2010 Ocak ayında başlayan Arap devrimleri Suriye’nin kapısını mart ayında çaldığında Türkiye elinden gelen tüm çabayı Beşşar yönetimine gösterdi. Fırtına nın er yada  geç Şam kapısına dayanacağını  ve bunun önlemini alması için yönetimi defalarca  uyardı, maalesef rejim bu uyarıları ciddiye almadı. Suriye halkı ve muhalefeti İslam dünyasından bu katliamın durdurulması için 8 aydır çalmadığı kapı kalmadı. Kurban bayramı sürecinde 70 Suriye li Müslüman hayatını kaybetti. Rejim Rusya Çin ve İran’dan aldığı siyasi diplomatik destekle propaganda savaşını çok ustaca yönetti. Maalesef Türkiye de CHP, Atatürkçü düşünce derneği- Çağdaş kadınlar-İşçi partisi-Emek partisi-Muhafazakar sağcı bazı TV programcı ve yazarlarda bu propagandanın temsilciliği ile kafa karışıklığına sebep oldular. Suriye halkının 40 yıldır diktatör %8 lik azınlık yönetimi hiç eleştiri konusu olmadığı gibi, halkın özgürlük talepleri ABD ve batı yanlısı olarak haksız adaletsiz bir mantıkla eleştirildi. Suriye halkı her türlü suçlamalara rağmen eline silah almamaya özen gösterdi, barışçıl bir şekilde Cuma günleri sokaklara çıkarak özgürlük istedi. Bu gün gelinen noktada Arap Birliği üye ülkeler ile yaptığı toplantıların sonucunda, önerilerin ciddiye alınmadığını gördükten sonra kararını açıkladı. Bu karar hem Arap birliği hem de, Suriye için tarihi bir karardır. Esad rejimi ile ilişkilerin askıya alınması-Arap ülkelerinin Şam’da ki Büyükelçilerini geri çekmesi- Suriye ye siyasi ve ekonomik yaptırım uygulaması Suriye için çok ciddi bir sürecin başladığını göstermektedir.22 Arap ülkesinin bu kararı alması aslında Türkiye yi bir ölçüde rahatlatmıştır. Beşşar son günlerde batılı ajanslara ve Suriye basınına verdiği demeçlerde sürekli Türkiye’yi suçluyordu. Sudan ve Cezayir in  aleyhte oy vermesi  Irak’ın ise çekimser kalması  Suriye’yi çok zor durumda bıraktı. Arap ülkeleri tarafından dışlanan bir Suriye yönetimi bundan sonra siyaseten çok zor bir sürece girmiştir. Şam yönetimi bu kararı kanun dışı olarak niteledi, fakat bu karar BM yada NATO nun kararı değil 22 Arap birliği üyesi ülkelerin ortaklaşa aldığı bir karardır. Bu güne kadar Arap birliği sadece tabela kurumu, yaptırım gücü olmayan pasif ve ciddiyetsiz bir algısı vardı. Devrimler ve halkın ağırlığı Arap birliğinin yapısını misyonunu bundan sonra etkileyecek gibi görülüyor.Mısır,Tunus,Libya devrimleri Arap birliği üzerinde  baskın bir  rol oynayacaktır. Suriye kararının ardından Şam, Lazkiye ve Halep’de Türkiye Katar Suudi Arabistan elçiliklerinin saldırıya uğraması Esad rejimini Arap dünyasında yalnızlığa itecektir. Suriye, Rusya Çin ve İran’ın siyasi desteği ile 8 ay durumu idare etmeye çalıştı. Fakat Arap birliğinin Suriye ilişkilerini askıya alması Baas yönetimine açıkça rest çektiğine işaret ediyor. Bundan sonraki süreç Suriye de nasıl işleyecek bunu hep beraber göreceğiz. Bu karar en çok Rusya ve Çin i etkileyecektir 22 Arap ülkesi ile ticari ve siyasi ilişkisi olan Rusya ve Çin Suriye politikasını gözden geçirmek zorunda kalacaktır. Hizbullah lideri Nasrallah ise kararı; İran ve Suriye ye açılacak olan bir savaşın sadece o ülkelerle sınırlı kalmayacağını bütün bölgeye yayılacağını söyleyerek değerlendirdi. Bir hafta önce Beşşar da Suriye ye saldırı olursa, bölgede deprem olur uyarısında bulunmuş idi. Bence bölgede buna benzer çok deprem yaşandı zaten. Afganistan, Irak, Libya, Tunus, Mısır da yaşanan depremlere baktığımızda aynı söylem içersinde olan liderler halkın oluşturduğu depremin altında kaldılar ve göçüp gittiler. Suriye Arap dünyasının halklarını karşısına almış durumda, bölge de son sözü artık liderler ve emperyalist güçler söylemiyor. İlk sözü de Son sözü de halklar söylüyor, bu açıdan bölgede yaşanan deprem aslında diktatörleri yerle bir ediyor. Onların düzenini yakıp yıkıyor. Arap Birliğinin Suriye ye Resti Baas’ın son günlerinin yaklaştığını gösteriyor. Arap dünyası ve bölgede çok derin güçlü bir değişim yaşanıyor. Bu değişim ezberlerimizi bozacak bir değişim. Arap birliği ilk kez bu değişimin farkına vararak diktatörlerden değil halkın gücünden yana tavır almıştır. Beşşar’ı çıldırtan karar gittikçe kontrolü elinden kaçırdığına da işaret etmektedir. Ayrıca bayram namazını Şam yerine  en çok güvendiği Derizor bölgesine yakın olan Rakka şehrinde kılarken burada kendisine suikast düzenlenmesi sonucunda 30 korumasının yaralanması(resmi kaynaklarca doğrulanmadı) Beşşar’ın sinir sistemini bozmuştur. Birliğin kararı ile adeta rejimin çılgına döndüğüne işaret eden olaylara şahit oluyoruz. Elçiliklere yapılan baskınlar tamamen kontrollü baskınlardır. Bu karar Baas yönetiminin son kozlarını oynayacağını gösteriyor. Suriye Arap birliği tarafından siyaseten dışlanmış olması onun bölgedeki bu güne kadar elinde tuttuğu en büyük kozu olan Filistin direniş malzemesini de  etkisizleştirmiş olacaktır. Bu karar Türkiye’yi rahatlatan bir karardır.Türkiye hiçbir zaman dış müdahale istememiş idi.Arap birliği de siyasi ve ekonomik yaptırım kararını uygulatmak istiyor.Burada dış müdahaleye ve iç mezhep çatışmasına davetiye çıkaracak olan asıl sebep Beşşar’ın stratejisi olacaktır,bu da rejimin son kozudur.

YENİ AKİT