“Atatürk’e bir şey demedim, demem, dedirtmem!”
Orhan Pamuk en sonunda son romanı hakkındaki Atatürk’e hakaret iddiaları hakkında açıklama yapmak zorunda kaldı.
HAKSÖZ HABER
Yaklaşık bir haftadır devam ‘Orhan Pamuk, Atatürk’e hakaret etti’ tartışmaları Yapı Kredi Yayınları ve Pamuk’un konu hakkında açıklama yapmasına sebep oldu.
Kemalist olmanın dayanılmaz hafifliği!
Türkiye gerçekten çok komik bir ülke. Hakaretamiz ifadeler olmamasına rağmen üstelik kurgu bir eserde sırf 'hatırasını layıkıyla yerine getirmiyor' diye hedef gösterilen bir yazar, özür dileyici bir üslupla açıklama yapmak zorunda kalıyor.
Konu tabi ki yine Atatürk. Türkiye’nin en büyük tabusu. Kimsenin konuşamadığı, herkesin susması gerektiğini bildiği kişi. Onu eleştiremezsiniz, hakkını layıkıyla teslim etmezseniz dahi hedef haline gelirseniz. Türkiye’nin mezardan yönetilen bir ülke olduğu gerçeğini bir kere daha gözler önüne seren Veba Geceleri olayı çok basit gibi görünse de özünde Türkiye’nin tartışmayı bilmeyen bir ülke olduğunu ortaya çıkartıyor.
Orhan Pamuk ve yayıncısının yaptıkları açıklamada olayın vahametini artırmış:
“Bazı basın yayın organlarında ve sosyal medya hesaplarında yer alan, Orhan Pamuk'un Veba Geceleri romanında Atatürk'ü küçük düşürücü ifadelere dair iddia ve yorumların gerçeği yansıtmadığını kamuoyu ile paylaşmak isteriz.
Yayınevimiz tarafından yayımlanan Orhan Pamuk'un Veba Geceleri romanında Atatürk'ü küçük düşürücü ifadelerin yer aldığına dair iddialar tamamen asılsızdır.
Veba Geceleri kitabında yer alan Kolağası Kâmil karakteri, romanın geçtiği 'hayali' Minger adasının tüm vatandaşları tarafından bir halk kahramanı ve kurtarıcı olarak görülmektedir.
Yazarımız Orhan Pamuk yeni kitabı hakkında bu haber ve yorumlar üzerine 'Üzerinde beş yıldır çalıştığım Veba Geceleri'nde imparatorlukların küllerinden kurulan milli devletlerin kahraman kurucularına ve Atatürk'e hiçbir saygısızlık yoktur. Tam tersi, roman bu özgürlükçü ve kahraman önderlere saygı ve hayranlıkla yazılmıştır. kitabı okuyanların göreceği gibi Kolağası Kâmil halkın sevdiği, her şeyiyle olumlu bir kahramandır' değerlendirmelerini kamuoyu ile paylaşmak istemiştir.“
Açıklamada yer alan şu ifadeler ne kadar acı bir durumda olduğumuzu gösteriyor. “Kurulan milli devletlerin kahraman kurucularına ve Atatürk'e hiçbir saygısızlık yoktur. Tam tersi, roman bu özgürlükçü ve kahraman önderlere saygı ve hayranlıkla yazılmıştır.”
Bir haftadır yaşanan tartışmalar sayesinde romanın aslında Atatürk’e hakaret için değil hayranlık için yazıldığını öğrenmiş olduk. Sadece yaygara çıkartarak dahi ülkeye nizam veren sol-Kemalistler, sonunda istediklerini elde etmiş olmanın kıvancı ile rahat edebilirler!
HABERE YORUM KAT