Başbakan Binali Yıldırım, ulusal gazetelerin genel yayın yönetmenlerine önceki gün Çankaya Köşkü'nde verdiği iftarda Türkiye gündemine ilişkin açıklamalarda bulundu.

Yıldırım, görevi devraldığı günden itibaren büyük bir hassasiyetle üzerinde durduğu, “terörün kalıcı olarak sonlandırılması” konusunda atılan önemli adımları anlattı.

Güvenoyu aldıktan hemen sonra Diyarbakır'a giden Başbakan Yıldırım, ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'la birlikte hava limanı açılışına katıldı. Ayrıca 6-7 milyon kişiye hitap edecek son derece modern bir alan, okul, yol, hastane gibi son derece önemli hizmetlerin açılışını da yaptı.

Diyarbakır'da kendilerini çok canlı ve büyük bir kalabalığın karşıladığını söyleyen Başbakan Yıldırım, “Cumhurbaşkanımız ile bölgeyi dolaştık. Yol boyunca sokaklardan geçerken insanlar yol kenarında ve pencerelerde coşkuyla el sallıyor, bizi selâmlıyorlardı. Bazıları ise kendisini saklayarak el sallıyordu.” dedi.

“PKK’nın İşi Çok Zor”

PKK'ya yönelik pek çok şehirde sürdürülen operasyonlara ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Başbakan Yıldırım, “Kurtarılmış mahalle ilan edilen yerler vardı, hepsi temizlendi. İnsanlar şehirde rahat dolaşır hâle geldi. Saha hâkimiyeti sağlandı, ciddi bir rahatlama var.” diyerek, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Güneydoğu'da yaşayan vatandaşlarımız, terör örgütünün yaptığı bu işlerin tamamen yanlış olduğu kanaatine varmış. Bu çok önemli. Eskiden bölgede HDP dışındaki tek parti olarak siyasî faaliyetleri yürütmekte bile çok zorlanıyorduk. Şimdi siyaset de rahatlamış. Eskiden bölgede bizim işimiz çok zordu. Şimdi ise terör örgütünün işi çok zor.”.

“Devlet Bize Sahip Çıkacak mı?”

Bölgedeki operasyonlardan sonra insanların büyük ölçüde rahatladığını belirten Yıldırım, vatandaşların taşıdığı endişeleri de anlattı.

Vatandaşların büyük çoğunluğunun, devlet bize sahip çıkacak mı, düşüncesine sahip olduğunu belirten Yıldırım, “Bu tedirginliği gidermemiz lâzım. Bunun için büyük bir plan yaptık. Artık bölgede hiçbir şey eskisi gibi olmayacak.” dedi.

“Önce Fizikî Rehabilitasyon”

Bölgedeki fizikî tahribata da işaret eden Yıldırım, “Bir kere bölgede ciddi bir fizikî tahribat var. ‘Devlet yaptı.’ propagandalarına bakmayın çünkü bunu evler arasında açtıkları tünellerle, terk ederken yaptıkları tuzaklamalarla tamamen kendileri yaptı. İlk işimiz fizikî rehabilitasyon. Bu enkazları ortadan kaldırarak yepyeni marka şehirler kuracağız. Örgüt insanların kafasını karıştırmak için mücadele etti. Halk da imza verme konusunda başlangıçta biraz tereddüt etti ama sonrasında gayet güzel bir itimat ortamı oluştu, çok güzel yürüyor.” diye konuştu.

“Acılar Tamir Edilecek”

Bölgedeki çatışma ortamından sonra en çok sosyal tamiratın yapılması gerektiğini anlatan Yıldırım, “Terörün verdiği manevi tahribatı ortadan kaldıracaksınız, acıları tamir edeceksiniz. Çok daha önemlisi de ileriye dönük umutlar oluşturacaksınız. Bunlar kamu eliyle olmaz. Bu, STK'lar, özel sektör ve vatandaşlarla yürüyecek bir projedir.” diye anlattı.

