“Bidon kafalılık” bu değilse nedir?
Başbakan’ı yuhalamışlar! Nerde? Bilimsel bir icadın tanıtımı vesilesiyle yapılan toplantıda mı? Hayır. İşadamlarının; kırdıkları ihracat rekorlarını anlatacakları, en fazla ihracatı gerçekleştirenlere ödül verecekleri toplantıda mı? Hayır...
Başarıdan başarıya koşan, ülkemizin göğsünü kabartan okullarımızın başarılı öğrencilere verdikleri ödül toplantısında mı?
Yooo!
Dünyada birincilikler elde etmiş, altın kupalar almış spor dallarımızın ödül platformunda mı?
Yooo.
Ya nerde?
Devletin inşa edip, 49 yıllığına Galatasaray’a hediye ettiği stadyumda.
Peki kimler yuhalamış?
Bilim adamları mı?
Hayır.
Büyük başarılar elde eden işadamları mı?
Yooo.
Okulları birincilikle bitirmiş zeka fışkıran öğrenciler mi?
Yooo.
Dünyaya meydan okuyan sporcularımız mı?
Yooo!
Ya kimler?
Parayı bastırıp vaktini geçirecek yer arayan adamlar! Para var, vakit bol.. “Nerde harcayalım bu paraları, nerde geçirelim bu vakitleri” diyen adamlar!
Yani?
Yanisi şu: Gittiği yerde bir ödül olarak bulunmuyor. Para bastırıp gidiyor. Vakti bol adam..
Yani; tam da “göbeğini kaşıyan adam”!
Yani; tam da “bidon kafalı adam”!
Dikkat edin, Başbakan’a yuh çekmek, hep bu stadlara özgü bir şey.
Ya bir basket maçında.
Ya da futbol maçında.
Bazen de, şu elit kesimin operalarında..
Sanki orda bir şey üretiyorlar da, Başbakan’a da yuh çekiyorlar..
Oysa, son yuhu çekenler, oturup bir düşünseler..
Daha önce kendilerine inşa edilen Olimpiyat Stadı orda.. Kaç senede inşa edildiği ortada. Şimdi ne halde olduğu ortada..
2.5 senede sana stadyum yapıp teslim eden hükümete daha hangi akla hizmetle yuh çekiyorsun?
Bidon kafalı isen, hakkın tabii.
Takımının başarısı ortada..
Yarıdan fazlasını yabancı ile ayakta tutmaya çalışıyorsun.
Sonra kalkmış, Başbakan’ı yuhalıyorsun!
“Göbeğini kaşıyan adam”dan başkası yapar mı bu yuhlamayı?
Durur durur, bizim insanlarımıza küfrederlerdi: “Bidon kafalılar”!
Hoşlarına gitmeyen bir seçim sonucu aldıklarında, hemen kinlerini dökerlerdi: “Göbeğini kaşıyan adamlar!”
Haydi buyrun söyleyin, önceki günkü yuhçuların, ne özellikleri vardı?
Parayı bastırmış, girmişler stada.
Ceplerindeki paradan.. Bir de boş geçirecekleri vakitten başka neleri vardı ki, Başbakan’ı yuhalama hakkını kendilerinde gördüler?
Rüyanızda göremeyeceğiniz stadı size adeta hediye eden Başbakan’ı yuhalayana, “bidon kafalı” denilmez de ne denir?
Parası ile her şeyi yapacağını sanan bu şımarıklara “göbeğini kaşıyan adamlar” denilmez de ne denir?
İnsanda biraz utanma olur.
Sen, yıllarca bu ülkede % 50-60 enflasyonu yaşamışsın. Paran, dövize karşı her gün değer kaybı yaşamış!
İlk defa bir siyasi iktidar, enflasyonu % 8’lere indirmiş.. Sen o iktidarın başındaki şahsı yuhalıyorsun.
Kimsin ki sen?
Senin yuh çekmediklerin, ayakta alkışladıkların orada işte..
TL’nin sonuna sıfır koya koya, madara ettiler Türk parasını..
Dün yuh çektiğin Başbakan attı, 6 sıfırı TL’den.
Atış o atış.
2002’de iktidarı devraldığında, 1.600 TL idi bir dolar.
9 sene sonra 2011’de.. Üç aşağı beş yukarı yine 1.600 TL=bir dolar..
Bunu mu yuhluyorsunuz siz?
Söyleyin yuh çeken “bidon kafalı”lar..
Basket maçında, futbol maçında ortaya çıkan, boş vakit haylazları..
Üretim için ülkeye bir katkı sunamayan, “göbeğini kaşıyan adamlar”..
Nedir sizin sıkıntınız; bedavaya aldığınız stada bile “teşekkür” etmeyen nankörler!
YENİ AKİT
YAZIYA YORUM KAT