Başörtülü kadınlar iş başvurularında ayrımcılıkla karşılaşıyor!
Almanya, Hollanda ve İspanya'da yapılan bir alan deneyi çalışması, iş piyasasında başörtülü Müslüman kadınlara yönelik ayrımcılığı ortaya koyuyor.
Mariña Fernández-Reino, Valentina Di Stasio ve Susanne Veit’a ait ortak çalışma, üç Avrupa ülkesindeki Müslüman kadınların yaptıkları iş başvurularında karşılaştıkları tavırları inceliyor. Bir alan deneyi (İng. field experiment) olarak kurgulanan çalışma, Almanya, Hollanda ve İspanya’yı konu alıyor.
Müslümanlara yönelik negatif tutum ve başörtüsüne dair yaklaşım
Çalışma, genel hatlarıyla, kamuoyundaki Müslümanlara yönelik negatif tutumu ve başörtüsü takmak gibi dinî yükümlülüklere olan karşıtlığı soruşturuyor.
İşe alım sürecinde yaşanan ayrımcılık hadiselerine ilişkin ülkeler arası karşılaştırma imkanı veren bir alan deneyi üzerinden işverenlerin bir grup olarak Müslümanlara mı yoksa belirli Müslümanların belirli pratiklerine (bu örnekte başörtüsü takmak) mi bağlı olarak ayrımcılık yaptığını inceleniyor. Bu tespiti yapabilmek için araştırmacılar, iş yerlerine gönderilen başvurularda iki farklı başvuran profili oluşturuyor: Başvuruların bir kısmında başörtüsü takan bir Müslüman kadın görütüsü kullanırken, diğer kısmında başörtüsüz görüntüsü verilen kurgusal başvuranın Müslümanlara ait bir dernekte gönüllü faaliyetlere katıldığı belirtiliyor.
Başörtülü olmanın olası etkilerini net olarak ölçmek amacıyla yapılan çalışmada başvurulan iş yerleri, iki farklı gruptan oluşuyor. Bunlardan birincisi yüz yüze iletişimin ön planda olduğu kuaförlük, satış elamanlığı, resepyonistlik vb. pozisyonlardan oluşuyor. Diğer grupta ise yüz yüze iletişim arka planda olduğu aşçılık, tezgahtarlık, yazılımcılık vb. iş pozisyonları bulunuyor. Her pozisyonun gerekliliklerine göre hazırlanan başvuru dosyalarının sahipleri, 4 yıllık iş tecrübesi sahibi ve başlangıç seviyesindeki işlere başvuran insanlar olarak kurgulanıyor. Bu planla üç ülkede 2 bin 397 farklı başvuru dosyası gönderiliyor. Olumlu geri dönüş alan başvuru dosyalarının profillere ve iş yeri gruplarına göre ölçümü yapılıyor.
Çalışmanın bulguları çarpıcı sonuçlar barındırıyor
Yapılan çalışmaya göre İspanya’da başörtülü Müslüman kadınlara yönelik ayrımcılık düzeyi diğer iki ülkeye kıyasla çok daha düşük seviyede olduğu tespit ediliyor. Diğer taraftan benzer oranlara sahip Hollanda ve Almanya’da ise başörtülü Müslüman kadınlara yönelik işveren ayrımcılığına ilişkin güçlü kanıtlar buluyor. Fakat bu ayrımcılığın sadece yüksek düzeyde müşteri iletişimi gerektiren işlere başvurulduğunda söz konusu.
Hollanda’nın Almanya’dan farklılaştığı bir husus ise başörtülü fotoğrafla yollanan başvuların geri dönüş alma oranı. Bu oran Hollanda’da yüzde 35’i geçemezken, başörtüsüz başvuranların geri dönüş alma oranı yaklaşık yüzde 70. Almanya’da bu oranlar yaklaşık yüzde 25 ve yüzde 53 seviyesindeyken, İspanya’da ise yüzde 15 ve yüzde 25 düzeyinde.
Araştırmacılar, Hollanda’da tespit ettikleri başörtülü adaylara karşı bu görece daha yüksek seviyedeki ayrımcılığın şaşırtırıcı olduğu fikrinde. Zira, çalışma öncesinde araştırmacılar, Hollanda’daki kurumsal hayatın dinî azınlıklarının haklarını tanımada daha ileride olduğu tahmin ettiklerini belirtmekteler. Beklemedikleri bu durumun, ülkedeki göçmenlerin kültürel asimilasyonunu talep eden politikaların oluşturduğu yaftalayıcı tutumun bir sonucu olarak görüyorlar.
HABERE YORUM KAT