1. HABERLER

  2. ETKİNLİK-EYLEM

  3. Antalya’da işgüzar bir güvenliğin Filistin bayrağı hazımsızlığı 
Antalya’da işgüzar bir güvenliğin Filistin bayrağı hazımsızlığı 

Antalya’da işgüzar bir güvenliğin Filistin bayrağı hazımsızlığı 

Yurt genelinde Hamas’ın çağrısıyla alanlara inilip soykırımcı İsrail’in protesto edildiği haftasonu Antalya’da garip bir olay yaşandı. Tramvay istasyonunda çalışan bir güvenlik Filistin bayrağını hazmedemedi.  

15 Nisan 2025 Salı 14:30A+A-

Pazar günü Akdeniz ilahiyat fakültesinden Rektörlüğe doğru Akdeniz Gençliği Gazze’deki soykırımı protesto etmek amacıyla bir araya geldi. Daha sonra rektörlük önünde bir basın açıklaması okuyan gençler soykırımcı İsrail’i protesto etti. 

Basın açıklamasından sonra dağılan gençlik Akdeniz üniversitesinden şehrin farklı noktalarına ayrılırken Meltem tramvay durağında Büyükşehir belediyesinin tramvay güvenlik personelinin hışmına uğradı. Ellerindeki Filistin ve Türkiye bayraklarıyla turnikeden geçip tramvay durağında oturup tramvay bekleyen gençlere “bayraklarınızı sarıp çantanıza koyun yasak” diyerek uyarıda bulunması üzerine gençler bu uyarıyı dikkate almayarak bayraklarıyla birlikte evlerine döndüler. Antalya Büyükşehir Belediyesinden konuyla alakalı şuana kadar herhangi bir açıklama yapılmamış olması düşündürücü. 

“Çocuklar ölürken sessiz kalınmaz”, “Akdeniz’den Gazze’ye Direnişe bin selam”, “Hamas’a selam direnişe devam”, “Boykota devam direnişe Selam” vb. sloganların atıldığı ve Recep İmaç’ın okuduğu basın açıklamasında şunlar kaydedildi: 

Selam olsun Gazze’nin cesur mücahidlerine, Selam olsun Doğu Türkistan’ın zincirlenmiş sabrına, Selam olsun Kırım’a, Keşmir’e, Etiyopya’ya ve daha nice coğrafyalardaki kardeşlerimize! 

Kıymetli Akdeniz Üniversitesi yetkilileri, değerli basın mensupları ve muhterem dava kardeşlerimiz; 

Bizler bugün, 556 günü aşkın bir süredir yağmur gibi bomba yağdırılan Gazze için, sadece düşen evler değil, gözlerimizin içine baka baka, “Bizi neden bu kadar yalnız bıraktınız?” diyen çocuklar için, AYRICA, boykotu gönlüyle ve eylemiyle kuşanmış Filistin insiyatif grubu gençlerinin sesi olmak için buradayız. 

Bizler biliyoruz ki, her cemiyet kendi gençliğinin çehresinde değer kazanır. Ashabın Bedir de ve vatan toprağının tek parçası için Yemen çöllerinde koşan gençliğinin ruhu hala yaşamaktadır. Bugün, hakikatini bilmediğimiz ideolojiler için değil, bizatihi apaçık olan hakikat için toplandık. 7 Ekim’den bu yana Gazze’ye, Hiroşima saldırılarında atılan bombaların 7 katından fazla bomba atıldı. Katil Netanyahu ve İşbirlikçi olan ABD başkanı Trump açık açık ‘Trump Gaza’ kurmayı hedefleyip “Gazze’yi satın almak”tan, Gazze’yi ABD yetkisi altına almaktan söz etmektedir. Ortadoğu’yu dizayn etmeye çalışan avamlar bilsinler ki, en başta buradaki, sonra da tüm İslam alemindeki gençler asla bu hedeflerinin gerçekleşmesine müsaade etmeyeceğiz. 

17 ocak tarihinde Birleşmiş Milletler ve Uluslararası Ceza Mahkemesi tarafından alınan ateşkes kararını, tüm uluslararası kararlara rağmen, işgalci İsrail hukuku tanımıyor, saldırmaya ve soykırıma devam ediyor. Ne yazık ki, dünyanın gözleri önünde yaşanan bu zulmü durduracak somut adımlar atılmıyor. Halkları işgalci İsrail’in zulümlerini yüzbinlerce kişinin katıldığı eylemlerle protesto ederken, ABD ve Batı dünyası yaşanan zulümleri görmezden gelerek hâlâ işgalcilere verdiği desteği sürdürüyor. Son sahnede oluşan görüntü şudur ki: İnsanlık tükeniyor. Ama Gazze’de direniş tükenmiyor!  

