Erdal Eker, sunumuna Suriye'de diktatörlüğe ve mücrim rejime karşı kazanılan mücadeleden dolayı Suriye halkını tebrik ile başladı. Sunumda kısaca aşağıdaki başlıklar konuşuldu. 

Halep operasyonu ve beklenmeyen sonuçlar başlığında İran ve Rusya'nın yardımlarına bağımlı hale gelen Suriye yönetiminin aslında zayıf olduğu ve kısa sürede Allah'ın yardımıyla zafere ulaştığı vurgulandı. 

Suriye ve Arap baharını anlamak başlığında Tunus, Libya, Mısır ve Suriye'de devam eden devrim sürecinin temel dinamikleri, rejimlerin diktatoryal yapısı ve halkın zulme karşı direnişinin sembolü olan zindanlar ve işkence olgusu vurgulandı? Seküler, batıcı ve hegemonik yönetimlere karşı İslami yapı ve kadroların halk üzerindeki etkileri değerlendirildi. 

Suriye özelinde İran, Hizbullah ve Şii hilali ya da direniş hattı yalanıyla şiileştirme, fars imparatorluğu kurma ve yükselen ıslah çabalarına karşı yürütülen operasyonların çöktüğü ve İran'ın bölgede kurduğu savaş mekanizmasının ona ve Hizbullah’a ağır bir faturaya mal olduğu vurgulandı.

Kürt halkının “Yeni Suriye’deki” varlığı, PYD vesayetinin ve emperyalizmle işbirliğinin aşılmasının önemi değerlendirilerek bugüne kadar muhaliflere karşı yedi kocalı Hürmüz gibi Amerika, bazı zamanlarda Rusya ve rejimle girilen işbirliği yapan PYD’nin tasfiye edilmesinin önemi değerlendirildi.

İsrail saldırılarının değerlendirildiği diğer bir alt başlıkta bunun İsrail ve Siyonizm açısından yeni yönetimin sahici boyutunu ortaya çıkardığını, Suriye’de silah alt yapısını vurmasının İsrail’in en başta kısa vadede Golan’ı terk edeceği gerçeğini değiştiremeyeceği vurgulandı. Özgür Kudüs’ün yolu Özgür Şam’dan geçer sözünün basit bir slogandan ibaret olmadığını bilmek gerekiyor. Bu bağlamda Hamas liderliğinin Yeni yönetimi selamlamasının da değerli olduğu belirtildi.

Türkiye’nin aslında Arap baharının önemli bir parçası olduğu vurgulanan konuşmada Suriyeli muhacirlerin Erdoğan için politik bir aparat olmadığı tam aksine siyasi anlamda zarar verdiği ama buna rağmen ahlaki ve İslami ilkelere uygun muhacir-Ensar ilişkisiyle son ana kadar devam ettirildiği vurgulandı. Bununla beraber Suriye’de oluşan yeni konseptte de Türkiye’nin çok önemli vizyoner bir role sahip olduğu ve Suriye’nin yeniden yapılanmasında Türkiye ve Katar’ın önemli ölçüde destek olacağı öngörülmektedir.

Sunum soru-cevap faslıyla sona erdi.