Ankara-Kahire hattında şimdi neler olacak?
Son dönemlerde Türkiye ile Mısır arasında dozu giderek artan görüşme trafiği Temmuz 2023 itibarıyla yeni bir yola girdi. Trt Haber’in konuyla ilgili özel haberini ilginize sunuyoruz.
Türkiye ve Mısır arasında karşılıklı olarak büyükelçi ataması kararlaştırıldı. Ankara-Kahire hattının yeni döneminde ticaretten turizme Libya’dan Doğu Akdeniz’e kadar pek çok farklı konu masada. Sürece yakın kaynaklar, Erdoğan-Sisi görüşmesinin de pek uzak olmayan bir takvimde gerçekleşebileceği görüşünde.
Son dönemlerde Türkiye ile Mısır arasında dozu giderek artan görüşme trafiği Temmuz 2023 itibarıyla yeni bir yola girdi. Ankara ile Kahire arasındaki diplomatik ilişkiler neredeyse 10 yıllık bir sürenin ardından yeniden ‘büyükelçilik’ seviyesine yükseltildi.
Aslına bakılırsa bugüne gelmek iki ülke için de oldukça meşakkatli oldu. Yıllar önce tamamen kopan ilişkiler uzun bir süre her iki ülkenin istihbarat örgütleri tarafından yürütülen görüşmelerle onarılmak istendi. Görüşmeler belli bir aşamaya geldikten sonra dışişleri heyetleri devreye girdi.
Türkiye’de yaşanan deprem felaketinin ardından Mısır Dışişleri Bakanı’nın ülkemizi ziyaret etmesi, Dünya Kupası finalinde Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Mısır Cumhurbaşkanı Sisi'nin bir araya gelmesi, seçimlerin ardından Sisi’den Erdoğan’a tebrik telefonu açılması gibi gelişmeler büyükelçi atamasına giden yolun kilometre taşları olarak öne çıktı.
Peki, Türkiye ile Mısır arasında neler yaşandı, hangi konularda fikir ayrılıkları oluştu, tüm bunlar nasıl çözülme yoluna girdi? Ankara-Kahire hattında yaşananlara gelin yakından bakalım…
İlişkiler 2013 yılında dibi gördü
Türkiye ile Mısır arasında kurulan diplomatik ve ticari ilişkiler 1925 yılına dayanıyor. İki ülkenin ilişkileri uzun yıllar ABD-SSCB arasındaki rekabetten doğrudan etkilendi. Haliyle bu dönemlerde düşük profilli bir ilişki fotoğrafı ortaya çıktı. Soğuk Savaş’ın sona ermesinden 2013 yılına kadar gelen süreçte ise ilişkilerde büyük bir değişim gözlemlenmedi.
Takvimler 2010 yılı sonlarını gösterdiğinde Tunus’ta başlayan ve Arap Baharı olarak adlandırılan gösteriler Mısır’ı da etkisi altına aldı. Ülkenin 29 yıldır başında bulunan Hüsnü Mübarek bu sürecin ardından iktidarı bırakmak zorunda kaldı.
Daha sonra yapılan seçimlerde Özgürlük ve Adalet Partisi iktidarı kazandı. Muhammed Mursi, Mısır’ın seçilmiş ilk cumhurbaşkanı oldu. Hatırlanacağı üzere 2012’de göreve gelen Mursi döneminde Ankara-Kahire arasında tarihin belki de en yakın dönemlerinden biri yaşandı.
2013’e gelindiğinde ise Mısır bu kez farklı bir olayla dünya medyasının bir numarasındaydı. Dönemin Genelkurmay Başkanı Abdülfettah es-Sisi yönetime el koydu ve Mursi iktidarı bu yolla sona erdi.
Bu süreçle birlikte Ankara-Kahire hattında ipler iyice gerildi. İki ülke büyükelçilerini geri çekti. Başkentler arasındaki ilişkiler maslahatgüzar seviyesine geriledi. İlişkiler bu süreçte çok ciddi zarar gördü.
Tüm bu gelişmelerin ardından Türkiye ile Mısır başta Libya, Suriye, Katar ve Doğu Akdeniz’deki enerji denklemi olmak üzere bölgedeki kimi konularda birbirlerinin karşısında pozisyon belirledi.
