Atabeyler çetesine ‘örtbas’ta son perde!
Hani şu, vahim darbe girişimlerini hafife alanlar...
“Ne var, ne olmuş? Bir komutan, bir taslak çalışma yapmış diye, hemen darbeye hazırlık mı yapmış sayılır” diyenler var ya..
Sanki Türkiye’de hiç darbe olmamış gibi, bizim hafızamızla dalga geçenler var ya..
Atabeyler çetesinde de, aynı şekilde Türkiye ile dalga geçtiler..
Hamido şehit edilip, 12 Eylül darbesine giden sürecin hızlanmasında kullanılan patlayıcı..
Uğur Mumcu öldürülüp, Türkiye’yi birbirine katan o cinayette kullanılan patlayıcı..
Şu ilimizde 15, bu ilimizde 25 kişiyi birden öldüren patlayıcı cinsinden bomba malzemesi..
Bir subayımızın gayrı resmi evinde bulundu..
“Ne var bunda? Hatıra canım.. Asker ya bunlar.. Hatıra olsun diye, eğitimde patlattıklarından kalan artıkları, evine getirmiş. Yanlış anlamayın yani.. Ne var ki, bunda?” dediler..
İtiraz edecek olduk, “Ama bu ev dediğiniz yer, teğmenin resmi evi, kendi evi değil.. İkinci evi..”
“Olsun canım.. Ne kötülük var yani?.. Resmi evi, gayrıresmi evi.. Kafanızı kötülüğe çalıştırmayın birazcık” dediler.
Diyecek olduk, “İyi de, bu ev çok anlamlı bir yerde tutulmuş. Başbakan’ın evine yakın bir yerde.. Hani (Allah korusun) Başbakan’ın gidişinde gelişinde bir yere konulmak isteniyorsa, yakında bir karargah tutulmuş gibi..”
Yine karşı çıktılar, “Ne kadar hainsiniz yaaa. Başbakan’ın evinin yakınında ev tutmak, illa Başbakan’a bir kötülük yapmayı planlamak anlamına mı gelir? Birazcık insaflı olun” dediler..
Deliller klasörünü açıp, “Ama bakın, bu subayımızın ajandasında, düşünülen eylemin krokisi de var” dedik..
Hiç kızarıp bozarmadan, pişkince cevap verdiler: “Onlar eğitim çalışması bu.. Özel kuvvetler, böyle planlar yaparlar. Böyle krokiler çizerler.. Onların işi bu!”
Ağzımız açık, seyrettik..
Uğur Mumcu’yu da böyle özel görevle mi katletmişlerdi?..
Hablemitoğlu cinayeti?..
Danıştay cinayeti?..
Güngören patlaması?..
Ve daha nice patlamalar, cinayetler?..
Boğazımızda düğümlendi, diyemedik; “Bu cinayetler de, işlenmeden önce, faillerinin ajandalarında çizili olarak yakalansaydı, ‘Bunlar eğitim çalışması.. Bunların görevleri bu.. Böyle krokiler çizerler onlar..’ diyerek, yine kurtarılacaklar mıydı?”
Sonuçta Atabeyler çetesi davasını, kapattılar..
Daha doğrusu, kapattıklarını sandılar.
Ne ile?
“Vahim patlayıcı”yı, “İzinsiz bomba bulundurma suçuna” tebdil ederek.
Başbakan’a suikast planının krokileri”ni “eğitim çalışması” kamuflajı ile..
Bir yüzbaşıya 4 yıl ceza ile, dosya kapatıldı..
Planda rol oynayacak ikinci isimler de beraat ettirildi..
Şimdi Yargıtay Savcısı, tebliğnamesini hazırlamış..
“Sanıkların amaç ve saikleri konusunda herhangi bir gerekçe ortaya konulmadan..”
“Vahamet arz eden nitelik ve sayıdaki patlayıcı madde ve silah bulunduran sanıklar hakkında eksik inceleme ve yetersiz gerekçeyle..”
“Sanıkların eylemlerinin, önceden kurulmuş bir silahlı terör örgütü ya da kendilerinin kurdukları ve yönettikleri bir silahlı terör örgütü faaliyeti kapsamında işleyip işlemediği..”
Evet, bunlara işaret ederek, Atabeyler çetesi davasını küçücük cezalarla örtbas etme girişiminde, kararın bozulmasını istemiş, savcılık..
Ama ilginçtir.
“Başbakan’a suikast girişimi” olarak, bas bas bağıran bu eylemde, yerel mahkemenin “örgüt, suikast planı” gibi suçlamalardan verilen beraat kararı, yerel mahkemenin savcısı tarafından temyiz edilmemiş!
Sadece, “Patlayıcı vahim mi, basit mi?” yönünden temyiz edilmiş!
Şimdi Yargıtay’ın kararı da, bununla sınırlı kalacakmış!
Güler misiniz, ağlar mısınız?
Veyahut ta, “Beraat kararını temyiz etmeyen savcıyı da bulun, örgüte üyelikten yargılayın” mı dersiniz..
Gelişmeleri izleyeceğiz..
Bakalım, Atabeyler çetesinde, patlayıcılar, ne kadar “insancıl”mış.. Ne kadar “zararsız”mış!
Kimbilir belki de, “insanlara faydalı” gibi göstermeye bile kalkışmışlardır..
İşte darbecilerin icraatları böyle..
Suçları “örtbas” edilmiş ise..
O davayı unutturuyorlar..
Cezayı yediyseler..
Dosyanın içindeki bir sayfanın, binlerce sayfalık eleştirisini yapıyorlar..
Haydi bir tanesi çıkıp yazsın, “Atabeyler’deki bombanın izahı nedir? O krokilerin açıklaması nedir?”
Daha vahimi, savcının kararı “temyiz etmeme”sinin anlamı nedir?
YENİ AKİT
YAZIYA YORUM KAT