HAKSÖZ-HABER

Ahmet Manasra 2015’te daha 12 yaşında iken işgalciler tarafından tutuklandı. Şuan 21 yaşında ve hayatının neredeyse üçte birini hapishane hücrelerinde geçirmek zorunda bırakıldı. 12 Ekim 2015’te, 15 yaşındaki akrabası Hasan ile sokakta siyonist bir “sivile” saldırdıkları iddia edilerek, bir grup siyonist tarafından saldırıya uğradılar. Hasan olay esnasında vuruldu ve hayatını kaybetti. Ancak Ahmed hayattaydı ve siyonistler tarafından linç edildi. Kafasına metal bir çubukla defalarca vuruldu, araba ile üzerinden geçildi. O anlar siyonistler tarafından videoya çekilirken, bir siyonist Ahmed’in başında dikilerek ağıza alınmayacak sözler sarf ediyordu.

Ahmed, hareket dahi edemeyecek durumdayken işgal çetesi tarafından gözaltına alındı ve sorgusunun başladığı hastaneye götürüldü. Ahmed’in dünyası bir günde altüst olmuştu. Saldırı olayı asılsız olmasına rağmen (mahkemelerde de bu kabul edilmiştir) Ahmed cinayete teşebbüsle suçlandı ve cezası 9.5 yıl olarak belirlendi. Alıkonulduğu günden bu zamana kadar psikolojik şiddete ve işkenceye maruz bırakıldı. Uzun süre hücre hapsinde tutulması, 13 yaşından günümüze kadar hapishaneden hapishaneye sürüklenmesi ve yaşadığı işkenceler sebebiyle Ahmed’in ruh sağlığında bozulmalar ve görme yetisinde kayıplar meydana geldi.

El Cezire haber sitesine konuşan Ahmed Manasra'nın avukatı Halid Zabarka, Manasra'nın psikolojik durumunun kötü olduğunu belirterek şunları söyledi:

"Onu ruhsuz bir insan olarak gördüm. Onu rahatlatmaya çalıştım, bu yüzden ona hapisten çıkmaya çok az kaldığını ve onu serbest bırakmak için çalıştığımızı söyledim. O, 'Ben sadece ölümü bekliyorum, ben bu hayattan bir şey beklemiyorum' dedi.

Avukat Zabarka, 13 yaşında Ahmed'in tutuklandığından beri ruhunun ve yaşam umudunun öldürüldüğünü söyleyerek, kendisini ziyaret eden psikiyatristin kronik bir akıl hastalığından muzdarip olduğunu doğruladığını vurguladı.

İsrail'in Merkezi Mahkemesi'nde yapılan duruşmada, Ahmed Manasra'ya verilen 9,5 yıllık hapis cezası iptal edildi ve davasının tekrar görüşülmesine karar verildi. Ahmed'in avukatı, mahkemenin 'terör dosyası' sıfatını düşürerek erken tahliye davasının değerlendirilmesine kapı araladığını belirtti.

Ahmed Manasra'nın ailesi yaptığı açıklamada; hücre hapsine nakledildiği ve defalarca ailesine erişimi engellendiği için kötü gözaltı koşullarında yaşayan oğullarına yardım edilmesi çağrısında bulundu. Oğlunu görmekten mutlu olduğunu ancak üzüntüsünün geçmediğini aktaran Manasıra, "Oğlumun iyileşmesi gerekiyor. Mahkeme salonuna girdiğinde, oğlumun gözleri bizi gördüğünde bayram etti. Sonra basının ilgisi nedeniyle oğlumu tekrar içeri götürürken sırtından ittiler. Bunu gördüğüm anda ben dayanamadım, çığlık attım." dedi.

Şu anda işgal hapishanelerinde terörist oldukları iddia edilen Filistinlilerin çoğu aynı hayalî iddia ile derdest edildi. Yani Filistinliler bakkala giderken, işgal mensupları onlara saldırmış olsa dahi bu iftiraya uğrayabiliyorlar ve bir saat içerisinde tüm hayatları mahvolabiliyor. Bu nedenle bu insanların çoğu hükümlü değil, rehinedir.