1. HABERLER

  2. YORUM ANALİZ

  3. Ahmed Yasin’in davası yaşıyor ve yaşayacak
Ahmed Yasin’in davası yaşıyor ve yaşayacak

Ahmed Yasin’in davası yaşıyor ve yaşayacak

Ahmet Varol, Ahmet Yasin ve Filistin davasının tarihini ve hala canlılığını koruduğunu aktarıyor.

22 Mart 2025 Cumartesi 20:45A+A-

Ahmet Varol/Yeni Akit

Ahmed Yasin’in davası yaşıyor ve yaşayacak

22 Mart Filistin direnişinin önderlerinden, İslami Direniş Hareketi’nin kurucusu ve ilk lideri, Filistin’deki özgürlük ve hak mücadelesinin sembol isimlerinden çok önemli bir dava adamı Şeyh Ahmed Yasin’in şehit edilmesinin 21’inci yıldönümüdür. Yüce Allah’tan şehadetini kabul etmesini ve kendisini cennet nimetleriyle nimetlendirmesini diliyoruz. 

Bütün bedeninin felçli olmasına rağmen önemli faaliyetlere öncülük eden, Filistin’deki hak ve özgürlük mücadelesinde örnek bir şahsiyet olarak öne çıkan Ahmed Yasin, 22 Mart 2004 tarihinde, itikafa girmiş olduğu camide sabah namazını kıldıktan sonra itikafını da tamamlayıp çıktığı sırada siyonist katillerin attığı füzelere hedef olarak şehit olmuştu. Saldırıda onunla birlikte 7 kişi daha şehit edildi.

Bu korkunç cinayet, şimdi Gazze’de ve Filistin’in her tarafında katliamlar, yıkımlar gerçekleştirerek tam bir vahşet sergileyen Netanyahu’nun liderliğini yaptığı Likud Partisi’nin o zamanki lideri Ariel Şaron’un işgal hükümeti başbakanlığını yaptığı sırada gerçekleştirildi. 

Ariel Şaron, siyonistlikte ve ırkçılıkta belki Netanyahu’dan da aşırıydı. Gerçi siyonist katillerinin aşırılıklarının ölçümlendirilmesine imkan yoktur ve vahşette birbirlerini aratmazlar, ama durumlarına bakılarak bir kıyaslama yapıldığı oluyor. İşin gerçeğinde siyonistlik başlı başına aşırılık ve vahşettir. Siyonist katillerin hepsi nazi ve faşistleri geride bırakmıştır. 

Ariel Şaron aynı zamanda Sabra ve Şatilla katliamlarının sorumlusu olmasından dolayı Beyrut kasabı olarak ün kazanmıştı. Sabra ve Şatilla katliamlarının ne derece korkunç ve vahşice olduğunu ben şahsen buraları ziyaret ettiğimde, aile efratları katledilen bazı kişilerden dinlemiştim. 

Ariel Şaron da işgal hükümetinin başına geçtiğinde Netanyahu gibi oldukça iddialı konuşuyor ve Gazze’deki direnişe kesin bir şekilde son vereceğini, burada kontrolü sağlayacağını ileri sürüyordu. Üstelik o zaman Gazze henüz siyonist rejimin işgali altındaydı ve bölgenin özellikle sahil kesimleri onların yahudi göçmenler için inşa ettiği villalarla kapatılmıştı. Bölgenin üçte biri de yahudi yerleşim merkezleri için gasp edilmiş durumdaydı. Bugün Batı Yaka bölgesinde olduğu gibi o zaman da Gazze’nin her tarafında yahudi yerleşim merkezleri mevcuttu. 

İşgal rejiminin Şeyh Ahmed Yasin’e yönelik saldırısının ve cinayetinin amacı da bölgede İslami direnişe son vermekti. Ama Ahmed Yasin’in şehit edilmesiyle direniş son bulmadı, daha büyük bir azim ve kararlılıkla mücadelesini genişletti. Sonuçta Gazze’deki direnişi bitireceği konusunda oldukça iddialı konuşan Ariel Şaron, 2005’te bölgeden tamamen çekilme kararı almak zorunda kaldı. 

Çekilirken milyonluk villalarını, köşklerini ve lüks dairelerden oluşan yerleşim merkezlerini de kendi elleriyle yıktılar. “Siz onların çıkacaklarını sanmamıştınız, onlar da kalelerinin kendilerini Allah’tan koruyacağını sanmışlardı. Ama Allah, (Allah’ın ilahi hükmü ve azabı) hiç ummadıkları yerden kendilerine geldi ve kalplerine korku saldı. Öyle ki, evlerini hem kendi elleriyle, hem mü’minlerin elleriyle tahrip ediyorlardı. Artık ibret alın ey basiret sahipleri!” (Haşr, 59/2)

Şeyh Ahmed Yasin’e karşı cinayet işleyen Ariel Şaron’un hayatının son döneminde nasıl bir perişanlık yaşadığını belki hatırlayanlar vardır. Ama burada çektikleri onların ahirette çekecekleri azaptan hiçbir şeyi eksiltmeyecektir. Yüce Allah şöyle buyuruyor: “Bu onlar için dünyada bir aşağılıktır; ahirette ise onlara büyük bir azap vardır.” (Maide, 5/33)

Şeyh Ahmed Yasin şehit edildi, ama onun davası yaşıyor ve yaşayacak. Çünkü ulvi davalar kişilerin hayatlarıyla sınırlı değildir. Bugün Netanyahu’nun canavarlığı da Filistin direnişini bitiremedi ve Allah’ın izniyle Filistin’de hak ve özgürlük mücadelesi sürecek. Önemli olan bizim bu davaya sahip çıkma konusunda nerede durduğumuz ve neler yapabildiğimizdir. 

Not: Ahmed Yasin’in hayatı ve şehadeti hakkında kişisel web sitemizde (vahdet.info.tr) ayrıntılı bilgiler mevcuttur.

HABERE YORUM KAT

1 Yorum