Saadet Partisi tarafından Ayasofya Meydanı'nda, "Sessiz kalma" sloganıyla "Mazlumlar için tek yürek" mitingi düzenlendi. 

Meydana iftariyelikleri ve seccadeleriyle akşam vaktinden önce gelen partililer ve vatandaşlar meydanı doldururken, katılımcıların büyük kısmı mitingi oturarak izledi. 

Türk, Doğu Türkistan ve Filistin bayrakları ile Saadet Partisi flamaları taşıyan katılımcılar, "Gazze'ye selam, direnişe devam", "Mısır'da kukla kardeşleri vuruyor, darağaçları kuruluyor, kardeşin direniyor, sessiz kalma", "Filistin'de çocuklar ölüyor, ocaklara ateş düşüyor onlar evlatsız kaldı sen sessiz kalma" ve "Arakan'da analar kan ağlıyor, umutlar kayboluyor, onlar umutsuz kaldı, sen sessiz kalma" yazılı dövizler açtı. Tekbir getiren katılımcılar, "Kahrolsun İsrail", "İstanbul'dan Gazze'ye direnişe bin selam" ve "Zincirler Kırılsın, Ayasofya açılsın" sloganları attı. 

Saadet Partisi Gençlik Kolları üyeleri, konuşmalar sırasında Müslüman ülkelerin durumunu konu alan tiyatro gösterisi sergiledi. 

Mitingde konuşan Saadet Partisi Genel Başkanı Mustafa Kamalak, batılı devletlerin İsrail'in saldırılarını kınamamasını eleştirdi. 

İslam aleminin, inanmış gönüllerin kardeş olduğunu dile getiren Kamalak, şöyle devam etti:

"Arabıyla, Türk'üyle, Lazıyla, Çerkeziyle, Alevisiyle bizler kardeşleriz. Hepimizin Rabbi, kitabı, kıblesi, peygamberi birdir. Küresel emperyalizmin oyununa gelmeyelim. İnancımıza göre mezhep farklılığının, ırkın hiçbir önemi yoktur. Asıl olan Tevhid'de birliktir. Ey İslam aleminin aydınları, yöneticileri, gelin bir olalım, ayrılığı gayrılığı bir kenara bırakalım. Ya bir olacağız ya da yok olacağız. Bir olmamız lazım. Mazlum milletlerin gözyaşını silebilmek, kanayan yaralarını silebilmek için bir olmamız gerekiyor. Tüm insanlık için yeni bir dünya, adil bir nizam kurabilmek için bir olmamız lazım. Rabbim bizi kardeş ilan etmiştir. Bir araya gelmeden, mazlumların gözyaşını silebilmemiz, onların imdadına koşmamız mümkün değildir." 

"(KAHROLSUN) DEMEKLE İSRAİL KAHROLMUYOR, BİR ARAYA GELMELİYİZ" 

Kamalak, Hazreti Ömer'in Dicle'nin kenarında kurdun kaptığı bir koyunun hesabının kendinden sorulacağını söylediğini kaydederek, bugünkü Müslümanların, Filistin'de hayatını kaybeden mazlumların, Irak'ta şehit düşen 2 milyon insanın, Libya'da paramparça olan, Suriye'de evleri başına yıkılan kardeşlerin hesabını nasıl vereceğini düşünmesi gerektiğini aktardı. 

Bir araya gelinmesinin zorunlu olduğunun altını çizen Kamalak, "Başka çare yoktur. 'Kahrolsun' demekle, emin olun, İsrail kahrolmuyor. Düşman kahrolmuyor. Daha bir şımarıyor, bileniyor. Bombalarını, füzelerini daha bir sık şekilde üzerimize yağdırıyor" diye konuştu. Kamalak, dünyanın en zengin maden ve petrol yataklarının, en genç nüfusunun İslam coğrafyalarında olduğunu ifade ederek, Müslüman ülkelerin güçlerini birleştirdiği zaman dünyaya adil bir düzel getirebileceğini vurguladı. 

Kur'an-ı Kerim ve sünnete dayanmayan bir düzenin adil olmasının mümkün olmadığını anlatan Kamalak, İslam aleminin düşünürlerine, yazarlarına İslam birliği ve İslam coğrafyasının birleştirilmesi için çaba göstermeleri konusunda çağrıda bulundu. 

CEVADE: "GAZZE'DEKİ BİR AVUÇ MÜSLÜMANI YOK ETMEK İSTİYORLAR" 

Hamas temsilcisi Münir Cevade de yıllardan beri siyonistlerin Gazze'ye saldırı düzenlediğini ve Gazzelilerin yıllardır ambargo altında olduğunu belirterek, İsrail'in arkasına aldığı Amerika ile Gazze'deki bir avuç Müslümanı yok etmek için saldırılarına devam ettiğini dile getirdi.  

