HAKSÖZ HABER

Türkiye, Atatürk heykelleri açık hava müzesi olma yolunda hızla ilerliyor. Pandemi, ekonomik darboğaz vs. dinlemeden devam edilen heykel saçmalığı CHP’li belediyeler tarafından bir yarış haline dönüştürüldü.

Ankara Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın göreve geldikten sonra yaptığı ilk icraat şehirdeki heykellerin bakımını yaptırmak olmuştu. Aynı şekilde Ekrem İmamoğlu da uzun zamandır görünürlüğünü kaybeden heykelleri tekrardan ‘işlevsel’ hale getirmekle övünüyordu. En fazla icraatı AK Parti zamanında yapılan anlamsız bir heykeli Atatürk heykeli ile değiştirmek olan belediyecilik vizyonundan ne beklenebilir!

CHP’li Bilecik Belediyesi ise iyice zıvanadan çıkmış. Atatürk heykeli yarışına “Atatürk’ün heykeli yetmez, köpeğinin heykelini de yaptıralım!” diyerek dâhil olan Bilecik Belediyesi, Kemalistlerin ‘muteber Atatürkçü’ puanlama sisteminde epey bir öne geçmiş olmalı…

Bilecik Belediye Başkanı Semih Şahin heykelin yapılma sebebini şöyle izah ediyor: "Atatürk Parkımızın ikinci heykelini yaptık. Atatürk’ün meşhur köpeği Foks’un heykelini koyduk parkımıza. Hem Atatürk’ün hayvanseverliğini göstermek hem de çocuklarımızın küçük yaşlardan itibaren birer hayvansever olarak yetişmesini amaçlıyoruz. Bunun yanında bütün parkımızda bölgemizde yaşayan hayvanlardan birer biblo koyduk. Burası hem fotoğraf çektirmek hem de parkımıza renk katması için güzel oldu.’’

Atatürk’ün hayvanseverliği konusuna girilince iş biraz karışıyor açıkçası. Atatürk’ün uşağı olarak bilinen Cemal Granda’nın anılarında anlattığına göre heykeli yapılan Foks isimli köpek Atatürk’ün emri ile öldürtülüyor. Sebebi ise Atatürk’ü ısırmış olması. “Foks aslında hırçın bir köpek değildi. Birkaç yıl Atatürk’ün yanında kalmıştı. Bir gün Atatürk’ün elini sarılı gördük. Foks ısırdı dediler. Olay gece olmuş. Atatürk, ne olmuşsa olmuş, Foks’a kızmış. Kamçıyla başlamış dövmeye. Vurdukça hayvan geri geri gitmiş. Fakat kamçının dozu artınca da saldırıp elini ısırmış. Elinden kan akmaya başlayınca zile basmış.”¹

Cemal Granda ardından birilerinin ‘sahibini öldüren köpekten hayır gelmez’ diyerek Atatürk’e telkinde bulunduğunu ifade ediyor. Birkaç gün sonra da Foks öldürülüyor. Hulasası Atatürk’ün hayvanlar ile merhamet üzerine kurulu bir ilişki geliştirdiğini söylemek pek mümkün gözükmüyor. Ancak Kemalistler için tarih ‘kurgulanmaya muhtaç’ bir araçtır. Atatürk’ten bir hayvansever olarak mı bahsetmek istiyorsunuz, yalnızca bahsetmeniz yeterlidir! Tarih, Foks’un sahibinin elini ısırdığı için öldürüldüğünü birden unutuverir…