1. HABERLER

  2. ÇEVİRİ

  3. Beş çocuk ve tutuklu bir eş
Beş çocuk ve tutuklu bir eş

Beş çocuk ve tutuklu bir eş

Ocak ayının sonlarında - o gün Rim bana İsrail güçlerinin mahalleye baskın düzenlediğini, kocasının tutuklandığını ve yaşadığı çileleri anlattı.

18 Nisan 2025 Cuma 21:41A+A-

Shahad Ali’nin electronicintifada’da yayınlanan yazısı, Haksöz Haber için tercüme edilmiştir.

 

Son ateşkes Gazze Şehri'ndeki ağır hasarlı mahallem el-Zeytun'u ziyaret etmeme izin verdiğinde, komşum Rim Avda'ya rastladım.

30 yaşındaki Rim, o sırada evini temizliyordu.

Sanırım diğerlerine kıyasla nispeten şanslıydı.

Üç katlı binaya, İsrail'in soykırım saldırısının başlarında, ailenin top mermisi olduğunu varsaydığı bir mermi isabet etmiş ve oturma odasının duvarını yıkmış olsa da, yapı sağlam kalmıştı.

Ve İsrail ordusu Aralık 2023'te bölgeyi ilk kez işgal ettiğinde, askerler - biz o ilerlemeden kaçmaya çalışırken annemi bombardımanda öldürdüler - Rim'in evini bir üs olarak kullandılar.

Ocak ayının sonlarında - o gün Rim bana İsrail güçlerinin mahalleye baskın düzenlediğini, kocasının tutuklandığını ve yaşadığı çileleri anlattı.

İsrail askerleri mahalleyi işgal ettiğinde kendisi, 39 yaşındaki kocası Namar ve 4-13 yaşları arasındaki beş çocuğunun kendilerini evlerinde kapana kısılmış halde bulduklarını söyledi. Acımasız bombardıman kaçma çabalarını imkânsız hale getirmiş.

Birbirlerine sokularak en kötüsüne hazırlanmışlar, ölümün her an gelebileceğini biliyorlarmış.

Sonra bir top mermisi oturma odalarına isabet etmiş.

Kaçış

“Patlama evi karanlığa gömdü ve havayı tozla doldurdu,” diyor Rim. Öksürdüğünü, yönünü şaşırdığını ve Namar ile çocukları için telaşlanıp bağırdığını söylüyor.

Bombardıman azaldığında Namar ailenin oradan ayrılması için bir şans olduğunu düşünmüş.

“Kocam orada daha fazla kalmayı istemedi” diyor Rim. “Bunun hayatta kalmak için tek şansımız olabileceğine inanıyordu.”

Dışarı çıktılar ama İsrail tankları bölgeyi kuşatmaya başlamıştı bile.

Mahalleden güvenli bir çıkış yolu bulamayan Rim ve ailesi, birkaç sokak ötedeki Namar'ın amcasının evine sığınmışlar.

Rim orada kendilerini “daha güvende” hissettiklerini söyledi - tehlike geçtiği için değil, artık izole olmadıkları için. Etrafı birçok başka evle çevrili olan ve dar bir sokağa sıkışmış olan evin topçu ateşine maruz kalma olasılığı daha düşük görünüyormuş.

Üç gün boyunca iki aile kuşatma altında kalmış ve dış dünyayla bağlantıları tamamen kesilmiş. “Ne yiyeceğimiz ne de suyumuz vardı,” diyor Rim. “Dışarıda, İsrail askerlerinin güldüklerini, gelişigüzel konuştuklarını ve sokaklarda kurşun sıktıklarını duyabiliyorduk.”

Sessizlik bir hayatta kalma meselesi haline gelmiş. En küçük bir sesin bile onları ele verebileceğinden korktukları için zaman zaman ellerini çocukların ağızlarına kapatıyorlarmış.

İşgalin dördüncü gününde İsrail askerleri hoparlörlerden “hala saklanan varsa teslim olmalı, yoksa evlerinizi başınıza yıkacağız” diye anons etmiş.

Rim, çok korktuklarını ve bir İsrail buldozeri birinci katı yıkmaya başlayıp şiddetli bir şekilde sallanmasına neden olana kadar saklandıklarını söyledi. Başka seçenekleri kalmayan iki aile teslim olmuş.

Evden çıktıklarında Rim yalnız olmadıklarını görünce şok olduklarını söyledi. Mahalleden birçok kişi, muhtemelen yaklaşık 100 kişi teslim olmuş.

Rim, İsrail askerlerinin bozuk bir İngilizceyle bağırdıklarını, onları gruplara ayırmaya çalıştıklarını ve üstlerini kontrol etmek için yere atmalarını emrettiklerini söyledi.

