Asıl sorun CHP’de!
Birkaç gündür Dubai’deyim ve şubat başına kadar da buralardayım ama Türkiye ile yatıp Türkiye ile kalkıyoruz..
Türkiye diyince Ergenekon, Balyoz, kar falan filan.. Neyse internet, uydu kanalları ile Türkiye’de gibiyiz..
Başbuğ iddaları “mide bulandırıcı” buluyor, reddediyor ve “darbeler döneminin geride kaldığını” söylüyor. Şimdi bunu nasıl anlayalım. Hem nalına, hem mıhına vuruyor.. Mesela, bu bilgileri sızdırdığından şüphelenilen 60 kadar kişi hakkında soruşturma açıldığını söylüyor da, idddiaların gerçekliği konusunda ve iddianın muhatabı personel hakkında ne gibi ve kaç işlem yapıldığını söylemiyor. Garip bir durum yok mu ortada..
Baykal ise iktidarı Başbuğ’a karşı kışkırtarak iktidar eliyle, darbecileri koruyamadığı için suçlanan Başbuğ’u cezalandırmak istiyor sanki..
Baykal Mumcu cinayeti ile ilgili olarak da kafa karıştırmaya devam etti..
Baykal’ın kafası karışık. Milliyet’teki röportaj dikkatli bir şekilde okunduğunda satıraralarında bir sürü mesaj var.. Güya ekonomi konuşacaklarmış ama söz dönüp dolaşıp siyasete, Ergenekon’a gelmiş.. Kendinin belli bir şekilde eğitildiğini söylüyor.. Yani ön yargıları var..
Baykal da, Başbuğ da bazı iddialara inanmak istemiyor ve bunları alçakça buluyor.. Alçakça bulunan bu iddialar mı, yoksa bu iddiaların muhatapları mı, o çok açık değil..
TSK ve CHP daha çok bu iddiaların adresi, kaynağı ile ilgili. Muhatapları ile değil. Hatta Başbuğ, bilgi sızdıranları mahkemeye verdiklerini, ordudan uzaklaştırdıklarını söyledi..
Bu iddialar konusunda yaşanan gerçekler ortada. TSK içinden tanıklar var, bugün emekli olan..
Belgeler ortada..
Birileri görmek istemiyor..
Bu belgelerin arkası gelecek.. Bakarsanız yarın yabancı ülkelerin diplomatik raporlarından çıkar bazı gerçekler..
Amerika, İngiliz ve MOSSAD arşivlerinde Türkiye ile ilgili kim bilir daha hangi gerçekler saklıdır..
Balyoz öyle kolay kolay örtbas edilemez..
Darbeciler bütün kadroları ile deşifre oldu.
Gerçeğin ortaya çıkarılması için, bir kısmı hâlâ muvazzaf olan, planda adı geçen karargah subaylarının, paşaların ifadelerinin alınması gerek.. Tabii bugün emekli olan paşaların da..
Peki yarın Özkök Paşa da konuşacak olursa yine de inkar edecekler mi?
Baykal randevu alıp bir görüşse gerçek adına.. İddiaların doğru olduğunu anlarsa ne yapar!
Son zamanlardaki açıklamalarına bakınca Baykal’ın son zamanlarda aklının iyiden iyiye karıştığını ve artı bu olayları daha fazla savunmayacağını anladığını düşünüyorum.. Çünki artık araştırma kendi yakın çevresine kadar geldi.. İnkar ederek nereye kadar gidebilirler.. Askerlerin tamamı bile olanları savunmazken askerden fazla askercilik kendine ne kazandırabilir ki..
Ben kahin değilim ama, görünen köyün hikayesinden yola çıkarak önümüzdeki günlerde Baykal’ın daha fazla uykusunun kaçacağını, canının sıkılacağını, daha sinirli olacağını söyleyebilirim.. Eski dostlarına karşı daha kırıcı olacaktır. Bazılarının telefonuna çıkmayacaktır. Çalışma arkadaşlarına karşı daha kırıcı olacak.. Gelecek günler geçen günleri aratacak.. İşin kötü yanı ileri de gidemez, geri de dönemez..
Partideki ılımlılar, daha fazla keskin sirke politikasına karşı çıkacak. Şahinler ise saldırıya geçmekten söz edecek.. Herkes birbirini suçlayacak..
Önümüzdeki günlerde Anayasa, Yargı Reformu, Referandum yasası tartışmaları çerçevesinde CHP ve Baykal daha da zor günler yaşayacak..
Sahi hiç düşündünüz mü, CHP ne istiyor? Darbe mi? Ergenekon davası kaldırılırsa sonuçtan memnun olacak mı? Anayasa değişikliği gündemden kaldırılırsa huzura erecek mi?
Erken seçim olsa seçimi kazanabilir mi? Yok canım.. Hani darbe olsa bile, bugünki kadar huzur içinde olamaz.
Peki CHP ve Baykal ne yapmak istiyor? Sadece can sıkmak, ortamı germek.. Peki bunlar ne için. Dostlar alışverişte görsün diye mi?
Türkiye’de olanlar sadece tek başına AK Parti ve Erdoğan’ın işi değil. Zamanın akış yönüne bakın.. Bu süreci durduramazsınız. Aksine sürece karşı çıkanlar, süreci geciktirir gibi görünseler de aslında sadece kendilerine zarar verirler..
Bana kalırsa bu süreç yaşanmadan kolayca sonuca ulaşılabilseydi, toplumsal bilinç oluşmadığı için değişimin ruhunu kazanamayacaktık ve değişim bu kadar köklü olmayacaktı. Onun için bu anlamda bu sonuç aynı zamanda, negatif bir rol üslenmiş olsalar da, CHP ve TSK’nın katkısı ile gerçekleşmektedir..
Yaşananlar ne kadar sinir bozucu ve can sıkıcı olursa olsun, sonuçta bütün bu yaşananlar, bizim için bu süreçte gerçeği söylemek adına ifade vesilesi ve hız kaynağı. Nasıl gündüz geceye muhtaçsa aslında Erdoğan da, Baykal ve Başbuğ’a muhtaç!
Ankara EMASYA’da değişiklik yapacakmış. Kozmik odada başka suç dosyaları bulunmuş, Balyoz soruşturması çerçevesinde 1. Ordu’nun kozmik odalarına girilecekmiş.. Odalar diyorum çünki, eski arşiv belgeleri ayrı, aktüel uygulamada olanlar ayrı, Özel Harple ilgili olanlar ayrı bir yerde tutuluyormuş. Hatta bu 3’üncüsü askeri bölge dışında olabilir deniyor.. Bunun iyi araştırılması gerekir. Selâm ve dua ile.
VAKİT
YAZIYA YORUM KAT