Aldığı ‘ceza’yı bile paraya çeviren işadamı!
Aydın Doğan öyle görünüyor ki, kendisine kesilen cezadan bile para kazanıyor.
“Yok daha neler?” demeyin..
Türkiye'de işadamlığı böyle bir şey işte.. Hele hele medya sahipliği ile ticaret birbirine karışmış ise..
Cezadan bile kazançlı çıkmak nasıl oluyor, anlatalım.
Önce bir soru: “Aydın Doğan şirketlerine kesilen cezaların içeriğini ve de akibetini, bir çırpıda söyleyebilecek olan var mı?”
Hiç sanmıyorum.
Cezalar yeterince bilinmediği için de, karambolden atılan gol sayısını bilen yok!
Ceza kesiliyor: Gruba ait şirketlerin hisselerinde düşüşler..
Cezaya dava açılıyor: Hisse değerlerinde yükselişler..
Yürütmeyi durdurma kararı kabul ediliyor: Tekrar yükselişler..
Bir dedikodu yayılıyor.. “Doğan davaların büyük kısmını kazandı” deniliyor: Borsada tekrar yükselişler..
Arkasından grup açıklama yapıyor: “Medyada yer alan haberlerle ilgili şirketimize ulaşmış resmi tebliğat yoktur!”: Borsada tekrar inişler.
Avukatlar iki gün sonra açıklama yapıyorlar, “Medyada yer alan, şirketimizin açtığı davanın lehe sonuçlandığına ilişkin haberlerle ilgili olarak uyap sisteminden doğrulayıcı bilgi alınmıştır” diyorlar: Tekrar borsada yükselişler..
Aradan bir hafta geçiyor, “Açtığımız davanın ...lık kısmı lehe, ...lık kısmı aleyhe sonuçlanmıştır. Tebliğat bugün itibariyle avukatlarımız tarafından alınmıştır” şeklinde yeni bir açıklama daha yapılıyor: Borsada inişler!
Bir hafta geçiyor, “Doğan Grubu şirketlerinden ... ‘nun avukatı.. yaptığı açıklamaya göre, kararın temyiz edileceği öğrenildi!” Haberin hemen yanına, vergi uzmanı Şükrü Kızılot’tan şirkete kesilen cezanın haksızlığı yönünde bir yazı: Ve borsada tekrar yükseliş!
“Karar temyiz edildi” açıklamasının hemen yanıbaşında, tüm Doğan Grubu gazetelerinde “Cezanın iptaline kesin gözüyle bakılıyor” haberi: Borsada rekor yükseliş!
Bu arada yeni bir haber: “Doğan Grubu şirketlerine yeni cezalar yolda!”: Hemen ardından borsada inişler..
“Önceki davanın Danıştay'da yürütmesi durdurulmuş!” haberi geliyor: Borsada tekrar yükselişler başlıyor..
Önceki kararın ödeme emri yollanmış: Borsada iniş..
Ödeme emrine dava açılmış: Borsada yükseliş!
Ödeme emri için yürütmeyi durdurma kararı reddedilmiş: Borsada iniş!
Ödeme emri iptal edilmiş: Borsada yükseliş!
Böyle gidiyor zik-zaklar..
İşte burada önemli olan, borsada işlem gören hisselerin, ne zaman satılacağını, ne zaman alınacağını bilmek. Bunun için de, fazla şansa gerek yok.
Önemli olan, gelişmeleri birinci elden öğrenmek. Kimseye sızdırmadan, işlemleri yapmak..
Ceza kesilmesi mi gündemde!
Kimsenin haberi olmadan, patron kokuyu alacak ve hisseleri yüksek fiyattan satacak.
Cezanın iptali mi sözkonusu!
Avukatlar haber verecek, önce hisseler toplanacak. Sonra kamuoyuna açıklama yapılacak.
Açıklamadan sonra fiyatlar yükselince, tekrar satış yapılacak.
Bunun için, gizlilik esas..
Doğan Grubu şirketleri aleyhine, o kadar başdöndürücü kararlar alındı, bir tane mahkeme kararının metnini gördünüz mü siz?
Kararlar “Türk milleti adına” veriliyor ama, milletten saklanıyor.
ABD’nin diplomatlarının tuttuğu özel notların bile medyaya sızdığına şahit oluyoruz da, Türk milleti adına verilen kararların içeriğini, dünya gözüyle göreni bulamıyoruz.
Ne açıklama yapılıyorsa, onunla yetiniyoruz.
Kabul edildi; edildi. Reddedildi; edildi.
İyi de, şu kararı da bir göstersenize kuzum!
Görelim, hangi gerekçe ile kabul edilmiş.
Görelim, hangi sebeble reddedilmiş!
Bilelim, borsada inişler niye? Anlayalım, borsada yükselişler haklı mı?
Maliye de göstermiyor kararı. Vergi mahkemesi de.. Danıştay da.. Hepsi, gizlilik kararı almış sanki..
Gariban yatırımcı da, kendisine ne açıklama yapılırsa, ona göre yatırıyor, ona göre çekiyor.
Çoğu defa da, yanlış yatırıyor, yanlış çekiyor..
Olan küçük yatırımcıya oluyor.
İşadamı, vergi cezasından bile, para kazanıyor!
Devlet; vergi kaçırdığı iddiası ile ceza kestiği işadamını bile, alınan kararları net olarak açıklamayarak koruyor!
Mahkeme; katrilyonluk cezaları kuşa çevirirken, aldığı kararın tam metnini bile kamuya duyurmuyor..
Her şey, gizli saklı.. Halktan gizleniyor.
Ama adı, borsada işlem gören şirket!
Bir de “Kamuoyunu Aydınlatma Platformu” var!
Kamuoyunu aydınlatma mı, Doğan’ı aydınlatma mı, varın gerisini siz düşünün.
YENİ AKİT
YAZIYA YORUM KAT