Soyuldular ve dövüldüler

Rim, erkeklerin soyunmaya zorlandığını ve acımasızca dövüldüğünü söyledi.

“Bize bunları zorla izlettiler,” dedi. 6 yaşındaki oğlu Rashad, babasının dövüldüğünü görmeye dayanamamış. Rim, onu korumaya çalıştığını ama askerlerden birinin onu yere ittiğini söyledi.

Kelepçelenen ve gözleri bağlanan erkekler daha sonra askerler için bir üs görevi gören Rim'in evine götürülmüş.

Kadınlar ve çocuklar saatlerce dışarıda beklemeye zorlanmış. Askerlerin tüm erkekleri öldürdüğünden korkmuşlar. Ancak birkaç saat sonra bir asker dışarı çıkmış ve Rim'e kendisini takip etmesini söylemiş.

Kocasını diğer erkeklerle birlikte gözleri bağlı ve elleri sıkıca kelepçelenmiş bir şekilde yerde bulmuş. Rim kocasını gördüğünde gözyaşlarını tutamadığını söyledi. Namar onu teselli etmeye çalışmış.

“Korkma” demiş. “Sana sadece birkaç soru sormak istiyorlar.”

Rim, bir askerin onu saatlerce sorguladığını ve neden tahliye etmediklerini öğrenmek istediğini söyledi. Ona birkaç kez işgalin uyarı yapılmadan geldiğini anlatmış. Bundan sonra asker ona dışarı çıkmasını emretmiş.

Diğer kadınlar Rim'i görünce çaresizce ona oğullarını ve kocalarını görüp görmediğini sormuşlar, ancak o cevap veremeden erkekler teker teker yakalanıp yüzüstü yatırılırken o da diğer kadınlarla birlikte yere oturmaya zorlanmış.

Çok geçmeden bir tank gürleyerek erkeklere doğru ilerlemiş. Rim bir an için tankın onları ezeceğini düşünmüş. Esir arkadaşlarından bazıları dehşet içinde çığlık atmış. Ama tank durmuş, görünüşe göre psikolojik bir işkence oyunu oynuyorlarmış.

Çok geçmeden, erkekleri götürmek için bir kamyon gelmiş. Kadınlar ve çocuklar kocaları ve babaları için çığlık atmışlar ama nafile.

Taşınmaya zorlandılar

Erkekler götürüldükten sonra, kadınlara ve çocuklara ayrılmaları ve güneye gitmeleri emredilmiş. Yine başka seçenekleri kalmayan 30 kadar kadın ve çocuk yalınayak, kırık camlar, molozlar ve taşlar üzerinde hiçbir eşyaları olmadan yürümeye başlamışlar.

Rim, en küçük çocukları olan 4 yaşındaki Misk ve Muhammed'in iki gündür yemek yemedikleri için yürüyemediklerini ve onları taşımak zorunda kaldığını söyledi.

Diğer kadınlar güneye giderken, Rim kuzeyde güvenlik ve barınak bulma umuduyla farklı bir yol seçmiş. Sonunda bir Birleşmiş Milletler sığınağına ulaşmış.

Çocuklarına tek başına bakmak zorunda kalan Rim'in hayatı sürekli bir mücadeleye dönüşmüş. Namar'ın akıbetinin belirsizliği de peşini bırakmıyordu. Ocak 2024'te Kızıl Haç'la iletişime geçmeye çalıştı ama aylarca hiçbir haber alamadı. Bir komşusu hapisten çıkana kadar kocasının hayatta olduğunu ve kötü şöhretli Ofer hapishanesinde tutulduğunu nihayet öğrenebildi.

"Kocam ailesine her zaman öncelik veren iyi bir adamdır. Çocuklarını çok sever ve her zaman derslerinde en üst seviyede olmalarını sağlar, onlara ihtiyaç duydukları her şeyi alabilmek için yorulmadan çalışırdı" dedi Rim.

Rim'i, İsrail askerleri gittikten sonra kasıtlı olarak yakılmış olan evini temizlerken bıraktım.

Hiç mobilya kalmamıştı ama Rim kendisi ve çocukları için bir halı, birkaç mutfak eşyası ve birkaç şilte bulmayı başarmıştı.

Ev perili gibiydi. Ayakta dursa da bazı duvarlar yıkılmanın eşiğindeydi.

Ama Rim ve çocuklarının elinde kalan tek şey buydu. Ve her gün Namar'dan bir haber var mı diye çevrelerindekilere soruyorlar.

Maalesef şimdiye kadar hiçbir haber alınamadı.

 

*Shahad Ali, Gazze'de yaşayan bir yazar.

HABERE YORUM KAT