Ayşenur’a ağlayanların samimiyet ve tutarlılık sorunu
Ali Karahasanoğlu, Hamas’a ‘terörist’ diyen, Heniyye’nin afişini yırtanların Ayşenur Ezgi Eygi’nin cenazesine katılımını değerlendirdiği yazısında CHP’nin Gazze meselesinde yaşadığı samimiyetsizlik ve tutarsızlık sorununa dikkati çekiyor.
Ali Karahasanoğlu’nun Yeni Akit gazetesinde yayımlanan yazısı (15 Eylül 2024) şöyle:
Haniye’nin afişini yırtarak indiren CHP, Ayşenur’un cenazesinde!
Siyonist soykırımcılar tarafından şehid edilen Ayşenur Ezgi Eygi’nin cenaze töreninde, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Numan Kurtulmuş konuşma yapıyor.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz konuşma yapıyor..
Cinayetin hesabının sorulacağını, sırtında yumurta küfesi olan isimler olarak, tüm dünyaya ilan ediyorlar..
TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, konuşmasında şunları söylüyor:
“Bugün burada bir taraftan hüzün, büyük bir öfkenin içerisindeyiz. Türkiye’nin tamamının, kalbinin, halkının burada olduğunu biliyoruz. Hatta bütün İslam ümmetinin ve yeryüzünde insanlıktan nasibini almış milyarlarca insanın kalbinin ve zihninin burada Didim’de attığını biliyoruz.”
Siz bu cümlede, toplumu ayrıştıran, iç siyasete değinen, partilerden birisi lehine, diğeri aleyhine bir ifade görebiliyor musunuz?
Ben görmedim..
Devam ediyor Kurtulmuş:
“Ayşenur evladımız bundan sonra bütün milletimizin evladıdır. Bütün insanlık aleminin mahşeri vicdanının temsilcisidir. Mekanı cennet olsun. Allah nur içinde yatırsın.”
Bu cümlede, CHP aleyhine, bir cümle görüyor musunuz?
Ben görmedim..
Oysa, bir siyasetçi olarak, Numan bey şöyle bir ifade kullanabilirdi:
“Şehitkamil Belediyesi’nin CHP’li başkanı ve Gaziantep CHP milletvekili, Filistin halkının meşru temsilcisi Haniye’nin resmi ve bir ayetin yazılı bulunduğu afişi, bulunduğu alandan yırtarak indirmiştir.. Böylece siyonizme uşaklık etmişlerdir. Bu ahlaksız saldırının, bu siyonizme uşaklık amaçlı saldırının üzerinden 15 gün geçti. CHP’li bir yetkili, Gaziantep CHP milletvekili hakkında, uyarıldığına dair bir açıklama yapmadı. Kınamada bulunmadı. Haniye’nin afişini indirenler, Ayşenur’un cenazesine gelerek, timsah gözyaşları dökmesinler.. ‘Muhakkak ki bizler Allah içiniz. Ve ona döndürüleceğiz’ ayeti kerimesinin bulunduğu afişi indiren CHP zihniyetinin, bu cenazeye katılmasında samimiyet görmüyoruz!”
Böyle bir konuşma pekala yapılabilinirdi.
Çok da güzel olurdu..
Ayşenur’un hatırasına da, uygun olurdu..
Numan bey böyle bir konuşma yaptı mı?
Yapmadı..
Devam etti Numan bey:
“Şehitlerle, nebilerle, Sıddıklarla birlikte kendisini cenneti alada karşılasın, ağırlasın.”
Ayşenur’u, nebilerle karşılanmasını dileyen bir konuşmadan, kim rahatsız olabilir.
Kim bu cümleye, “Bir dakika, bu cümlede bir eksiklik var. Ben de bu temenniye, bir cümle eklemek istiyorum” diyebilir..
Numan beyin konuşmasının, diğer siyasi partileri de kutsayan devamı da var:
“Hüznümüz büyük, hüznümüzü ifade edecek söz bulamıyoruz. Bütün siyasi partilerimizin, farklı kanaat gruplarının temsilcilerinin burada olduğunu biliyoruz. Hep beraber, 85 milyon şehidimize sahip çıktık ve bunu bir milli şehit olarak Türkiye’nin milli davası olan Filistin davasının önemli bir alevi, işareti, sembolü olarak Ayşenur evladımıza sahip çıkıyoruz. Bugün inşallah onu burada güzel, temiz vatan toprağında şehit bedenini toprağa tebliğ edeceğiz!”
