1. HABERLER

  2. ÇEVİRİ

  3. ‘Affet beni anne’
‘Affet beni anne’

‘Affet beni anne’

​​​​​​​Rıfat Rıdvan İsrail'in katlettiği 15 sağlık görevlisi arasındaydı, kendi ölümünü kaydetti ve annesine kendisini affetmesi için yalvardı.

16 Nisan 2025 Çarşamba 05:22A+A-

Maram Humaid’in al-Jazeera’de yayınlanan yazısını, Barış HoyrazHaksöz Haber için tercüme etti.

 

Oğlunun son sözleri Ghalia Rıdvan'ın hiç aklından çıkmıyor.

“Beni affet anne” diyen 24 yaşındaki genç, 23 Mart'ta bir kurtarma görevindeyken İsrail askerleri tarafından vurulmuş ve ölürken son nefesine kadar bunu telefonuyla kaydetmişti.

Sağlık görevlisi olduğundan beri her gün onun için endişelendiğini bilerek, ölümünün neden olacağı acı için annesinden af diledi.

“Seni affediyorum oğlum,” diye fısıldadı Ghalia o zamandan beri sayısız kez gözyaşları içinde, Rıfat'ın diğer 14 acil yardım çalışanıyla birlikte Gazze'nin güneyinde ölmeden önce vicdanının rahat olmasını istediğini biliyordu.

Onu her zaman affedeceğini söylüyor.

Kalbime bir hançer saplanmış gibi hissettim

22 Mart sabahı Ghalia her zamankinden daha geç uyandı ve Rıfat’ı işe gitmeden önce görmek için acele etti.

Ama Rıfat çoktan gitmişti ve annesinin kalbi korkuyla doldu.

“Bir gece önce o uyurken nedense sürekli ona bakıp durmuştum” diyor.

21 Mart gecesi çok farklı bir gün değildi. Rıfat, Ramazan orucunu ailesiyle birlikte yaşadıkları göçmen çadırında açmak için eve zamanında geldi.

Sade bir iftar yemeğinin ardından anne ve babasıyla biraz konuştuktan sonra uyumaya gitti.

Rıfat'ın babası 52 yaşındaki Enver Rıdvan, “Onu çok özlememe ve sohbet edebilmek için eve gelmesini dört gözle beklememe rağmen, onu konuşarak ya da geç saatlere kadar oturarak yormamaya özen gösterirdik” diyor.

Ghalia da aynı fikirde: “Ben sadece onun kıyafetlerini yıkar ve uyuyacağı yeri hazırlardım. Böylece ertesi gün işe dinlenmiş olarak gidebilirdi.”

Annesi, “Rıfat'ın Ramazan ayında sahur için şafak vakti uyandığını ve sabah 6'da iş arkadaşları tarafından işe gitmek üzere alındığını” söylüyor. O gün vardiyadan sonra eve gelmemiş ve geceyi ilk müdahale merkezinde geçirmiş.

23 Mart'ta ailesine, Rıfat'ın kayıp olan ve İsrail askerleri tarafından pusuya düşürüldüğünden korkulan 15 Filistin Kızılay Derneği ve Sivil Savunma kurtarma görevlisinden biri olduğu söylendi.

Bu haber aileyi, Rıfat'ın canlı bulunması için dua ederek ve umut ederek sekiz gün süren eziyetli bir bekleyişe soktu.

Ghalia, Filistinli yetkililerin İsrail'in bir arama operasyonunu kabul etmesini sağlamaya çalıştığı bekleyiş hakkında: “Bir ileri bir geri gidiyor, ağlıyor, dua ediyor ve Allah'a yalvarıyordum, bir yandan da sürekli Kızılay'ı arıyordum,” diyor. “İsrail'in arama iznini vermediği bize her söylendiğinde, üzüntüden bayılıyordum.”

rifatridvan2.jpg

Rıfat'ın anne ve babası Ghalia ve Enver, kayıp oğullarının akıbetini öğrenmeden önce sekiz gün boyunca üzüntü içinde beklediler

Ramazan Bayramı sabahı aile, Kızılay'dan İsrail'in nihayet arama ekiplerinin bölgeye girmesine izin verdiğine dair bir telefon aldı.