“Bögede En Az Dört Büyük Cazibe Merkezi”

Türkiye'de ilk kez uygulanacak bir projenin sinyallerini de veren Yıldırım, “Altyapı, sosyal restorasyon, belli bölgelerde zenginlik noktaları oluşturacağız. Bölgede en az dört adet büyük cazibe merkezi oluşturulacak. Bir ilimiz merkez, etrafındaki illerle birlikte özel öneme haiz bölgeler oluşturulacak. Meselâ merkezlerden biri Kars olacak. Vatandaş gelecek için İstanbul'a, Avrupa'ya yönelmeyecek.” dedi.

“İstanbul'u Aratmayacak”

“Merkez şehirlerdeki eğitim ve yaşam standardının İstanbul'dan farkı olmayacak.” diyen Yıldırım, şöyle devam etti:

“AVM'lerden sinema salonlarına kadar her konuda vatandaşlar istedikleri imkânlara ulaşabilecek. Ayrıca o bölgelerin potansiyeline uygun fabrikalar kurulacak. Kamu-özel sektör işbirliğiyle, yatırım ajansı marifetiyle çok ciddi istihdam alanları oluşturulacak. Bunun için de özel sektörün gidip oralarda yatırım yapması beklenmeyecek.”.

“Planların Farkındayız”

Türkiye'nin güney sınırında Irak ve Suriye'yi esas alarak Akdeniz'e ulaşmayı hedefleyen oluşuma dikkat çeken Yıldırım, “Bu sâdece PKK-PYD ile sınırlı değil. Bazı ülkelerin azmettiricisi olduğu bir proje. Ortada 100 yıllık Kürt devleti projesi var. Asya ile Avrupa köprüsü Türkiye'nin bu ayrıcalığını elinden almak istiyorlar.” dedi.

Barzani'ye, “Bize katıl, yoksa seni yok ederiz.” anlamına gelen baskılar yapıldığını kaydeden Yıldırım, Beşşar Esed'in de bu baskıları destekleyerek, Türkiye'yi zora sokmayı amaçladığını anlattı.

Başbakan Yıldırım, “Böyle bir plan var ama bunu yakından takip ediyoruz ve bu planın gerçekleşmesine asla izin vermeyeceğiz.” diye konuştu.

“Beş Yılda 35 Milyarlık Yatırım”

Devletin fabrika kurarak alt yapı hazırlayacağını söyleyen Başbakan Yıldırım, “Fabrikalar yatırımcıya teslim edilecek. Dışarıya yaptığımız hibeleri, aynî olarak, Anadolu'dan karşılayacağız. Minimum 5 yıl içinde 30-35 milyar TL'lik yatırım yapılacak. En önemlisi de üretilen ürünlere 5-10 yıllık alım garantisi vereceğiz. Güneydoğu'nun tamamı ile Doğu Anadolu Bölgesi'nin sınır boyları bu projeye dâhil edilecek. Devletin özel sektörden yaptığı alımlar o bölgelere kaydırılacak.” dedi.

“Gerekirse Görevden Alınacaklar”

HDP’li belediyelerin adeta dağa eleman yetiştirme merkezlerine dönüştüğünü söyleyen Yıldırım, “Seçilen isimlerin hiçbir fonksiyonu yok. Onların arkasında adeta gölge başkan olarak görev yapan terör örgütü üyeleri her şeye karar veriyor. Farklı görüntüler altında faaliyet yürütülen merkezlerde patlayıcı yapma kursuna kadar işi vardırmışlar. Bu belediyelerin, kanunlarımızın suç saydığı bütün faaliyetleri, kaynak kullanımları ile ilgili gerekli işlemler yapılıyor. Görevden el çektirmeye kadar her türlü tedbir alınacak. Bütün bu yaşananlardan sonra artık buralardan terör örgütlerine yine destek verilmesine asla müsâde edilmeyecek.” dedi.

Kaynak: Yeni Şafak