İsrail'in Gazze'deki hastanelere, okullara, camilere de saldırdığına dikkati çeken Cevade, siyonist ve saldırgan İsrail'in saldırılarında hiçbir şekilde hedef ayırt etmediğini anlattı. 

Cevade, İsrail'in saldırdığında, Gazzedeki mücahitlerin, kadınların, çocukların "teslim olduk" seslerini duyacağını zannettiğini ancak fena halde yanıldığını kaydederek, Gazze'de ölenlerin şehit olduğunu ve halkın kendilerine karşı yapılan her saldırı sonrası siyonizme olan kininin kat kat arttığını vurguladı. 

Müslümanların bir, beraber ve diri olması gerektiğini söyleyen Cevade, "Buradaki kalabalığı görünce, Gazze'dekiler sizden güç aldı. İnşallah bu akşam İsrail'e gönderilecek füzeler, İsrail'i yok edip Müslümanları başarıya ulaştıracak. Biz, tek bir ümmet, tek bir milletiz. Sizin mazlumların yanında olmanız, onlara güç veriyor" diye konuştu. 

ABDULGAFFAR: "MAZLUMLAR, ZALİMLERE KARŞI MUTLAKA GALİP GELECEK"  

Müslüman Kardeşler Teşkilatı (İhvan) Rehberlik Konseyi Üyesi Eşref Abdulgaffar ise zalimlerin Gazze'deki kardeşlerine saldırdığını dile getirerek, İsrail'in Mısır'da seçimle işbaşına gelen ilk Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'yi devirenlerden destek aldığını bildirdi. 

Mursi'nin bugün duruşması olduğunu ve duruşmaya getirilirken "Lebbeyk ya Gazze, Lebbeyk ya Aksa" diye bağırdığını aktaran Abdulgaffar, Mursi'nin kendi dertlerini unuttuğunu ve Gazze için endişelendiğini anlattı. 

Abdulgaffar, yeryüzündeki zalimlerin, siyonistlerin Allah'ın izniyle yenileceğine vurgu yaparak, Gazze'deki mücahitlerin yiğitliğini tüm dünyanın gördüğünü dile getirdi. 

Gazze'de cihat eden erkeklerden, kadınlardan, Irak, Libya, Suriye, Doğu Türkistan'da mücadele eden mücahitlerden korkulmaması gerektiğini belirten Abdulgaffar, bu mücahitlerin inançları doğrultusunda Müslümanların özgürlüğü için mücadele ettiğini ifade etti. 

Abdulgaffar, "Gazze, Mısır, Filistin, Suriye, Ortadoğu, Myanmar, Irak ve bütün dünyadaki mazlumlar zalimlere karşı galip gelecek. Çünkü Allah'ın vaadi vardır ve onu yerine getirecektir" dedi. 

OĞUZHAN: "DOĞU TÜRKİSTAN, KANLI GÜNLER YAŞIYOR" 

Doğu Türkistan Maarif Derneği Genel Başkanı Hidayet Oğuzhan da 2009'da Çağlayan'da Doğu Türkistan'da yaşanan katliama karşı, Doğu Türkistanlılara destek için Saadet Partisi'nce düzenlenen miting sayesinde Çin'in zulümlerini azalttığı söyledi. 

Irak'ta, Afrika'da, Ortadoğu'da Müslümanların kanının "ucuz" şekilde akıtıldığını aktaran Oğuzhan, Doğu Türkistan'ın çok uzakta bulunduğunu ancak Türk halkına iman, din, gelenek açısından çok yakın olduğunu belirtti. 

Oğuzhan, Çin'in Doğu Türkistan'daki soydaşlara kanlı günler yaşattığını kaydederek, bu kanlı ve karanlık günlerin 65 yıldır devam ettiğini, şu günlerde de zulmün iyice arttığını vurguladı. 

Doğu Türkistan'da bir ayda 315 gencin Çin tarafından idam edildiği bilgisini veren Oğuzhan, "Savaş yok ama savaştaymışız gibi kayıp veriyoruz" ifadesini kullandı.  

TOPLU NAMAZ VE İFTAR  

Konuşmaların ardından, İslam coğrafyası ve tüm dünyadaki mazlumların kurtuluşu için dua edildi. 

Akşam ezanının okunmasıyla, katılımcılar birlikte namaz kıldı. Programı, kürsünün önüne serilen hasıra oturarak takip eden Kamalak ve davetliler iftarlarını da burada açtı. Katılımcılar da getirdikleri iftariyeliklerle oruçlarını açtı.