Bir yandan Cenevre’de sergilenen barış tiyatrosu, diğer yandan adına barış aranan Suriye’de acımasız çetelerin kuşatma ve katliamları eşzamanlı yürümeye devam ediyor. Halep özelinde Suriye halkı sindirilmek ve İslami direniş katil Esed’le uzlaşmaya zorlanmak isteniyor.

Bir yandan diplomaside barış görüşmeleri yürütüp ateşkes ilan ederek diğer yandan da sahada katliam alanını genişletmek ikiyüzlülüktür. Ve Amerika özelinde Batı emperyalizmi mi dersiniz, Rusya ve İran özelinde Doğu emperyalizmi mi dersiniz; doğulusuyla batılısıyla birbirine görece karşıt olduğu iddia edilen bilumum emperyalistlerin tümü bu ikiyüzlülük karesinde buluşuyorlar! Bu kadarıyla da sınırlı değil tabi; Hizbulesed’iyle PYD/PKK’siyle, sözde antiemperyalist ama özünde işbirlikçi sosyal-faşist çeteler de bu ikiyüzlülük tablosunun tamamlayıcı kareleri.

Bugün açıkça Müslüman halklara ve İslami hareketlere karşı büyük ihanetlerle öne çıkan dünün Hizbullah’ı ve kuyrukçuları için bugünkü hal aşikâr bir zillet tablosudur.

Dün Suriye’ye iyice yerleştikten sonra bir anda tüm dünyada Suriye’den çekiliyor algısı oluşturmayı başaran emperyalist Rusya’nın bu adımının taktik bir çekilmeden ibaret olduğunu biliyorduk. Nitekim son günlerde kanlı elleri, ölüm ve vahşet saçan hava bombardımanıyla Halep’in üzerine yeniden üşüşmesi bu kısmi çekilmenin sadece bir göz boyama taktiğinden ibaret olduğu anlaşılmıştır.

Emperyalist Rusya neden Esed ve İran çaresiz kalınca milyon dolarları göze alarak havadan imdatlarına yetişiyor? Ve neden Halep?

Çünkü Halep karadan İslami direnişin kalesi konumundadır. Esed ve hain İran yetersiz kaldığı her durumda emperyalist Rusya yine imdatlarına yetişmiş ve stratejik Türkmendağı bölgesini ele geçirerek Halep’te direnişi boğmayı yeğlemişti. Ama Allah’a şükür İslami direniş güçlerinin gücünü öncelikle imanından alan kararlı duruşuyla bunu başaramamıştı. Ve aynı Rusya bugün yine sahnede. Yine Halep’te ve bu kez açıktan açığa kadın-çocuk, genç-yaşlı, sivil-silahlı hiçbir unsur arasında ayrım gözetmeyeceğini ortaya koymaktadır. En son bir hastaneyi vurarak içerideki tıbbi personel ve hastaların başına yıktı. Vahşet çetesinin önde gideni Rusya bu katliamında Halep’in tek çocuk doktoru Muhammed’i de şehit etti. İslam tarihinde ilk kez Halep’te cuma kılınamamıştır.

Vahşet çetesinin Halep bölgesine karşı kuşatma harekatına girişmesinin temel amacı, İslami direniş iradesini kırmaktır. Çünkü Şam’ın çiçeği Halep hem direniş hem katiller için aynı oranda stratejik bir değer taşımaktadır. Halep’in tek nefes borusu olan Türkiye ile bağlantısını koparmak, kardeşlerimizi soluksuz bırakmak istiyorlar. Kuşatma genişlerse, Türkiye ile bağlantı koparılırsa sadece buradaki İslami direniş kırılmaz aynı zamanda başta Atme olmak üzere binlerce Suriyeli muhacir kardeşimizin kaldığı kamplar da ekmeksiz susuz, aç açıkta kalacaktır. Bu ise büyük bir insani felaket demektir.

Evet, Halep yanıyor hem de tüm dünyanın gözü önünde. Cenevre’de sözde barış maskesi takanlar ve masada Esed’li geçişi dayatmaya çalışan ahlaksız, ikiyüzlü ve vicdansız “küresel sorun çözücüler”den merhamet bekleyen yok! Çünkü merhametleri yok! Çünkü merhametin ve hakkaniyetin, tutarlılık ve samimiyetin dölyatağı olan vicdandan yoksun bunlar! Doğulusuyla batılısıyla vicdanını yitirmemiş halkların kendi ikiyüzlü yönetimlerine karşı aşağıdan yukarıya doğru kuracağı bir baskı ve duyarlılık sahibi müslümanların daha yoğun desteğiyle İslami direniş Halep’te mevzii koruyacak inşallah! Allah’ın izniyle nice nice zorlukların, kuşatmaların, alçakça ve şerefsizce ihanetlerin üstesinden gelen Suriye İslami direnişi bu zorluğun da üstesinden gelecek, Halep’i katillere bırakmayacaktır!

Zalimler, katiller, ikiyüzlüler eninde sonunda yenilecektir! Elbette bir gün Esed despotu da tarihin lanetli çöplüğündeki yerini alacaktır. Esed ve avenesi İran, Hizbullah, Rusya ve bilumum yalakaları bugün olmasa bile yarın ukbada mutlaka ama mutlaka ateşi boylayacaktır! Ve güzel akıbet elbette her koşulda hakkı ve adaleti ayakta tutmaya azmeden anın şehitlerinin; rabbe, insanlığa ve eşyaya karşı sorumluluk bilincini kuşanan muttakilerin olacaktır!

Ey aziz Halep halkı, alçakça ve şerefsizce bombardımanlara ve dünyanın ikiyüzlü tutumuna rağmen şehadet kefenini kuşanarak mevzii terk etmeyen onurlu halk ve siz ey kararlılıkları, fedakarlıkları ve adanmışlıklarıyla göz dolduran Allah yolunun adanmış erleri; size Yasir ailesini işkence altında gören biçare Rasul’ün dediğini demekten gayrısını söylemeye gücüm yok: Müsterih olun, sabır edin ey Halep halkı; Allah’a andolsun ki cennet sizi bekliyor! Ve düşmanlarınızı cehennem..!