CHP Genel Başkanı’nın da, o cenazede kim var ise hepsinin..
“TBMM Başkanı’mız bizim adımıza da konuştu. Her bir cümlesine, her bir kelimesine, her bir harfine katılıyoruz. Allah razı olsun” demesi gerekirken..
Şunun şurasında 3 ay önce, Filistin’in meşru temsilcisi HAMAS için “terör örgütü” diyen CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Numan Kurtulmuş’un konuşmasından sonra, memnuniyetsizliğini ifade edip, bakın ne diyor:
“Tarafsız bir Meclis Başkanı olarak konuşsaydınız münasip olurdu ancak son dönemdeki tutumlarınızdan sonra tarafsızlığınızı kabul etmek sorun yaratır.”
Riyakarlara bakın.
HAMAS’a terör örgütü diye iftira atanlar onlar..
HAMAS’ın lideri Haniye’nin afişini, yırtarak indirenler CHP’nin milletvekilleri. CHP’nin belediye başkanları..
Filistin halkı için canını veren Ayşenur’un cenazesine katılıp, o şehid için, “Nebiler seni karşılasın” diye dua eden TBMM Başkanı’na laf söylemeye kalkan, yine o CHP’nin genel başkanı..
“Tarafsız bir Meclis Başkanı olarak konuşsaydınız” derken..
Neden gocundun, Özgür Özel?
HAMAS için, TBMM Başkanı’nın da ‘terör örgütüdür’ demesini mi bekliyordun?
Ayşenur’un cenazesinde, “Ama HAMAS’ın silahlı kanadı da, İsrail işgal de etmiş olsa, işgal altındaki bir bölgede inadına müzik etkinliği de düzenlemiş olsa, oraya karşı 7 Ekim’de Aksa Tufanı’nı başlatmayacaktı” sözünü söylemesini mi bekliyordun..
Açık açık konuşun, CHP’liler..
Ne istiyordunuz, ne söylenmeli idi?
“Ayşenur şehid değildir.. Öldürenler de katil değildir. İsrail karşıtlığı ile çözüm bulamayız” mı denilmeli idi?
“Filistin, Türkiye’nin milli davası değildir” denilmesini mi bekliyordunuz?
Tarafsız olmak için, Ayşenur’un katili soykırımcılara da, gülücük mü gönderilmesi gerekiyordu.
TBMM Başkanı, tüm siyasi partileri kucaklaşıcı bir konuşma yapıyor.
Ama daha yakın zamanda, İsrail’e şirinlik yapmak için, HAMAS’a terör örgütü diyen Özgür Özel, Ayşenur’un cenazesi üzerinden siyaset yapmaya kalkıyor.
Cenazeden önce de, şu cümleyi kuruyor:
“Ayşenur bugünün, bu çağın Deniz Gezmiş’idir. Bütün solcular gibi, bütün sosyal demokratlar gibi yürekten Filistin davasının arkasındadır.”
Hadi ordan riyakarlar..
Eline silah verdiğiniz Deniz Gezmiş’in idam kararına da evet oyu veren bir partisiniz siz..
Sivil bir aktivisti, itibarsızlaştırmak için, Deniz Gezmiş ile kıyaslıyor..
Filistin davasına, CHP olarak sahip çıktıklarını iddia ediyor..
Ve ikiyüzlülüğünü, samimiyetsizliğini, cümlesinin devamında ispatlıyor:
“1970’lerde Bülent Ecevit’in Yaser Arafat ile oluşturduğu çizgi nasıl CHP Genel Başkanı olarak benim çizgimi, onun Arafat ile kurduğu ilişki benim Mahmut Abbas ile kurduğum ilişkiyi belirliyorsa, Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının ortaya koyduğu tutum da Türkiye’deki ve tüm dünyadaki solcu öğrencileri, sosyalist öğrencileri etkilemektedir.”
Söylemek istemezdim ama.. Mecbur ediyor..
“Mahmut Abbas” diyor da.. Mahmut Abbas’ın TBMM’de konuşma yaptığı gün, ortadan yok olduğunu unutturuyor.
“Mahmut Abbas” diyor da..
“Haniye” diyemiyor..
“Şehid Haniye” diyemiyor.
Tam aksine, Şehid Haniye’nin afişlerini indiren partililere tek kelime edemiyor..
HABERE YORUM KAT