1. YAZARLAR

  2. AYDIN AYAR

  3. Aksa Tufanı’ndan Lübnan saldırısına eriyen siyonizm mitleri
AYDIN AYAR

AYDIN AYAR

Yazarın Tüm Yazıları >

Aksa Tufanı’ndan Lübnan saldırısına eriyen siyonizm mitleri

19 Eylül 2024 Perşembe 19:45A+A-

Osmanlı imparatorluğunun yenilme süreci ile, ümmet coğrafyasında başlayan direniş ve ihya hareketleri emperyalist kuşatmaya karşı hem fikri hem de iradi direnç merkezleri olarak İslami direnişin en önemli dinamikleri oldular.

Libya, Mısır, Cezayir, Tunus, Afganistan, Pakistan, Suriye, Türkiye, Bosna Hersek, Çeçenistan, Filistin coğrafyalarında vücut bulan İslami hareketler arzın ifsad edilmesine karşı en güçlü direnç ve ümmeti yeniden ihya etmenin umudu oldular.

Filistin cephesinde İngiliz işgaline karşı başlayan destansı mücadele izzettin kassam önderliğinde siyonizme peşkeş çekilen işgale karşıda İslami direniş hareketi özgürlük meşalesini harlayarak yükseltti.

Siyonizmin işgal ve katliamlarına tüm imkansızlıklara rağmen şanlı bir tarih yazdı.

7 ekimde gerçekleşen AKSA TUFANI operasyonu ile korku ve kurgu ile beslenip büyütülen Siyonist heyulayı yerle yeksan etti. Abartı ve propaganda ile esir alınan algıyı yerle bir etti, tüm dünya bunun canlı şahidi oldu.

Bir yıldır devam eden ahlaksız, alçak saldırı ve kuşatma direnişin iradesini kırmak için her yolu mübah gördü. Hastaneler, camiler, okullar, sokaklar, evler, çocuklar, siviller, zeytinlikler, su depoları, tahıl ve yiyecek depoları dahil her yeri bombaladı.

İslami direniş cephesinden bir tane bile esir alamadı. İradesini kıramadı, yalnızlaştırma hedefi tutmadı.

Direniş tüm ihtişamı ile özgürlük mücadelesinin meşalesi olmaya devam ediyor. Kararlı duruş ve direniş örnekliği ile siyonizme şamar olarak inmeye devam ediyor.

Yıllardır büyütülen yenilmez olduğu söylenen. Ajanlar, uçaklar, atom bombaları, askeri gücü, ekonomik gücü hikayeleri ile nam salan Siyonist cephe bir saat süren AKSA TUFANI operasyonu ile rezil kepaze edildi.

Yenilgisini unutturmak için her türlü vahşete başvuran terör çetesi bu sefer Lübnan’da çağrı cihazları ve telsizler ile gerçekleştirdiği katliamla dağılan kurguyu yeniden inşa etmeyi deniyor.

İnsanların günlük ihtiyacı olan materyalleri birer imha aracına dönüştürmenin vahşiliğini görmek yerine siyonizmin hizmetçileri, seviciler hemen siber savaş konusunda ne kadar mahir olduklarına dair lakırdıları dolaşıma koydular. Bu ve benzer operasyonlarla yaşadığı hezimeti unutturacağını vehm etmesi dışında elinde bir şey olmayacak.

İran ve Hizbullah’ın nasıl bir akıl tutulması yaşadığını Suriye’de Müslümanlara ateş etmesi ile anlamıştık.

Bu akıl tutulmasının İran’ı en büyük düşman dediği ABD ve Siyonist çeteye karşı giderek yerlerde sürünen onurunu koruyamaz hale getirdiğini de esefle izliyoruz. Zulme ve zalime karşı iman kardeşleri ile izzetli bir cephede buluşmanın imkanlarını heder eden zilleti de tadar.

Bu saldırı ahlaki ve insani olarak masum değil. Aynı zamanda bu bir savaş başarısı hiç değil. Bunu Siyonistlere şirinlik için zafer sosu ile pazarlayanlara rağmen bu terör çetesinin giderek sıkıştığı, insanlık vicdanında lanetlenen bir varlık olarak, ölmeden önce yapabildiği kadar insanlığa zarar vererek yenilgisini, İslami direniş karşısında ki acziyetini gizlemeye dönük çırpınışlardır.

YAZIYA YORUM KAT

1 Yorum