Binali Yıldırım'ın TBMM Başkanlığı'ndan istifası, adaylığının açıklandığı günden beri tartışma konusuydu.

TBMM Başkanı Yıldırım'ın istifa çağrılarına "Seçim bir siyasi faaliyet değildir" diye yanıt vermesi eleştirilmişti.

Kararını CNNTürk'te yayınlanan bir programda açıklayan Yıldırım "Partim müracaatı yaptığı zaman aynı anda Meclis Başkanlığı'ndan ayrıldığıma dair dilekçemi vermiş olacağım" dedi ve ekledi:

"Benim için Meclis Başkanlığı meselesi 18 Şubat tarihi itibarıyla tamamdır. Görevimi tamamlamış olacağım."

Yıldırım sözlerine şöyle devam etti:

"Benim duruşum bellidir. Duruşum millete hizmettir. Duruşta bir sorun yok. Duruş başka, omurgasızlık başka. Ben omurgasız bir insan değilim. Hizmeti ibadet bilirim. Milletim ne dediyse ben onu yaparım."

Binali Yıldırım daha önce konuyla ilgili "Anayasa 94'e göre siyasi faaliyetler yapılır mı? Yapılmaz. Bizim yaptığımız bir siyasi faaliyet yok. Seçim bir siyasi faaliyet değildir. Seçim, aday olduğunuz işle ilgili vatandaşına, ne yapacaksınız ne edeceksiniz, niye seçimlere aday oldunuz bunu anlatmaktır" demişti.

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçiminde Yıldırım'ı destekleyecek AKP ve MHP'nin genel başkanları Recep Tayyip Erdoğan ve Devlet Bahçeli de Yıldırım'ın istifa etmesine gerek olmadığını düşünüyordu.

Öte yandan CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç bu açıklamaya "Seçim siyasi bir faaliyettir. 'Seçim faaliyeti siyasi değildir' demek, Yıldırım'ın bugüne kadar geldiği makamlarda ülkeyi nasıl yönettiğiyle ilgili ipucu veriyor. Aldığı kararları bu mantıkla alıyorsa, ülkede bakanlık, başbakanlık yapan biri olarak, bugün de İstanbul gibi önemli bir metropolün başına geçme niyetinde olan bir kişinin söyleyebileceği bir söz değildir" diye yanıt vermiş, HDP Grup Başkanvekili Ayhan Bilgen de "Parti faaliyeti de siyaset değilse siyaseti nerede arayacağız? Nedir siyasal olan? Bu tartışma bu şekilde sağlıklı ve güçlü bir iletişim kurularak ortak bir yaklaşımla bir yere taşınamaz" demişti.

Kaynak: BBC