Batman’da “Geçmişten Günümüze Kadın” Konulu Konferans Düzenlendi
Özgür-Der Batman şubesinin düzenlemiş olduğu aylık alternatif eğitim faaliyetlerinin dördüncüsü Prof.Dr. Şinasi Gündüz’ün ‘’Geçmişten Günümüze Kadın-Dinlerin Kadına Bakışı’’ konulu sunumuyla gerçekleştirildi.
Batman kültür merkezi konferans salonunda gerçekleştirilen konferansı sunuculuğunu yapan Bünyamin Sevim, programın akışı hakkında verdiği bilginin ardından Kur’an okumak üzere Eymen A.Cewat’ı sahneye davet etti. Sevim, Kur’an tilavetinin ardından konuşmacıya sözü vermeden önce dinleyicilere Şinasi Gündüz’ün özgeçmişini aktardı.
Sunumuna kadın ve erkeğin yaradılışına değinerek başlayan Şinasi Gündüz ‘’Düşünüp ibret alasınız diye her şeyden (erkekli dişili) iki eş yarattık.(Zariyat 49)’’ ayetini örnek göstererek, geleneksel inanışa sahip insanların kadının erkeğin kaburga kemiğinden yaratıldığı tezinin Kur’anî bir temele dayanmadığını belirtti.
Geçmiş ve kadim din geleneklerindeki dişillik-erillik konularına değinen Gündüz, din diline neden erilliğin hakim olduğunu nedenlerini sayarak, kitabı mukaddes ve kuranda insanın yaratılışının nasıl tarif edildiğini karşılaştırmalı ele aldı..
Konuşmasında kadının erkekle olan ilişkisini modern ve geleneksel boyutlarıyla karşılaştıran Gündüz, ‘’Onlar, size örtüdürler, siz de onlara örtüsünüz.(Bakara187)’’ Ayeti bağlamında Kadının erkekten bağımsız bir birey mi yoksa erkeği tamamlayan bir birey mi olduğu şeklindeki sorunun cevabını arayarak devam etti.
İslam dışı geleneklerde kadın tabiatının genelde olumsuz bir karakter, asli günahın müsebbibi, ayartıcı, günaha meyyal bir varlık olduğu algısının var olduğunu ifade etti. Kur’an’da ise kadın ve erkek Allah’ın halifesi olarak insan olma; teklifle yükümlülük (Erkek veya kadın, kim mümin olur da güzel amellerden işlerse, işte onlar cennete girerler. Zerre kadar da haksızlığa uğratılmazlar. Nisa-124); ilahi vaat ve ceza (Allah mümin erkeklere ve mümin kadınlara, altlarından ırmaklar akan cennetler vaat buyurdu. Orada ebedi kalacaklardır. Hem de Adn cennetlerinde hoş meskenler vaat etmiştir. Allah'ın rızası ise hepsinden büyüktür. İşte asıl büyük kurtuluş da budur. Tevbe-72) konularında görüldüğü üzere birbirine eşit olarak değerlendirildiğinin altını çizdi.
Kadının sosyal fonksiyonu hakkında da değerlendirmede bulunan Gündüz; Anne, eş, kardeş olarak ve cemaat üyesi olarak- din kurumlarında oynadığı rol açısından kadın görev ve sorumluluklarının neler olduğuna değindi. Bununla birlikte cahiliye dönemi kadının yeri ve sosyal fonksiyonunu da değerlendirdi. O dönemde kadının sahip olunan bir meta, bir tatmin aracı ve soyun devamında işlev gören bir figür olmaktan öteye gitmediğini belirtti. Risaletin gelmesiyle beraber bu mevcut durumun tamamen tersine döndüğünün altını çizdi. Bu duruma rağmen oryantalistlerin islamın kadını ötekileştirdiği ikinci sınıf olarak gördüğü iddialarının ne kadar subjektif değerlendirmeler olduğunu aktardı.
Toplumda tartışma yaratan çok evlilik, miras ve şahitlik açısından kadına verilen haklar ve sorumlulukları Kur’anî açıdan değerlendirdiği konuşmasında Şinasi Gündüz, sekülerizm ve kapitalizmin kadına biçtiği rolün, onlara sunduğu eşitlik-özgürlüğün ne ifade ettiği konusuna cevaplar aradı. Kadının bir pazarlama ve tüketim aracı olarak görüldüğünü dolayısıyla nesneleştirildiğini ifade etti. Bununla beraber oluşan feminist akımların ne kadar marjinalleşerek fıtrata aykırı boyutlarda kadınlara çözüm yolları oluşturduğunu belirtti.
Son olarak günümüz islam dünyasında kadına olan bakışı değerlendiren Şinasi Gündüz; toplumda erkek egemenliğine dayanan bir kadın algısının olduğunu, cinsiyet ayrımına dayalı bir sosyolojiye sahip olduğumuzu belitti. Çağımızda kadın perspektifinden bir siyer, tefsir ve fıkıha ihtiyaç olduğunu, kadının mescit ve camilerden bile uzaklaştırılmış bir halde olduğunu ve islamın verdiği temel hak ve hürriyetlerin sözde kaldığını söyleyerek sözlerini tamamladı.
Haber: Ömer Faruk Çelik
Fotoğraf: Musa Beydüz
HABERE YORUM KAT