2020 itibarıyla görüşmeler farklı bir boyuta taşındı
2013 ile 2020 yılının başına kadar geçen süreçte Türkiye-Mısır ilişkileri oldukça düşük seviyede devam etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 2020 yılı Ağustos ayında yaptığı bir açıklamaysa yeni dönemin en önemli işaretlerinden biri oldu. Erdoğan, Türkiye'nin Mısır'la istihbari görüşmeler yapması için hiçbir açıdan engel olmadığını söyledi.
Bu açıklamanın ardından iki ülkenin istihbarat örgütleri görüşmelerini sıklaştırdı. Süreç belli bir aşamaya geldikten sonra bu kez sahneye dışişleri heyetleri çıktı. Ankara-Kahire hattından dışişleri düzeyinde görüşmeler yapıldı.
Dünya Kupası’ndaki fotoğraf süreci ileriye taşıdı
Önce istihbarat ardından diplomatik kanallarla ilerleyen ilişkilerde en önemli kırılma noktalarından biri geçtiğimiz yıl Katar’ın ev sahipliğinde düzenlenen Dünya Kupası’nda yaşandı. Dünya Kupası açılış töreninde Erdoğan ve Sisi’nin ilk kez el sıkışması sürecin bugüne gelmesindeki kilometre taşıydı.
Şubat ayında Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından hatırlanacağı üzere Mısır Dışişleri Bakanı Sami Şükrü, 10 yıl aradan sonra Türkiye’ye gelen ilk üst düzey yetkili oldu. Dönemin Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu da kısa bir süre sonra Mısır’a bir ziyaret gerçekleştirdi ve böylece iki ülke arasındaki görüşmeler daha da hızlandı. Bu ziyaretin ardından hem Türkiye hem Mısır karşılıklı olarak büyükelçi atanması konusunda mutabık olduklarını duyurdu.
Yeni dönemde masada hangi konular olacak?
Bugün gelinen noktada iki ülke karşılıklı olarak büyükelçi atama kararlarını resmi olarak ilan etti. Bu yakınlaşmanın sadece Ankara-Kahire hattında değil bölgede de önemli yansımaları olacağı bir gerçek.
Yetkililerin önünde Libya, Doğu Akdeniz’deki deniz yetki alanlarının belirlenmesi, Suriye krizinin geleceği, Ukrayna-Rusya savaşının etkileri gibi her biri kendi çapında çok büyük olaylar var.
Tabii bu noktada iki ülkenin karşılıklı olarak ticaret hacimlerini artırmak için adımlar atmasını beklemek de sürpriz olmaz. 2002 yılında iki ülke arasında ticaret hacminin 9,7 milyar dolar olduğunu, konuya hakim isimlerin iş birliğinin devamı halinde orta vadede 20 milyar dolar seviyesinin görülebileceği fikrini hatırlatalım.
Turizm iki ülke arasındaki bir diğer başlık. Mısır hükümetinin Türk vatandaşlarına yönelik vize konusunda sağladığı kolaylıkların ardından Hurgada, Şarm el-Şeyh ve Asvan gibi turistik bölgelere giden Türk turist sayısının orta vadede 3 katına çıkması bekleniyor.
Mersin-İskenderiye arasında Ro-Ro seferleri de masaya gelmesi muhtemel konulardan biri. Lojistik bazı sorunlar nedeniyle rafa kalkan seferlerin yeniden başlaması da ihtimaller dahilinde.
Erdoğan ile Sisi ne zaman bir araya gelecek?
Tüm bunları alt alta koyduğumuzda Türkiye ile Mısır arasında yeniden yoluna giren ilişkilerde 'puzzle'ın en önemli eksik parçası cumhurbaşkanı düzeyinde yapılması olası temaslar.
Konuya hakim kaynaklar, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Mısır Lideri es-Sisi’nin kısa ve orta vadede mutlaka bir araya geleceği görüşünde. Zaten iki lider de son dönemde yaptıkları açıklamalarda bu görüşmenin imkansız olmadığını net bir şekilde dile getirmişti.
Ankara ya da Kahire’de yapılacak muhtemel görüşmenin ardından Türkiye-Mısır ilişkilerinin yeniden rayına oturması ve pek çok farklı alanda iş birliklerinin gelişmesi bekleniyor.
HABERE YORUM KAT