Avrupa Parlamentosu’ndaki Boş Koltukların Sebebi Neydi?
Salı günü Avrupa Parlamentosu’nda (AP) gerçekleştirilen toplantıda koltuklar parlamenterlerin “maskaralığı” ve “saygısızlığı” yüzünden mi boştu, yoksa bu siyasi bir mesaj mı taşıyordu? Eurotopics, Avrupa basınından konuyla ilgili yorumlar aktarıyor.
Malta Başbakanı Joseph Muscat’ın salı günü Malta’nın Avrupa Birliği (AB) dönem başkanlığının bitiminde yaptığı konuşmaya 751 parlamenterin sadece 30’u katıldı. Bu parlamenterler de AB Komisyonu Başkanı Jean-Claude Juncker’in azarlayan sözlerinin muhatabı oldu. Juncker, konuşmasında parlamentoyu “maskaralık” ve “saygısızlık” ile suçladı. Ama boş koltuklar belki de siyasi bir mesajdı.
Avrupa’nın En Pahalı Siyasetçilerinin Utanmazlığı
İspanya merkezli El Mundo gazetesi, oylamaya katılmayan parlamenterler Avrupa Parlamentosu’nun (AP) saygınlığına gölge düşürüyor, diyor:
“Avrupa’nın en çok para alan siyasetçileri, bu merkezi Avrupa kurumuna karşı saygısız bir tavır içinde. Bu utanmaz bir tutumdur. Parlamenterlerin bu tutumu, Brexit’e (İngiltere’nin AB’den ayrılması) oy verenlerin yanı sıra Avrupa projesini modası geçmiş olarak gören ve gereksiz gördükleri kurumların feshedilmesini talep eden sağ ve sol popülistlerin de ekmeğine yağ sürüyor. ... AP, AB bürokrasisinin herhangi bir unsuru değil. Aksine, yasama gücüne sahip ve hepimizi etkileyen ve birliğimizi güçlendiren yasaları koyuyor. Ayrıca AB Komisyonu’nu da denetliyor. Tüm bunlar ciddiyetle yaklaşılması gereken meseleler.”
Mesele Gerçekten de Nezaketsizlik mi?
Almanya merkezli Die Welt gazetesine göre Malta Başbakanı’nın konuşmasına kulak verilmemesinin nedenleri var:
“AP’nin bir araştırma komisyonu, yakın zamanda vergi kaçakçılığı ve kara para aklama konusunda patlayan Panama skandalının aydınlatılmasını AB hükümetlerinin sistematik olarak engellediklerinden şikayet etti; bu ülkelerin başında da Malta geliyor. AP’de ‘Avrupa Panaması’nın sergilediği sessizlik kartelinden, hatta bizzat başbakanın skandala karıştığından söz ediliyor. Muscat’ın kurmayları, Panama’da tekinsiz şirketlerin sahibi olmakla itham edilirken Panama belgelerinde eşi Michele’in de adı geçiyor. ... Ancak salondaki mevcudun az olmasının gerçek nedeni bu mu, yoksa Juncker’in ilgisizlikle itham ettiği parlamenterler konusunda haklı mı olduğu belirsizliğini koruyor. Kimsenin açık açık konuşmaya cesaret edememiş olması gerçekten yazık.”
HABERE YORUM KAT