1. YAZARLAR

  2. Nuh Gönültaş

  3. Benim 10 Kasım'larım...
Nuh Gönültaş

Nuh Gönültaş

Yazarın Tüm Yazıları >

Benim 10 Kasım'larım...

10 Kasım 2009 Salı 01:20A+A-

On Kasım matem törenlerinde ya da 29 Ekim veya 23 Nisan bayram törenlerinde ezberlediğimiz şiirler hâlâ hafızamda.

Doktor doktor baksana/lambaları yaksana/Atam elden gidiyor/çaresine baksana.../

Uzun uzun kavaklar/Dökülüyor yapraklar/Ben Atama doymadım/Doysun kara topraklar...

Saat dokuzu beş geçe/Atam Dolmabahçe'de/Gözlerini kapamış/Bütün dünya ağlamış...

1970'li yıllar. Ankara'da bir 10 Kasım günü.

Hava ayaz mı ayaz.

Ayaklarımızda lastikten ayakkabılar. Kar üstündeyiz.

Ayaklarımız buz kesmiş. Ellerimizi ise ceplerimize sokamıyoruz saygısızlık olur Ata'nın manevi varlığına diye.

Siyah önlüklerimiz üzerine taktığımız beyaz yakaları o gün takmadık.

Çünkü o gün Atatürk'ün öldüğü gün.

Her şey siyah olmalı. Her şey matem havasında olmalı.

Okulumuz Ankara'nın bir gecekondu bölgesindeydi.

İşte şehrin kenar semtlerinden birinde saat 9'u 5 geçiyor.

Hepimiz donuyoruz ama hiç kıpırdamadan duruyoruz.

Okul'un önündeki direkte bayrak yarıya indirilmiş.

Havada keskin bir kömür kokusu var!

O çocuk ruhumuza ürperti salan siren sesleri duyuluyor uzaktan.

Siren çığlığından başka ne bir ses ne bir nefes duyuluyor.

Çocuk ruhumuzu saran matem havası, orta ya da arka sıralardan gelen bir çocuk kıkırdaması ile bir anda bozuluyor.

Her bir öğrenci kendini gülmekten alamıyor.

Hepimiz kendimizi kıkırdamamaya zorlayarak kıkırdıyoruz elimizde olmadan.

Birkaç saniye içinde saygı duruşundaki çocukların çoğu gülme krizine giriyor.

Kimsenin kötü bir amacı yok elbette.

Hele hele saygısızlık etmek gibi bir düşünce asla geçmiyor çocuk zihinlerimizden.

Ama nedense genelde bu tip törenlerde herhangi birisi gülme krizini tetikleyiveriyor.

Bazen İstiklal Marşı'nı söylerken olurdu aynı şey. Bazen de Andımız'ı söylerken...

".... Açtığın yolda, kurduğun ülküde, gösterdiğin amaçta hiç durmadan yürüyeceğime..."

Bize bir ceza vermezler, çocukluğumuza verirlerdi.

Hâlâ hatırımda o günlerde ezberlediğimiz şiirler.

İşte böyle...

Yalanmış çocukluğumuz.

Çocukluğumuzda okuduğumuz şiirler gibi...

BUGÜN

YAZIYA YORUM KAT