeli..

Onlarla eşzamanlı olarak..

Ankara’daki siyasi uzantılarına da, “Yol buraya kadardı, buyrun dört duvar arasına” denilmeli..

FETÖ’de yapıldığı gibi..

Devlette çalışanlarından..

İşadamlarına kadar..

PKK destekçilerinin tümüne, OHAL’in gereği uygulanmalı..

Bu kadar sabır yeter..

Yok “1994’te bir yanlış yapılmış, milletvekilleri gözaltına alınmış.. Bu yanlışa düşülmemeli” imiş..

Yok, “Siyasetin önü tıkanmamalı” imiş.

Siyasetin önünü tıkayan kim?

Adamlar alay eder gibi..

Bitlis’teki, Van’daki, Elazığ’daki patlamaları üstleniyorlar.. Siyasi uzantıları, bu saldırılar için tek kelimelik kınama mesajı yayınlayamıyorlar..

Ama..

Patlattıkları bomba..

Diyarbakır’daki gibi..

Tam hedeflediklerinin dışında..

Sivil Kürt kardeşlerimizin canına mal olduğunda..

Bölgedeki Kürt tabandan tepki alacaklarını bildikleri için..

Hemen “Üzüntü bildirisi” yayınlıyorlar..

Aklımızla resmen alay ediyorlar..

15 Temmuz nasıl ki FETÖ için artık gemilerin yakıldığı gün oldu..

15 Temmuz hain darbesinin ardından..

Tonlarca bombalarla saldırılarını sürdüren PKK’nın son üç ilde şehit ettiği 12 insanımız da..

PKK’yı yok etmek için, gemilerin yakılmasına vesile olmalı..

Kürt kardeşlerimizin ne istedikleri var ise..

Yarın hepsini oturur konuşur, çözüme kavuştururuz..

Bugün onun konuşulma vakti değil.

Bugün, PKK’nın bitirilme vakti..

Özgür Gündem’i ile..

Özgür Gündem’in PKK’yı öven haberlerini yapan satılmış kalemleri ile..

Terörist saldırıları normal gösteren yazarları ile..

Hepsinin yargılanmasının önünün açılma vaktidir..

Sadece o hareketin içindekilerle de yetinilmemeli.

“Şu yazarı tanırım, PKK ile ilişkisi yoktur” türünden savunmalar getirenkartel medyasındaki tüm ahlaksızlara, hergelelere kadar..

Hepsinden gerekli hesap sorulmalıdır.

Nasıl ki 17-25 Aralık’tan sonra dahi..

FETÖ’nün içinde kalanlara, “Uyansaydın be kardeşim” deniliyor..

Şimdi hesap soruluyor..

PKK’nın bu kadar kanlı eylemlerine rağmen..

Hâlâ o örgütün yayın organında kalanlara.. O yayın organlarında olanlara sahip çıkanlara da..

“Uyansaydın be kardeşim” denilip, hesap sorulmalıdır..

Yeni Akit