Ghalia, “O acı dolu bekleme saatlerini dünyadaki hiçbir annenin yaşamasını istemem,” diyor.

Ailenin çadırında internet çekmiyor, bu nedenle Enver'in gelişmeleri kontrol etmek için kamptaki bir internet noktasına gitmesi gerekiyordu.

Bir ara çadıra geri dönüp Kızılay'ın iki ceset bulduğunu söyledi, sonra da aceleyle tekrar dışarı çıktı ve bu durum Ghalia'nın “Rıfat'ın aralarında olmaması için çaresizce dua etmesine” neden oldu.

Enver bir sonraki gelişinde dört ceset bulunduğunu söyledi ve tekrar aceleyle dışarı çıktı.

Üçüncü gelişinde, Rıfat'ınki de dâhil olmak üzere altı ceset bulduklarını söyledi.

“Kalbime bir hançer saplanmış gibi hissettim ama kendimi Allah'ın takdirine bıraktım ve hastaneye gittik.”

Hastanede, diğer sağlık görevlilerinin aileleri, cenazelerin gelmesini bekliyordu.

"Hepimiz ağlayarak ambulanslara doğru koştuk. Acil servis çalışanları meslektaşlarına veda ederken ağlıyorlardı."

Beni affedin

Haber beklemek ne kadar dayanılmaz olsa da, Rıfat'ın son anlarını kaydettiği ve cesedinin bulunmasından sonra ortaya çıkan videoyu izlemekle kıyaslanamazdı.

Yaklaşık 20 dakika boyunca Rıfat'ın çıktıkları görev hakkında konuştuğu duyulabiliyor.

İsrail bombardımanından kurtulanları kurtarmak için Gazze'nin güneyindeki Tal as-Sultan bölgesine giden bir ambulans 23 Mart günü sabah saat 4 sularında kaybolmuştu.

Ambulansı bulmaya giden başka bir ambulans merkeze dönerek kayıp meslektaşlarının vurulmuş gibi göründüklerini söyledi ve onlara yardım etmek için iki ambulans daha gönderildi. Rıfat bunlardan bir tanesindeydi.

Çekilen videosu ambulanstaki endişeyi ve bir Sivil Savunma itfaiye aracı da dâhil olmak üzere tüm acil durum araçlarının açıkça işaretlenmiş olduğunu ve İsrail'in 15 acil durum çalışanını öldürüp onları ve araçlarını gömmesini haklı göstermeye çalışırken ilk başta iddia ettiği gibi ışıklarının kapalı değil açık olduğunu açıkça gösteriyordu.

Ghalia videoda, oğlunun meslektaşlarının cesetlerini gördüğünü duyabiliyor ve ambulanstaki herkesin açıkça tanımlanabilen üniformalar giydikleri için onlara yardıma koştuğunu görebiliyordu.

rifatridvan3.jpg

Filistin Kızılayı ve diğer acil servis üyeleri, İsrail güçleri tarafından öldürülen kurtarma görevlisi arkadaşlarının cesetleri başında dua ediyor

Ardından silah sesleri duyuldu ve Rıfat yere yığıldı, görüntü karardı ve geriye sadece İslami inanç beyanı olan şehadeti tekrarlayan ve annesine kendisini affetmesi için yalvaran sesi kaldı.

“Beni affet anne,” dedi. "İnsanlara yardım etmek istedim. Beni affet."

Her iki beyan da Rıfat'ın inancıyla ilgili. Şehadet, Müslümanlar tarafından söylenen en önemli cümle ve duadır. Ölüm döşeğindeyken de imanlarını tazelemek için söylerler.

