HAKSÖZ HABER

Geçtiğimiz günlerde Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, Danıştay 8. Dairesi'nin MEB'in ırkçı andı yürürlükten kaldıran yönetmeliğini iptal eden kararını bozmuş ve ‘and’ metninin çocuklara okutulmaması kararını vermişti.

Türkiye’de toplumsal normalleşme adına oldukça olumlu bir adım olan bu karar Devlet Bahçeli’yi rahatsız etmiş. Danıştay 8. Dairesi’nin andı yürürlükten kaldıran yönetmeliği iptal etmesi Cumhurbaşkanlığı tarafından temyize taşınmıştı. Devlet Bahçeli andı savunmak için iktidar ortağı olduğu AK Parti’nin attığı adımları dahi karşısına almaktan çekinmiyor!

Devlet Bahçeli’nin ırkçı andı savunma şekli de oldukça ilginç. Öncelikle Devlet Bahçeli’nin bizzat kendisinin ilginç bir siyasetçi olduğunu da eklemek gerekiyor. Düşünme tarzı ve mantığı oldukça değişik işleyen Devlet Bahçeli, ırkçı olarak nitelenmesi pekala mümkün olan bir and metninin kaldırılmasını ‘bölücülük’ olarak niteliyor. Kendisini and metninin dayattığı çerçevede görmeyen insanlara zorla bu metni okutmak gerçek anlamda toplumu bölmek anlamını gelmiyor mu Sayın Bahçeli?

“Ülkemizi yeni bir karmaşanın içine çekmeye, anlaşmazlıkları körüklemeye, kutuplaşmayı tahrik etmeye hiç kimsenin hakkı yoktur.”  sözlerinde de  aynı mantığın ürünü bir yaklaşım var. Halbuki anlaşmazlık, kutuplaşma ve karmaşa and metninin ruhunda yatmaktadır. O halde andın kaldırılması sulh ortamının sağlanması için ön şart olarak görülebilir.

"Milli dayanışma şuurunun çelikleştiği bugünlerde Öğrenci Andı kararı pimi çekilmiş bir bombadır. Danıştay bu yanlıştan dönmeli, Türk milletinin tarihi hasletleriyle, çiğnetilmeyecek emanetleriyle oynamaya teşebbüsten vazgeçmelidir" vurgusuyla Danıştay’ın aldığı karardan dönmesi gerektiğini vurgulayan Devlet Bahçeli her zaman yaptığı gibi hukuka müdahale ederek siyaseti mecrasının dışına çıkartmaya çalışıyor.

Danıştay’ın aldığı karar oldukça önemli ve olumlu bir düzleme işaret etmektedir. Baskılara karşı aldığı kararın arkasında durması da yine vesayet odaklarına verilebilecek en iyi cevap olacaktır. Baştan aşağı ayrımcı mantık üzerine kurulu olan and metni işin özünde tamamen gayri İslami bir mantıktan neşet etmektedir. Kişi yüceltmesi üzerine kurulu olan metin şirk kültürünün bütün özelliklerini içinde taşıyor. Kendisini ‘Müslüman’ olarak tanımlayan kimselerin bu metni nasıl savunduklarını anlamak ise oldukça zor!