Hamza Türkmen'in yaptığı "Müslümanların Günümüz ve Gelecek Stratejileri" konulu konuşmasının sunumunu Salih Eşiyok yaptı. Programın açılışında Eyüp Pamuk "Zümer" suresinden ayetlerin Arapçasını, ardından da Abdulkadir Şanlı bu ayetlerin mealini okudu. Daha sonra Hamza Türkmen konuşmasına başladı.

Müslümanların şu an ki durumunun zeminini görmek için; içinde bulunduğumuz toplumun yakın tarihini bilmemiz gerektiğini söyleyerek konuşmasına giren Türkmen; İslam dünyasının 4-5 asırdır dinamiklerini kaybettiğine vurgu yaptı. Dolayısıyla İslam dünyasının mağlubiyetinin kaynağı olarak yine İslam dünyasının kendisini gösterdi. Bu düşüncesini ise Malik bin Nebi'nin "mağlubiyete müsait olma" ifadesiyle pekiştirdi. Cumhuriyetin kuruluşunda yeni ulus yapılarının başına işbirlikçi kadroların getirildiğini, hatta Türkiye isminin bile işbirlikçiler tarafından belirlendiğini belirtti. Bu zamanlarda yaşanan acılara değinen Türkmen; yazı dilinin değiştirilmesi, faşist İtalyan ceza kanunun getirilmesi, halkın literatürlerini istismar ederek batı kültürünün kabul ettirilmesi, istiklal mahkemeleri ve Mustafa Kemal'in yeni bir ulus üretmek için İslami kavramları ödünç alması gibi örneklerle yaşanan acıları anlattı.

Türkmen konuşmasında Sarı Türk, Beyaz Türk, 1000 yıllık Müslüman-Türk ve Türkiyeli gibi zaman zaman uydurulmuş ulusçu, Türkçü anlayışlarına da değindi.

70'li yılların sonunda belirginleşmeye başlayan tevhid oluşumların 2010'lu yıllara kadar oluşturduğu kazanımları ve zaafları anlatarak 30 yıllık mücadeleyi anlatan Türkmen; tüm bu çabalar sonunda bir model üretilemediğini ama fikri ve eylemsel planda da bir çok pratik ve tecrübe kazanıldığını da ifade etti. 30 yıllık süreçte yanlış stratejilerin üzerinde durulduğunu örneklerle anlattı. Birçok örnekle bu mücadeleyi anlatırken, yapılan hatalardan dersler almamız gerektiğini, bununla birlikte kazanımları da görmemiz gerektiğini anlatarak Müslümanların günümüzdeki durumunun ne olduğunu açıkladı. Bu durumu açıklarken ise yaşadığımız toplumun gereğince vahy ile uyarılmadığı tespitinde bulundu.

Türkmen konuşmasının sonucuna geldiğinde ise Müslümanların gelecek stratejilerinin nasıl olması gerektiğini anlattı.

Müslümanların öncelikle kendilerini yetiştirmesi, ardından ise şahitlik için gerekli donanımları edinmesinin önemini ifade etti. Bu donanımları örneklerle anlatan Türkmen, tarih değerlendirmesinin şart olduğunu sözlerine ekledi. Türkmen konuşmasının devamında geleceğin bilinemeyeceğini fakat hesap edilebileceğini anlatarak devam etti. Önümüzde ki 10-15 yıl içerisinde ciddi Kur'an nüveleri oluşursa, her bölgede Kur'an halkaları üretebileceğimizi ve bu halkaları birleştirerek zincir oluşturabileceğimizi ifade etti. 70'li yılların sonunda başlayan tevhid hareketinin 2010'lu yıllara kadar yeterli düzeyde üretilemeyen modeli bundan sonra üretmemiz gerektiğini vurguladı. Özellikle bu 30 yıllık mücadelede hedeflerin yanlışlığını anlatan Türkmen, yanlış hedefle kilitlenmenin yaşattığı acılara da değindi.

Nasıl Kur'an nüveleri olunacağı ile ilgili örnekler veren Türkmen yaşadığımız toplumu vahy ile uyarmamız gerektiğini vurguladı.

Türkmen; konuşmasının sonunda dinleyicilerin sorularını yanıtladı.

Haber: Oral AFŞAR

</:O:P>