Ayrıca Müslümanlar, cennete giden yolun ebeveynlerinden geçtiğine ve iyi bir hayat yaşayıp kimseye zarar vermemekten geçtiğine inanıyor ve Rıfat da annesinin kendisini affedeceğini bilerek ölmek istiyordu.

“Rıfat ona ne kadar bağlı olduğumu ve onun için sürekli endişelendiğimi biliyordu, bu yüzden son sözleri benden af dilemek oldu çünkü onu kaybetmenin kalbimi kıracağını biliyordu,” diyor Ghalia Al Jazeera'ye gözleri dolarak.

Sağlık görevlisi olmak isteyen çocuk

"Çok güzel bir çocuktu. Onu çok severdim. Yakışıklı, cömert ve sınır tanımayan biriydi" diyor Ghalia.

Enver; “her zaman ambulansların, itfaiye araçlarının, buldozerlerin, yanıp sönen acil durum ışıkları ve sireni olan her şeyin peşinden koşan bir çocuk olduğunu” anımsıyor.

“Acil servisin yaptığı işleri seviyordu ve liseyi bitirdiğinde de bu yolu seçti.”

Rıfat acil sağlık hizmetlerini seçip Ekim 2023'te İsrail'in Gazze'ye yönelik savaşı başladığında Filistin Kızılay Derneği'ne katıldığında Ghalia endişelenmiş ama Rıfat ne kadar kararlı olduğunu gösterince onu anlayışla karşılamış.

"Son anlarında bana söylediği şeyin aynısını o zaman da söylemişti: 'Anne, insanlara yardım etmek istiyorum."

İsrail'in savaşı boyunca Ghalia sürekli olarak Rıfat'ın güvenliğinden endişe etti, onu uyardı ve güvende kalması için yalvardı.

Zor bir günün ardından eve döndüğünde, Rıfat annesine insanları kurtarmaya çalışırken gördüklerini anlatırdı.

“O özür dilerken ve enkaz altından çocuk, kadın ve erkek kalıntılarını nasıl çıkardığını anlatırken ben de onun kana bulanmış üniformasını yıkardım,” dedi.

“Sık sık bitkin düşerdi ama asla pes etmezdi.”

Ghalia, Rıfat'ın eğitimine yurtdışında devam etmeyi, acil durum müdahalesi hakkında daha fazla bilgi edinmeyi ve öğrendiklerini insanlara aktarmak için Gazze'ye dönmeyi hayal ettiğini söylüyor.

"Aynı zamanda babasının hastalığı nedeniyle bir gün bankadaki parasını bitirene kadar geçimimizi sağlayan tek kişiydi.”

rifatridvan4.jpg

“Ağlayarak yıkıldım ama beni rahatlattı ve sorun olmadığını, para için üzülmemem gerektiğini söyledi.”

Oğlundan bahsederken gurur duyan Ghalia, onun “başkalarına hizmet etmek ve yardım etmek için kendini feda ettiği” gerçeğiyle teselli buluyor.

Ghalia, oğulları 13 yaşındaki Abdul Jawwad ve 11 yaşındaki Süleyman'ı kastederek “Oğlum Rıfat'ın mesajı yaşayacak ve ben de küçük oğullarımı onun izinden gidip sağlık görevlisi olmaları için yetiştireceğim” diyor.

“Rıfat bize onurlu bir mesaj ve sonsuz bir etki bıraktı,” diye ekliyor.

“Ne zaman çadırımızın etrafına diktiği çiçekleri ve bitkileri görsem hep onu düşünüyorum.”

rifatridvan5.jpg

Enver çadırlarının girişinde, Rıfat'ın diktiği çiçeklerin yanında oturuyor

 

*Maram Humaid, Al Jazeera İngilizce'nin Gazze'deki dijital muhabiridir.

HABERE YORUM KAT