1. HABERLER

  2. HABER

  3. GÜNDEM

  4. "Artık Kimse Suriye Meselesini Türkiye'den Bağımsız Düşünemez"
"Artık Kimse Suriye Meselesini Türkiye'den Bağımsız Düşünemez"

"Artık Kimse Suriye Meselesini Türkiye'den Bağımsız Düşünemez"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cerablus'a düzenlenen Fırat Kalkanı operasyonunun ardından ilk kez açıklama yaptı. Cerablus'a Fırat Kalkanı operasyonuna ilişkin değerlendirme yapan Cumhurbaşkanı, Türkiye'ye yönelik saldırıların noktalanacağını söyledi.

24 Ağustos 2016 Çarşamba 13:02A+A-

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cerablus'a düzenlenen Fırat Kalkanı Operasyonu'nun ardından ilk kez açıklama yaptı. Türkiye'nin Suriye tarafından gelen tehditlerle karşı karşıya kaldığının altını çizen Cumhurbaşkanı, Cerablus'a düzenlenen operasyonla ilgili, "Artık bu işi çözmemiz gerekiyor" dedi. Türkiye'ye yönelik tehdit mesajı verenlere sert tepki gösteren Erdoğan, "Birileri meydan okuyorlar, Suriye Türkiye için şöyle olacak, böyle olacak... Onlara ben buradan sesleniyorum: Siz, ne olacağınızın hesabını yapın" diye konuştu.

Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

Cerablus'a "Fırat Kalkanı" operasyonu

Bir millet, şüphesiz ki onuruyla var, gururuyla var. Bir millet, istiklal mücadelesine iman etmesiyle var. Şu anda ne yazık ki Suriye'de ülkemize yapılan saldırılar var, artık dedik ki bu işi burada noktalamamız lazım. Artık bu işi çözmemiz gerekiyor. Birileri meydan okuyor, Suriye'de Türkiye için şöyle olacak, böyle olacak... Onlara ben buradan sesleniyorum: Siz, ne olacağınızın hesabını yapın. Türkiye'ye tehdit unsuru oluşturacak olan kim olursa olsun, onlara karşı bu millet ordusuyla, polisiyle, korucusuyla ve milletiyle vardır, var olacaktır.

Türk ordusu, saat 4 itibariyle DAEŞ'e karşı operasyon başlatmış durumda. Suriye'den yapılan saldırılar artık son bulmalı.

"İslam'ın başına bela oldular"

12-13 yaşında çocukları terörist olarak yetiştiriyorlar. O çocukları canlı bomba olarak yetiştiriyorlar. Rabbim bunların cezasını verecektir. Alna, Kelime-i Tevhid bandı asmakla Müslüman olunmaz. Allah lafzının istismar edilmesiyle Müslüman olunmaz. Bunların İslam'la alakası yoktur. Bunlar, tam aksine İslam'ın başına bela olmuşlardır. Bunların pisliklerini, ortaya koydukları bu gölgeyi biz temizlemeye çalışıyoruz. Çünkü, İslam bir barış dinidir. Bir barış dilidir. Kelimenin itibariyle İslam'ın anlamı barıştır.

Gaziantep'deki saldırı

53 vatandaşımız orada öldü. Bunun bedelini ağır ödeyecekler. Bu ülkede, bunu yapmak suretiyle, bir darbe girişiminde 241 kardeşimiz şehit oldu, burada da 53. Devamlı, arka arkaya devam ediyor. Dünya ne yapıyor, seyrediyor. Sağ olsunlar, lanetliyorlarmış. Ortak ne yapıyoruz, ona bakalım. Eğer, teröre karşı dünya uluslararası bir mutabakat sağlamazsa, tüm insanlık bundan sorumludur. Birlikte mücadele şart. Bizim, en baştan beri güçlü bağlarımız olduğu Suriyeli kardeşlerimize samimi yardım yapmak dışında hiçbir faaliyetimiz olmamıştır. 3 milyon kardeşimizi topraklarımızda barındırıyoruz.

Biz, yeri gelir kuru ekmek yeriz ama haysiyetimizden taviz vermeyiz.

Türkiye, Suriye'de sahneye konulmaya çalışılan oyuna, oldu-bittiye asla rıza göstermeyecektir. Gerekirse, meseleyi bilfiil el koymak da dahil, tüm imkanlarımızı koruyarak, Suriye'nin toprak bütünlüğünü korumakta, bu ülkenin kendi halkının iradesiyle yönetimini sağlamakta kararlıyız. Bırakalım da, Suriye'nin yönetilmesine Suriye halkı karar versin. Kiminle yönetileceğine Suriye halkı karar versin. Ama buna dahi tahammül edemiyorlar.

"Başaramayacaksınız"

PKK'sından YPG'sine, DAEŞ'inden FETÖ'süne, tüm terör örgütlerini üzerimize salanlar artık bu oyunun deşifre olduğunu bilmelidirler. Son dönemde yoğunlaşan terör olaylarıyla verilmek istenen mesaja cevabımızı her fırsatta tekrarlıyoruz, burada tekrar ediyorum: Başaramayacaksınız, bayrağımızı indiremeyeceksiniz, devletimizi yıkamayacaksınız, ezanlarımızı susturamayacaksınız, bu ülkeye diz çöktüremeyeceksiniz. Bin yıldır yürüdüğümüz bu yoldan, bizi geri döndüremeyeceksiniz, ülkemizi hedeflerinden vazgeçiremeyeceksiniz. Onlar sanıyor ki, her saldırıda biz zayıflıyoruz. Hayır, her saldırıda daha da güçleniyoruz.

Gülen'in iadesi

Bugün, ABD Başkan Yardımcısı burada. Kendisiyle birazdan konuşacağız. Bizim söyleyeceğimiz şudur: FETÖ'nün başı ülkenizde ve 1999'dan bu yana ülkenizde. Kendisine özel oturma iznini vermişsiniz, ülkenizde yaşıyor. Suçluların iadesi noktasında bir ülke, eğer ülkenizdeki birini istiyorsa, şöyledir böyledir deme hakkınız yok. Bunu bize vermek durumundasınız. 9. madde bunu gerektiriyor. Bugün, kendilerine bunu tekrar söyleyeceğiz. Tabii bu arada, 85 koli gönderdik, göndermeye devam edeceğiz.

Biz ki, stratejik ortağız. Madem ki biz ortağız, böyle birini ülkesinde bırakmak Amerika'ya kazandırmaz. Böyle birisini orada barındırmaktansa aramızdaki hukuku gözeterek bu kişiyi bize göndermelisiniz. Siz bizden isteyince biz hep gönderdik. Çünkü teröre karşı ortak mücadele şart.Türkiye, hem kendi geleceği için, hem Suriyeli kardeşlerinin huzuru için hangi adımları atması gerekiyorsa onu da atacak. Koalisyon güçleriyle, Amerika, Avrupa ülkeleri ve Rusya ile bölgede ortak adımlar atmaya hazır olduğumuzu söyledik. Artık, hiç kimse Suriye meselesini, Türkiye'nin içişlerinden bağımsız olarak düşünemez.

Suriye dediğimiz, Kafkaslar dediğimiz bölgedeki insanların daha bir asır önce ülkemizin parçası olduğunu ve onların kardeşlerimiz olduğu gerçeğine sırtımızı dönemeyiz. Biz, tüm hesapların üzerinde bir hesap olduğuna, kaderin üzerinde bir kader olduğuna inanıyoruz. Terör örgütleri karşısında dimdik duran Türkiye, elbette Suriye meselesinin de üstesinden gelecektir.

Yeni Şafak

HABERE YORUM KAT