Biz, davamızdan bugüne kadar Geri durmak neydi bilmedik. Eylemdeydik, sokaktaydık, duadaydık. Bugün de buradayız, çünkü şehitlerin kanı bizi susturmuyor, konuşturuyor. Ama açıkça ifade ediyoruz: Boykot girişimlerinin bazı resmî engellere takılmasından ötürü gönlümüzde bir burukluk oluşmuştur. Milletimizin devletiyle birlikte adım atmasını arzu ettiğimizi bir kez daha dile getiriyoruz. Boykot, sadece bir bireysel tercih değil, tarihin önümüze koyduğu bir sorumluluktur. Bu gençlik bu sorumluluğun farkındadır; şimdi bu farkındalığın, karar alma mercilerinde de yankı bulmasını beklemektedir. Unutulmamalıdır ki boykot dediğimiz zalime karşı yapılır, her avuç toprağında şüheda taşıyan vatanımız için değil. 

Üniversitemizin sınırları dahilinde işgale hizmet eden Burger King başta olmak üzere hiçbir boykot ürününü görmek istemiyoruz. 

Bu ürünlerin varlığı, insan haklarına aykırı, toplumsal değerlere zarar veren ve onuru hiçe sayan kalitede olup, kamu vicdanında derin yaralar açmaktadır. Özellikle soykırım destekçisi bir markanın üniversitemizde boy göstermesi bizi yaralar. Toplumsal huzur ve bir arada yaşama kültürünü zedeleyebilecek bu tür markaların üniversitenin genel ahlakını ve insanlığın onurunu korumak amacıyla girişinin engellenmesini ve yerli markaların istihdamı için katkı istiyoruz. Bu gençlik, bu boykot yükünün altında yalnız kalmak istememektedir. Bizlerin yüreği Gazze’de yanarken, vicdanımızla çelişen görüntüler görmek istemiyoruz. Hırsız İsrail çaldığı her karış toprağı iade edene kadar, buradayız. Filistinli kardeşlerimizin en temel haklarını riske atacak her türlü pazarlık ve taviz, ahlaki sistemimizin yıkımı demektir. Gazze de Kemal Adwan Hastanesi’nin önünde hiçbir şeyi olmadan, bir ordunun tanklarına yürüyen Dr. Hüsam Ebu Safiyye, bizim için sadece bir sağlık çalışanı değil, ümmetin iffet ve izzet sembolüdür. Çocuklarını kendi elleriyle defneden, sonra yaralıları tedavi etmeye devam eden babalardır bizim öğretmenimiz, kucağında yeni ölen sabisine rağmen, ‘hasbinallahu ve nimel vekil’ diyen kadınlardır bizim annemiz. 

Duysun bizi Dünya, duysun bizi tüm karşıtlar ve yandaşlar. 

Ey Şam ! Ey Fırat! Ey İstanbul! Ey Diyarbakır! Ey Nil ! Ey Mısır! Ey aydınlık şehir Medine, bilin ki biz gençler, bu zulüm bitene kadar susmayacağız. Çünkü susmak, şahitliği reddetmektir. Ve biz, bu çağın şahidiyiz. Müslüman halkları aşağı bir mevkiye mahkûm edecek ve hiçbir umuda mahal bırakmayacak bir ‘realizme’ itibar etmiyoruz. Dünyadaki egemen güçlere itibar etmekten kaynaklanan bu reailzmi göz ardı ediyoruz. Mazlum tüm halkların yanındayız. orada olmalıyız. olacağız! ‘uzun yol koşucuları gibi. yılmayan, yıkılmayan, yola çıkan , yolda olan, yol olan’ dua olan. duadaki amin olan. amindeki hüzünlü ama mamur bir kalp olan ..  

Tekrardan Selam olsun Gazze’ye… Selam olsun Doğu Türkistan’da zindanlarda Kur’an’ı fısıltıyla ezberleyen çocuklara… Selam olsun zulmü haykırmaktan çekinmeyen vicdan sahiplerine… 

Ya Rab! Bizi bu çağın Musa’sı eyle, Zalimin karşısında kıyam edeceklerden eyle. Bize mazlumun gözüyle görmeyi, mazlumun duasıyla yürümeyi nasip eyle. Bizi bu davaya sadık olanlardan, ahdine vefalı olanlardan eyle. Allah'ım başta Gazze olmak üzere tüm mazlum gönül coğrafyamıza bizlerin eliyle yardım eyle! Mazlumların intikamını bizlerin eliyle al yâ RAB!.  

HABERE YORUM KAT

7 Yorum